GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:51
Tarih:12.02.2019

FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 41 sıra sayılı Maden Kanunu'nun 17'nci maddesi hakkında söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Madencilik insan yaşamının ve çalışma hayatının en karmaşık, en fazla çaba isteyen ve en fazla katma değer yaratan alanıdır. Madencilik mevzuatı "Ben bilirim ve benim istediğim olsun." dayatmasıyla hazırlanamaz, hazırlanmamalıdır.

Adalet ve Kalkınma Partisi iktidara geldiğinden bu yana Maden Kanunu'nu defalarca değiştirmiş ancak gelinen noktada sorunlar bitmemiş ve hâlen devam etmektedir. Bunun nedeni, kanun, ihtiyaca binaen değil, saray ile saraya bağlı olarak çalışan ve kamudan nemalanan maden tacirlerinin talebine binaen hazırlandığı için çözüm olmamaktadır.

Değerli milletvekilleri, Amerika'yı yeniden keşfetmiyoruz. Şayet siz iyi bir kanun yapmak istiyorsanız, çağırırsınız sektör temsilcilerini, üniversitelerin, sendikaların, meslek odalarının temsilcilerini ve kamunun ortak görüşünü de katarak tüm paydaşların sahipleneceği bir kanun tasarısını buraya getirirsiniz. Ancak siz öyle yapmıyorsunuz. Sarayın dikte ettirdiği bir metni buraya getiriyorsunuz ve buradan geçiriyorsunuz.

Şimdi sizlere, madencilikle ilgili yapılması gereken birkaç konuyu anlatmak istiyorum. Daimî nezaretçi eğitimi, geçmişte olduğu gibi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve ilgili meslek odası olan Maden Mühendisleri Odasının da görüşleri alınarak yeniden düzenlenmelidir. Mesleki eğitimler işin ehli olan Maden Mühendisleri Odası tarafından verilmelidir. Daimî nezaretçinin nitelikleri, çalışma usul ve esasları, madencilik bilim ve tekniğine uygun olarak yeniden düzenlenmelidir. Maden Mühendisleri Odasının mesleki denetim üzerindeki engelleri kaldırılmalıdır. Devlet adına denetim görevi yapan daimî nezaretçilerin ücretlerinin işveren tarafından ödeniyor olması yanlıştır. Bu durumda da daimî nezaretçi denetim görevini bağımsız bir biçimde yapamamaktadır. Oysa daimî nezaretçiler ücretlerini işverenlerin sağlayacağı bir fon üzerinden alırlarsa işverene bağımlılıkları ortadan kalkacağı için bağımsız bir şekilde denetim yapabilmelerinin önü açılacaktır. Bu şekilde bağımsızlık sağlandığı takdirde ancak, eksik ve yanlış iş yapan daimî nezaretçiye ceza vermek de uygun olacaktır.

Teklifte işverene bağımlı statüsü devam eden yani işverenden ücretini alan daimî nezaretçilere 5 bin TL para cezası öngörülmüştür. Bu rakam Komisyon görüşmelerinde bin TL'ye düşürülmüştür. Ancak para cezası -bu bin TL de olsa- vermek anlamsız olacaktır. Çünkü bağımlı kişilere ceza verilmesi demek bu cezanın sadece cezada kalacağı anlamına gelir. Bu durumun önüne geçmek için de denetim yapacak kişilerin bağımsızlığının sağlanması gerekmektedir.

Teklifte redevans sözleşmelerinde ruhsat devri öngörülmektedir. Oysa redevans süresiyle sınırlı öngörülen ruhsat devri gerçekte bir ruhsat devri olmayıp redevans sözleşmesi dönemi içerisinde kamunun olası iş kazalarının sorumluluğundan sıyrılması amacıyla yapılmış bir manipülasyondur. Redevans uygulamasında olası iş kazalarında kamu ve özel sektör birlikte sorumludur. Ancak, geçmişte yaşanan kazalarda maalesef alt kademedeki birkaç özel sektör çalışanından başka kimse ceza almamıştır. Şayet bu yanlışta devam edilirse Soma'da, Ermenek'te, Zonguldak'ta, Şırnak'ta yaşanan maden kazaları yine yaşanacaktır.

Yaşadığımız coğrafyada devam eden savaşlar sonucu yaşanan göçler nedeniyle tüm sektörlerde olduğu gibi madencilik sektöründe de eğitimsiz ve deneyimsiz, ucuz, yabancı iş gücü istihdamı kontrol altına alınmalıdır. Özellikle madencilik sektörü gibi deneyim gerektiren alanlarda eğitimli personel çalıştırılması kural hâline getirilmelidir. Tüm sektörlerde olduğu gibi madencilik sektöründe de sendikal örgütlenmeye engel olan nedenler acilen ortadan kaldırılmalıdır. Örgütlü iş gücü, iş kazalarının ve kuralsız çalışmanın önüne geçebilecek unsurlardan biridir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) - Sayın Başkanım...

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) - Aşırı üretime dayalı bir madencilik anlayışından vazgeçilmelidir. Madencilik faaliyetleri, uzun vadeli, gerekli bilimsel ve teknik ölçütlere uyum sağlayarak iş güvenliği kriterlerine uygun bir biçimde, planlı bir çalışma içerisinde yürütülmelidir.

Sonuç olarak, yoğun emek gerektiren madencilik faaliyetleri, siyasetçi, bürokrat ve müteşebbis girift yapılanmasından bağımsız nitelikli uzmanlarca denetlenmelidir diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)