GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:101
Tarih:11.07.2019

ŞENOL SUNAT (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün Srebrenitsa katliamının 24'üncü yıl dönümü. Ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Allah bir daha böyle bir katliam, böyle bir acı yaşatmasın insanlığa.

Değerli milletvekilleri, bu kürsüden sizlere sesleniyoruz, çünkü bizim mecramız bu kürsü. Özellikle AK PARTİ yöneticilerine ve Sayın Cumhurbaşkanına da buradan sesleniyorum: Bizden sonraki nesillere, birbirinden rövanş alma peşindeki güç mücadelelerini, ülkenin asıl sorunlarını tartışamayan kısır kamplaşmaları miras olarak bırakmamalıyız.

Sayın milletvekilleri, ülkeyi yöneten Türkiye Cumhuriyeti hükûmetleri devletin temel kuruluş felsefesi ve varoluş gerekçeleriyle uzlaşmak, onlara sadakatle bağlı kalmak zorundadır. Cumhuriyetimizin temel felsefesine uygun, üniter ve millî yapımızın muhafaza edildiği, evrensel insan haklarının en iyi şekilde ifade bulduğu, insan haklarının korunmasının temel şartı olan kuvvetler ayrılığı prensibinin en sağlıklı hâle kavuşturulacağı demokratik parlamenter rejimi yeniden tesis etmek bu Meclisin görevidir.

Sayın milletvekilleri, bilindiği üzere, Anayasa aslında iki temel hukuksal alanla ilgilenir. Bunlardan birincisi, elbette temel hak ve özgürlüklerin düzenlenerek anayasal güvenceye alınması; ikincisi ise devlet organlarının oluşumu, görev ve yetkileri ile birbirleriyle olan ilişkileridir. Bu ikinci alan, en az birinci alanın kendisi kadar hatta ondan daha da fazla temel hak ve özgürlüklerin anayasal güvenceye kavuşturulmasında önem arz eder.

Eğer devlet organları güçler ayrılığı temelinde birbirinin alanına karışmayacak ve birbirini dengeleyecek şekilde oluşturulamaz, devlet aygıtının işletilmesinde denetim ve dengeleme sistemi kurulamaz ise Anayasa'da yer alan temel hak ve özgürlüklere ilişkin bütün düzenlemeler anlamsız kalır ve bu bilinen de bir gerçektir ama işte Türkiye bu durumu yaşıyor.

Bu garabet -biraz kızıyorsunuz ama; ucube diyorum kızıyorsunuz, garabet diyorum kızıyorsunuz- başkancı sistemin Türkiye'yi getirdiği durum ortada. Tüm kanun tekliflerine bir bakın değerli arkadaşlar "Ben yaptım, oldu." anlayışı hâkim. Kanunlar birbiriyle ve Anayasa'yla çelişiyor. Vatandaşların hukuk güvenliğine sahip olmadığı bir ülke zaten hukuk devleti değildir. İstediğiniz kadar cilalayarak, alıntı yaparak, süsleyerek "Yargı reformu çıkarıyorum." deseniz de bu şartlarda, bu sistemle asla uygulayamazsınız, bunlar sadece sözde kalır sayın milletvekilleri. Türkiye'nin ise kaybedecek zamanı yok. Hani bu Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi uçuruyordu ülkeyi? En yakın örnek, 2023 hedefleriniz vardı, hatta 2071'in programını yapıyordunuz. Hani, millî gelir kişi başı 25 bin dolar, gayrisafi yıllık hasıla 2 trilyon dolar, ihracat 500 milyar dolar ve dünyanın ilk 10 ekonomisine girme hedefleri nerede? On Birinci Kalkınma Planı sunuldu Meclise, hepsi en az yarıya düşmüş ama böyle giderse kalkınma planının uygulanması bile söz konusu değil. Dünyanın ilk 10 ekonomisini bırakın, ilk 20'sinde bile olamayacağız bu gidişle. Senelerdir bol keseden atıp tuttunuz. Halk arasında bir deyim vardır sayın milletvekilleri, inanılırlığını kaybeden kişiler için derler "Atma Recep, din kardeşiyiz" diye. Bu hâle geldik.

Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemini ısrarla savunuyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın Sayın Sunat.

Buyurun.

ŞENOL SUNAT (Devamla) - Tamamlıyorum efendim.

Millet yağmur gibi yağan zamlardan, iş bulamamaktan, her an işini kaybetmekten, asgari ücretin fukaralık rakamının altında kalmasından, çocuklarının iyi eğitim almamasından, çocuklarının geleceği için endişe duymaktan, yargının muhalifleri ve sade vatandaşları korkutmada sopa olarak kullanılmasından, yılda bir hafta bile tatil yapamamaktan, akraba taallukatın devletin her kurumunu yönetmesinden, israftan, yapılan ve bir türlü doyulmayan saraylardan, konu komşusu ve akrabalarıyla bile kullanılan siyasi söylemler yüzünden kavgalı olmaktan memnun mu? Onun için değerli milletvekilleri, Türkiye'nin bir an önce normalleşmesi gerekiyor.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)