GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Askeralma Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:90
Tarih:18.06.2019

AYHAN ALTINTAŞ (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Üzerinde konuştuğumuz yasa teklifi 1927 tarihli Askerlik Yasası'nı değiştirmeyi amaçlayan bir tekliftir, o nedenle üzerinde titizlikle çalışılması gerekir.

Millî Savunma Bakanımız bu yasa teklifini basına sunarken bir de şema gösterdi. Basına yansıyan şemayı size de gösteriyorum. Şemada gösterilenler ile Bakanın açıklamaları ve yasa teklifi arasında farklar var, tam uyuşma yok. Örneğin, yükümlü kaynağının doğrudan bedelli askerliğe yönlendirilmesi mümkün gibi görünüyor şemaya göre ama gerçekte böyle bir şey yok, dövizli askerliğe yönlendirme mümkün ama yasa teklifinde böyle bir şey yok. Ayrıca, yedek subaylık veya yedek astsubaylıktan ihtiyaç fazlası olanların er ve erbaşlığa aktarılması mümkün ama şemada gösterilmiyor. Dolayısıyla, şema üzerinde biraz daha özenli çalışılması gerekiyor.

Değerli arkadaşlar, bu askerlik yasa teklifinin zamanlamasını hep merak ediyordum çünkü doksan iki yıldır yürürlükte olan bu yasanın böyle alelacele gündeme getirilmesi çok anlamlı değildi. Daha birkaç ay önce zaten bedelli askerlik uygulaması da başlatılmış, bir şekilde yükümlü birikimi eritilmeye başlanmıştı. Bu sorunun kısmi bir cevabı kanımca 15 Temmuz darbe girişimi sonrası kurulan Millî Savunma Üniversitesinin 30 Ağustos 2018 tarihli mezuniyet töreninde Cumhurbaşkanının yaptığı konuşmada yer alıyor. Cumhurbaşkanımız bu konuşmasında "Askerî liselere ihtiyaç kalmadığı için kapatıldı." diyor ve ekliyor: "Millî Savunma Üniversitemizin çok önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini biliyorum ancak içerik konusunda henüz arzu ettiğimiz seviyeye gelmediğimizi düşünüyorum. Kurumsal açıdan yeniden yapılanma sürecini tamamladığımıza göre artık tüm enerjimizi ve zamanımızı içerik üzerinde yoğunlaştırabiliriz." Bu sözlerden Cumhurbaşkanımızın bu üniversitenin verdiği eğitimin yetersiz olduğu kanaatinde olduğu, kısa sürede de bu durumu düzeltemeyeceği kanısında olduğu sonucunu çıkarıyorum. O hâlde yapılacak işin diğer üniversitelerden yetişen gençler arasından Silahlı Kuvvetlerin ihtiyacına yönelik kalıcı elemanları bünyesine katmak olduğunu anlıyoruz. Teklifin gerekçesinde bu husus "Sisteme dâhil olan yetenekli personelin sistem içinde kalması ve Türk Silahlı Kuvvetlerine profesyonel katkı sağlaması umulmaktadır." diye geçiyor. Kısacası, Hükûmetimiz yeni oluşturduğu Türk Silahlı Kuvvetleri muvazzaf subay eğitiminin yetersizliğini kabul etmiş oluyor. Özellikle teknolojik konularda yeterli uzman öğretmen bulunamazsa iyi bir eğitim verilemeyecektir. Harp Akademileri Komutanlığı yerine geçen Millî Savunma Üniversitesi enstitülerinin 17 Mayıs 2019 tarihli Kararname'yle doğrudan Cumhurbaşkanına bağlanması da buradaki eğitimin üniversiteye emanet edilemediğinin göstergesidir.

Bence hatanın büyüğü askerî liselerin ve astsubay hazırlık okullarının kapatılmasıyla yapıldı. İstanbul'daki Kuleli Askerî Lisesi, Bursa'daki Işıklar Askerî Lisesi, İzmir'deki Maltepe Askerî Lisesi, Heybeliada'daki Deniz Lisesi kapatıldı ki bence çok yanlış oldu. Işıklar Askerî Lisesinin Jandarma Meslek Yüksekokulu olduğunu duyduk. Türkiye'nin en güzel yerlerinde bulunan bu liseleri umarım rant amaçlı gayrimenkul projelerine kaptırmayız. Eğer öyle olursa kapatılmalarının önemli bir nedenini de öğrenmiş oluruz.

GATA Tıp Fakültesi ve hemşirelik yüksekokulları kapatıldı, hastane kısmı Sağlık Bilimleri Üniversitesi bünyesine alındı. GATA ve hastanenin de kapatılmadan Millî Savunma Bakanlığı bünyesinde devam etmesi mümkündü ama yapılmadı. Askerlik konusunda uzmanlaşmış hekimlere mutlaka ihtiyaç vardır. Yükümlünün askerliğe elverişli olup olmadığına karar verecek, sağlık nedenleriyle izin süresi belirleyecek, patlayıcı ve silahlı çatışmalarda olabilecek yaralanmalarda uzmanlaşacak sağlık personeline her zaman ihtiyaç vardır.

Hep söylendiği gibi, askerlik sadece bir meslek değil, bir yaşam biçimidir. Bu yaşama uyum sağlamak ancak küçük yaşta eğitime başlamakla olur. Üniversite çağına gelmiş bir gencin uyum sağlaması güç olur. Bu nedenle kısa vadede bir çözüm gibi görülen bu yasa teklifi yerine, kalıcı çözümler üzerine yoğunlaşsak daha verimli bir iş yapmış oluruz.

Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)