| Konu: | Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 52 |
| Tarih: | 13.02.2019 |
MHP GRUBU ADINA AHMET ERBAŞ (Kütahya) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 41 sıra sayılı Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ikinci bölümü üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Bir ülkenin ekonomik ve uluslararası gücünün temel yapı taşlarından biri, sahip olduğu enerji kaynakları ve bu enerjinin sürdürülebilir olmasıdır. Enerji kaynaklarımızın etkin ve verimli kullanılabilmesi, enerji israfının önlenmesi, yeni enerji kaynaklarının üretilebilmesi, sektörde değişen ve gelişen konjonktüre ayak uydurabilmesi için çeşitli düzenlemelerin yapılması bir gerekliliktir. Ayrıca, kamu dışında özel sektörün de bu alana yönlendirilmesi, bu stratejik alanda desteklenmesi ve önünün açılması bir zarurettir. Ancak bunlar yapılırken bu alanda bir tekelleşmeye ve kamunun zarara uğratılmamasına dikkat edilmelidir. Günümüzde herkesin kabul ettiği bürokratik engeller ve gecikmelerin devletimize birçok alanda kayıplar yaşattığı bir gerçektir. Yürürlükteki bir kısım mevzuattan kaynaklanan bu hantal işleyişin görüşülmekte olan kanun teklifiyle önemli ölçüde ortadan kalkacağını görmek memnuniyet vericidir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bizler özelleştirmelere karşı değiliz. Serbest pazar ekonomisi şartlarında gereken özelleştirmeler yapılmalıdır ancak özelleştirmeyle bu kurumları alan firmalar da seçim bölgem olan Kütahya Eti Gümüşte olduğu gibi gerek kamu vicdanını yaralayacak gerekse o kurumdaki vatandaşlarımızı mağdur edecek yaklaşımlarda bulunmamalıdır. Eti Gümüşü günün piyasa şartlarına göre uygun koşullarda alan, bu işçi kardeşlerimizle işletmeyi çalıştırıp onların emeği üzerinden para kazanan firmanın ekonomide ufak bir dalgalanma olunca hemen bunu bahane edip 900 işçiyi tazminatlarını dahi vermeden kapının önüne koyması bu işçi kardeşlerimizi ve ailelerini mağdur etmiş, kamu vicdanını yaralamıştır. Bu, kabul edilebilir, sindirilebilir bir durum değildir; hiç olmazsa bu insanların tazminatları bir an önce ödenmelidir ve özelleştirmeler yapılırken bir daha benzeri hususların yaşanmaması için de tedbir alınmalıdır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; seçim bölgem olan Kütahya gibi bazı illerimizde elektrik dağıtım işini yüklenen firmaların altyapı yatırımlarını zamanında ve yeterli ölçüde yapmaması sebebiyle gerek sanayimiz gerekse vatandaşlarımız mağduriyetler yaşamaktadır. Görüşülmekte olan bu teklifle elektrik arz güvenliğinin sağlanması ve elektrik iletim, dağıtımına yönelik altyapı yatırımlarının süresi içinde hayata geçirilmesini zorunlu kılacak tedbirlerin alınması yaşanmakta olan önemli bir sorunu da ortadan kaldıracaktır.
Maden ve enerji kaynakları gibi geniş bir sektörde yasal düzenlemeler yapılırken sosyal politikaların göz önünde tutulması gerekir. Bu noktada sektörde çalışan özellikle işçi kardeşlerimizin bazı sıkıntılarını dile getirmek istiyorum. Kamu iktisadi teşebbüslerinde kadrolu ve taşeron olmak üzere iki farklı statüde işçi çalıştırılmaktadır. Aynı yerde aynı işi yapan, hatta kadrolu işçiye göre günlük daha fazla mesai yapan taşeron işçi kardeşlerimiz, kadrolu işçilerimizin 1,5 katı daha az ücret almaktadır. Buna ek olarak kadrolu işçiye ikramiye verilmekteyken taşeron işçisine verilmemektedir. Tabii ki kadrolu işçiye ikramiye verilsin, tabii ki kadrolu işçi aldığı maaşı son kuruşuna kadar hak etmektedir ve hakkı fazlasıyla ödenmelidir ancak ağır şartlarda çalışan taşeron işçilerin de ücret şartlarının iyileştirilmesi, aradaki uçurumun kaldırılması gerekmektedir.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; bu alanda önemli bir sorun da arazileri istimlak edilerek maden sahası yapılan köylülerimizin durumudur. Halihazırdaki uygulamamızda köylü vatandaşlarımızın arazisi istimlak edilip maden sahası yapılınca tarım ve hayvancılık yaparak geçimini sağlama imkânını elinden alıyoruz bu köylülerimizin. Burada Sayın Bakanımıza sesleniyorum, bu insanlarımızı mağdur etmeyelim. Arazisi istimlak edilen ailelerden hiç olmazsa 1 veya 2 kişinin o maden sahasında işe alınmasını zorunlu kılacak bir düzenleme yapalım. Mevcut düzenleme, bu insanların o maden sahalarında çalışmasını engeller mahiyettedir çünkü mevcut düzenlemeyle maden sahasında çalışabilmek için en az lise mezunu olmak gerekiyor. Köylerde lise mezunu yok denecek kadar azdır. Bu hâliyle arazisi istimlak edilen aileler ciddi mağduriyetler yaşamaktadır. Enerji Bakanlığımızın ilgili mevzuatta yapacağı düzenlemeyle bu sorunu çok basit bir şekilde çözebileceğine inanıyoruz.
Konu istihdam noktasına gelmişken sevgili Kütahyalı hemşehrilerimiz adına bir talepte bulunmak istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız 24 Haziran seçimlerinde Zonguldak ilini ziyarette oradaki kardeşlerimize işçi alımı sözü verdiler, Sayın Enerji Bakanımız da akabinde bunun gereğini yaptı. Zonguldaklı kardeşlerimiz adına bizler memnun olduk. Yakın tarihte yine Sayın Cumhurbaşkanımız aynı sözü Manisa Soma için verdi. Ülkemizde istihdam artırıcı her söz bizi memnun eder. Sayın Cumhurbaşkanımız, Kütahya, batı illeri arasında göç veren tek ildir, işsizlik oranı Türkiye ortalamasının üzerindedir; hem istihdam oluşturma hem de enerji kaynaklarımızı değerlendirme oranını artırma açısından Kütahyalı hemşehrilerimiz için de işçi alımı sözü vermeniz bizleri ziyadesiyle memnun edecektir.
Kütahya ilimiz madenler açısından son derece zengin bir ildir. Jeotermal, linyit, altın, bakır, gümüş, çinko, demir, kurşun, krom, mermer gibi yaklaşık 40 farklı maden ilimizde mevcuttur ancak bunların en zengin ve en değerlisi, en stratejik olanı bor madenidir. Dünya bor rezervinin yaklaşık yüzde 64'ü, ülkemiz rezervinin de neredeyse tamamı ilimizde, Emet ve Hisarcık ilçelerinde bulunmaktadır. ETİ Maden İşletmelerinin son günlerde ürettiği ve hepimizi memnun eden "Boron" adlı çamaşır deterjanını saymaz isek biz bu önemli, stratejik değeri olan madeni şu anda sadece çıkarıp, limana gönderip, gemilere yükleyip gönderiyoruz. Hâlbuki madencilik sektöründe asıl olan, çıkardığınız madeni işleyip ürün hâline getirmektir, maden işte o zaman değer kazanmaktadır. Bu noktada Sayın Enerji Bakanımıza sesleniyorum: Emet ilçemize bor madeniyle ilgili fabrika -ki bu fiberglas olabilir- ve bor organize sanayi ihtisas bölgesinin kurulmasını talep ediyoruz.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; kanun düzenlemeleri yapılırken doğal olarak bu düzenlemelerden etkilenen farklı kesimler olmaktadır. Ayrıca her düzenleme her açıdan eksiksiz de olmayabilir. Şu an görüşülen bu kanunda da muhtemelen eksiklikler çıkacaktır. Bu eksikliklerin ilerleyen tarihlerde yapılacak düzenlemelerle giderileceğine inanıyoruz.
Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak kanunun ikinci bölümüne de kabul oyu kullanacağımızı bilgilerinize sunmak isterim.
Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; birkaç gün önce, 9 Şubat günü, mensubu olmaktan onur duyduğum Milliyetçi Hareket Partisinin 50'nci kuruluş yıl dönümünü çeşitli etkinliklerle Adana'da kutladık. Bu vesileyle kurucu Genel Başkanımız merhum Başbuğ Alparslan Türkeş olmak üzere, şehitlerimiz ve ebedî âleme intikal etmiş camiamız mensuplarını rahmet ve şükranla anıyor, hayatta olanlara ise sağlık ve huzur diliyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle teklifin ülkemize hayırlı olmasını diler, yüce heyetinizi saygıyla selamlarım. (MHP sıralarından alkışlar)