GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Trabzon ilinin tarihî ve kültürel değerlerine ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:86
Tarih:30.05.2019

HASAN KALYONCU (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Trabzon'un tarihî ve kültürel değerleri hakkında gündem dışı söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.

Son aylarda Trabzonlulara yönelik çeşitli imalarda bulunulmaktadır. Bir evladı olmakla iftihar ettiğim Trabzon'a ve Trabzonluya yönelik ima ve ithamların hepsi gizli bir Pontusculuk iddiasına hizmet eden ihanet ifadeleridir.

Bilinen Trabzon tarihi milattan önce 7'nci yüzyıla dayanmaktadır ve bu tarihin başlangıç safhasında -öğrenmek isteyenler için söylüyorum- Saka Türkleri vardır. Yani milattan önce 7'nci yüzyıldan beri Trabzon Türk yerleşim yerlerinden biridir. Ayrıca bölgede Kuman-Kıpçak Türklerinin varlığı hâlâ izlerini yer isimlerinde net olarak ortaya koymaktadır. Bir dönem Trabzon'un Bizans'ın hüküm sürdüğü bölgede yer alması bölgede Türk varlığını ortadan kaldırmamıştır, sadece bölgeye Rumların yerleşmesine sebep olmuştur. 1461'de Fatih Sultan Mehmet Han tarafından fethedildiğinde Kaleiçi'nde 2 bin kadar Türk'ün yaşadığı kaydedilmiştir. Bu tarihten sonra da Trabzon beş yüz elli sekiz yıldan beri Türk'tür, Türk'ündür ve ilelebet Türk kalacaktır. (MHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar) Bunun yanında, tarihî kayıtlara bakıldığında, Orhan Gazi döneminden itibaren Trabzon'da ahi ocaklarının da var olduğu ayrı bir gerçektir.

Rus Savaşı'nda Trabzonluların verdikleri milis savunma savaşının her anı birer kahramanlık destanıdır. Çaykara'da Sultan Murat Yaylası, Of'da Baltacı Deresi ve Arsin'de Yanbolu Deresi savaşlarda Trabzonluların azgın Rus ordularına karşı verdiği mücadele alanlarından sadece birkaçıdır.

Kurtuluş Savaşı döneminde ise işgal yıllarında silahlandırılmış Rum çetelerin Pontusculuk iddialarıyla başlattıkları Türk ahaliye karşı kıyım, Gazi Meclisimizin emrindeki merkezî ordunun marifetiyle sona erdirilmiştir.

Gazi Meclisimizde Trabzonlular hakkında konuşanlara bir tavsiyede bulunacağım: Bir de Erivan ve Erbil gibi şehirlerin Türkmen şehri, Türk yurdu olduğunu gündeme getirsinler ve burada yapılan ırkçı saldırılara karşı da tavır koysunlar.

Tarih kitaplarını okumadan, bilgi edinmeden "Yok Trabzon'a gittim, orada onu gördüm; yok bir yere benzettim." ifadeleri en basit ifadeyle cahilliktir.

Yıllardan beri en yoğun misyonerlik faaliyetleri Trabzon'da yürütülmüştür fakat Trabzonlular bu oyuna geçit vermemiştir. Hangi görüşe mensup olursa olsun, vatan, millet söz konusu olduğunda Trabzon tek yumruk olan bir şehirdir. PKK'nın faaliyetlerini Karadeniz'e taşıması tesadüf değildir ve diyoruz ki: "Eren, iyi ki varsın." Bölücülere karşı mücadelenin sembolü hâline gelen Eren Bülbül kardeşim, ruhun şad olsun. Buradan tüm şehitlerimize de Allah'tan rahmet diliyorum.

Bu duygularla hatırlatmak isterim ki Türkiye'nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğunu, vatanımızın terk edilecek bir çakıl taşı olmadığını; hiçbir Türk'ten, başkaları öyle istiyor diye vazgeçemeyeceğimizi biliniz. Bizim için bu devlete vatandaşlık bağıyla bağlı her birey değerlidir ve hiç kimse arasında etnik ve inanç kökenine göre ayrım yoktur, tek ayrım vatan hainlerine karşıdır. Milleti ve ülkesiyle bölünmez, ebet müddet Türkiye Cumhuriyeti'nin garantisi, çatısı altında bulunduğumuz Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Millet, vatan ve devletin bekası için yapmadığımız fedakârlık kalmayan biz Türk milliyetçileri, evelallah millî birlik ve bütünlüğümüzün de teminatıyız.

Yurt içinde ve dışında ihanete karşı varlık mücadelemizin fiilî kahramanları Mehmetçiklerimize buradan başarılar diliyorum, zafer ve sağlıkla yuvalarına dönmelerini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum.

Bu vesileyle Türk İslam âleminin Kadir Gecesi'ni ve Ramazan Bayramı'nı kutluyor, devletimize ve milletimize hayırlar getirmesini Yüce Allah'tan niyaz ediyorum. (MHP, AK PARTİ ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)