| Konu: | Tunceli kırsalında çıkan çatışmada şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Emre Üçkan ile Jandarma Uzman Çavuş Ökkeş Ede'ye Allah'tan rahmet dilediğine, 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü'ne, 12 Haziran Urfa'ya şanlı unvanının verilmesinin 35'inci yıl dönümüne, 5-11 Haziran Çevre Koruma Haftası'na, Sıfır Atık Mavi Projesi'ne, İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu'nun yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ve gündeme bağlı kalınarak konuşulması gerektiğine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 88 |
| Tarih: | 12.06.2019 |
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Ne yazık ki bugün Tunceli kırsalında PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada Jandarma Uzman Çavuş Emre Üçkan ve Jandarma Uzman Çavuş Ökkeş Ede'nin şehit haberini üzülerek aldık. 2 şehit askerimizin dışında 2 de yaralımız var. Aziz şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyoruz; yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. Vatan için kahramanca canlarını ortaya koyan aziz şehitlerimize tekrar Allah'tan rahmet diliyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün dile getirildiği üzere Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü. Çocuk işçiliği küresel ölçekte olduğu gibi ülkemizde de yapılan çalışmalara rağmen önemli bir sorun olarak önümüzde duruyor. Dünyada çalışan çocukların sayıları yıllar içerisinde azalma göstermekle beraber günümüzde maalesef 152 milyon çocuk işçisi olduğu zikredilmekte.
Burada tüm ülke yönetimleriyle beraber Birleşmiş Milletler ve UNICEF'e de büyük sorumluluklar düşmekte. Çocuk ve gençlerin korunması hususu öncelikli olarak Anayasa'da güvence altına alınmış, ülkemizde çocuk işçiliğiyle mücadeleye yönelik düzenlemeler yapılmış, büyük oranda da başarı sağlanmıştır. Ülkemizde 2018 yılı Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı ilan edilmiş;, ilgili bakanlıklarımız, sosyal taraflar ve ILO Türkiye Ofisi tarafından Çocuk İşçiliği ile Mücadele Ortak Deklarasyonu imzalanmıştır. Bir insanlık ayıbı olan çocuk işçiliğine karşı mücadeleye devam edeceğimizi ifade etmek istiyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün, Meclisimiz tarafından kadim tarihe ve doğal güzelliklere sahip, "peygamberler şehri" olarak anılan Urfa'ya "şanlı" unvanının verilmesinin 35'inci yılı. Şanlıurfa'mıza Gazi Meclisimizin bu unvanı vermesinin 35'inci yılını kutluyorum, Şanlıurfalı hemşehrilerimize selam ve sevgilerimi iletiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Devam edelim.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu hafta biliyorsunuz Çevre Koruma Haftası. Doğal kaynakların giderek azaldığı ve dünyanın pek çok bölgesinde çevre kirliliğinin büyük sorun teşkil ettiği günümüzde doğayı, denizi ve çevreyi koruma konusu çok önemli bir gündem olarak önümüzde durmakta. Çevreyi korumak geleceği korumaktır. "On yedi yıllık iktidarı 25 kuruşluk poşet yıkacak." gibi amiyane ifadelerle bu konuları ciddiyetsizce değerlendirmek hepimizi üzmekle beraber poşet kullanımındaki azalma hepimizi memnun etti, mutlu etti.
Dün Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi'nin katılımıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızca yürütülen -DenizTemiz Derneğinin iş birliğiyle- deniz kirliliğinin önlenmesi amacıyla hayata geçirilen Sıfır Atık Mavi Projesi tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. Bu farkındalık oluşturan projede emeği geçen tüm katılımcıları kutlamak istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Devam edelim.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizin nezaketinizle, takdirinizle, gündemde ve tüzükte olmamasına rağmen her gün grup başkan vekillerine yerinden söz verme âdeta bir teamül hâline geldi. Bundan keyif alıyoruz. Ancak bu teamül, zaten tüzük gereği olan maddeler, kürsüde konuşma hakları olmasına rağmen gündeme geçerken yerinden söz verilmesi o günün gündemine ilişkin vurguda bulunmak, hatıramız varsa canlı tutmak, anılacak gün varsa bunu hatırlamak için bir söz imkânı. Bunu tüm guruplarımız keyifle değerlendiriyor. Ancak az önce daha cümleye başlarken "AK PARTİ'ye sataşıyorum." diye başlamanın bu gündem ve nezaketinizin çok dışında olduğunu maalesef üzülerek takip ettim. Bunu burada polemik konusu yapıp saatlerce tartışabiliriz ama bu gündem dışı konuşmanın, yani grup başkan vekillerinin yerinde konuşmasının...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Devam edelim.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - ...tekrar sizin uyarınız doğrultusunda gündeme bağlı olarak konuşulmasını hatırlatmanızı talep ediyorum sizlerden.
Sayın Başkan, Binali Bey'in ifade ettiğini güya üzülerek söyleyen arkadaşlarımızın, Binali Bey'in ısrarla altını çizerek "Ben üniter yapıya saygı duyan bir insanım. AK PARTİ'nin 'Tek millet, tek bayrak, tek devlet, tek vatan.' diyen felsefesini bilen insanım." demesine rağmen, tarihî atıfla yaptığı, hatta Gazi Mustafa Kemal'in vurgusuna yaptığı, hatta Meclis zabıtlarında olduğunu ifade ettiği konuşmasını bugün bir siyasal polemik gibi buraya taşımalarının gündem ve nezaket dışında olduğunu ifade etmek istiyorum Sayın Başkanım.
Onun dışında, eğer bu kadar hassassa arkadaşlarımız, bu konudan, ifadesinden eğer bu kadar rahatsızlarsa, madem Binali Bey'in bu tarihî atıfla kullanmış olduğu ifadeden rahatsızlarsa şunu deme hakkımız doğar: Keşke Sayın Ağıralioğlu Binali Bey'e duyduğu hassasiyetin daha ötesini kendi ortaklarının...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Ortak?
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Bizim ortağımız yok ki.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - ..."Batıda Tayyip Erdoğan'a kaybettireceğiz, kürdistanda kazanacağız." ifadesine de gösterseydi. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Yine iftira atıyorsun! Yine iftira atıyorsun! Her zaman yaptığını yapıyorsun.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Bunu ben samimiyetten uzak olarak, gündeme yakışmayan bir yaklaşım olarak düşünüyorum. Nezakete tekrar davet ediyorum. Bu konuşma hakkımız kürsüde olabilir ama yerinden olduğunda grup başkan vekillerini asgari nezakete ve İç Tüzük'e davete sizi davet ediyorum Sayın Başkanım.