GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:49
Tarih:06.02.2019

SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Öncelikle, Genel Kurulda görüşlerini beyan eden değerli milletvekili arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Dikkatle dinledik. Komisyonda da genellikle Komisyon üyesi arkadaşlarımız burada sözlerini beyan ettiler. Komisyondaki yaptıkları çalışmalardan, katkılardan dolayı da teşekkürlerimi sunuyorum.

8 arkadaşımız soru sormak için söz aldı, 2 arkadaşımız da kalan vakitte ikinci kere değerlendirdiler, Sayın Arslan ve Sayın Gaytancıoğlu.

Sayın Gaytancıoğlu'nun birinci turda sorduğu soru: "Doğal gaz hangi ülkelerden ithal edilmektedir? 2018'e kadar ne kadar doğal gaz ithal edilmiştir?" 2018 yılında yaklaşık doğal gaz ithalatı 50 milyar metreküp, kasım sonu itibarıyla ocak-kasım döneminde 44 milyar 308 milyon metreküp, yani yıllık ortalama 50 milyar metreküp diyebiliriz. İthal ettiğimiz ülkeler Rusya, İran, Azerbaycan ve diğer ülkeler diye tanımladığımız Katar, Cezayir, Nijerya, Amerika Birleşik Devletleri, Norveç. Çoğunluk Rusya, İran, Azerbaycan, diğer ülkeler kısmında da Cezayir, Amerika Birleşik Devletleri Nijerya gelmektedir.

Diğer konu: "Akkuyu Nükleer Santrali'yle ilgili ne kadar yatırım yapılacak?" Santrale ilişkin tüm yatırımlar Rusya Federasyonu tarafından yapılacak. Konu, hükûmetler arası anlaşma kapsamında düzenlenmiştir. Bu çerçevede de Türkiye'nin Rusya'yla yaptığı uluslararası sözleşme çerçevesinde yapılan bir düzenleme hasıl olmuştur.

Diğer konulardan kömür rezervlerinin değerlendirilmesi, kömür faaliyetlerinin daha etkin bir şekilde çalışmasıyla ilgili Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığıyla yapılan bir soru önergesiyle ifade edebileceğimiz bir durum söz konusu. Onu, Bakanlık yetkilileri notlarına aldılar, Sayın Arslan'a gerekli cevapları yazılı bir şekilde bildireceklerdir diye tahmin ediyorum.

Petrol ve doğal gaz aramalarına altlık oluşturulması açısından Oruç Reis ve Barbaros Hayrettin Paşa Gemilerimiz sismik faaliyetlerine devam etmektedir. Bir arkadaşımız bu konuyla ilgili "Petrol araması nasıl gidiyor?" diye soru sormuştu. Ayrıca, Fatih Sondaj Gemisi de sondaj faaliyetlerine devam ediyor, karada da Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı sondaj ve aramaya devam ediyor.

Kaya gazıyla ilgili rezerv tespit çalışmaları devam etmektedir.

Güvenli madencilik vizyonumuz doğrultusunda iş sağlığı ve güvenliği, işletme güvenliği denetimleri yapacak müstakil bir birim kurulması için çalışmaların devam ettiğini Bakanlık yetkilileri ifade etti.

Tarım Bakanlığının bozuk gıdalarla ilgili faaliyetleri kapsamında ve taklit, tağşiş ürünlerle ilgili bir açıklama yapılmasını söyledi Sayın Gürer. Buradan Sayın Bakanlık yetkilileri muhakkak bu tutanakları inceleyecekler, Sayın Gürer'le de meseleyi tartışacaklardır.

Yine, sendika kurduklarından dolayı araç muayene istasyonundan ihraç edilen işçilerin yüz yetmiş gündür yaptıkları etkinlikler konusunu da herhâlde ilgili mahkemeler ve Çalışma Bakanlığı dikkate alacaktır.

Bakanlığa sorulan soruların cevaplarını Bakanlık mensubu arkadaşlarımız burada bize iletiyorlar. Sayın Arslan, onu yazılı soru yerine bize verdikleri yazılı metinlerle biz size intikal ettirmiş olalım.

TÜVEK (Türkiye Yerbilimleri Veri ve Karot Bilgi Bankası) devreye alınarak -sektörde karot ve numuneler alınarak- veri bankasında depolanmaya başlanmıştır.

Bize gelen sorularla ilgili kısım bu.

Sayın Başkanım, Komisyon çalışmalarıyla ilgili bazı arkadaşlarımızın itirazları oldu, "Aniden yapıldı, görüşüldü, bilgi sahibi olmadık." diye ifade ettiler.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı 7 Aralık 2018 tarihinde -biraz önce isimleri zikredilen milletvekili arkadaşlarımız- Sayın Nevzat Şatıroğlu ve 6 milletvekilinin imzasıyla kanun teklifi olarak verilen teklif, 7 Aralık 2018 tarihinde Başkanlığımıza ulaştı. 25 Aralık tarihinde ilk toplantımızı gerçekleştirdik ve aldığımız karar çerçevesinde biz de alt komisyon kurulmasıyla ilgili bir mutabakat doğrultusunda bunu yaptık. Alt komisyonumuzdaki arkadaşlarımız hakikaten gerekli bir çalışmayı gerçekleştirdiler. Bu süre içerisinde Komisyon Başkanı olarak bana müracaat eden sivil toplum örgütlerinin, ilgili kanun maddeleri konusundaki hassasiyetlerini ve eleştirilerini dinledik, aynı şekilde alt komisyona gönderdik.

Komisyona ilgili kamu kurum, kuruluşu ve bakanlıklardan 18 kurumu davet ettik. Yine, Komisyona 29 sivil toplum örgütü kuruluşu temsilcilerini davet ettik. Alt komisyonda sivil toplum örgütlerinin temsilcileri görüşlerini beyan etmişlerdir. Her bir sivil toplum üyesi temsilcisi o komisyonda bulunup görüşlerini beyan etmiştir. Orada arkadaşlarımızın itirazı şu, daha sonra bize geldi: Maddeler üzerinde görüşme yapmadıklarını ifade ediyorlar. Biliyorsunuz kanun genel anlamda enerji piyasasını ilgilendiren bir kanun; burada Maden Kanunu'nu ilgilendiren, Petrol Piyasası Kanunu'nu ilgilendiren, LPG- Gaz Piyasası Kanunu'nu ilgilendiren üç ana başlıkta düzenlenmiş. Maden Kanunu'yla ilgili baktığımızda, 1, 2, 3, 4, 5 gibi çeşitli alt gruplar hâlinde de toplanan maden unsurlarının her birinin paydaşlarının farklı görüşleri ve burada ilgili maddeler neyse o konuyu beyan etmeleri gerekirken belki sivil toplum örgütleri İç Tüzük'te yapılan değişiklik doğrultusunda ilk defa herhâlde geneli üzerinde bir konuşma yapacaklarını düşündüklerinden dolayı maddelerdeki hassasiyetini dile getirme imkânı, fırsatı bulamamış olabilirler ama bize, Komisyon Başkanlığına bütün sivil toplum örgütleri kanun maddeleriyle ilgili hangi sorunlar olduğunu teker teker detaylı bir şekilde intikal ettirmişler ve bunu da biz değerlendirmek imkânı bulduk.

Alt komisyonda sivil toplum örgütlerinden 70'e yakın arkadaşımız toplantıya katılmış ve milletvekillerimizin, ilgili kurum, kuruluşlarımızın görüşlerini dinleme imkânı bulmuşlar. Aynı şekilde, üst komisyona gelen sivil toplum örgütlerinin talepleri hâlinde her bir sivil toplum örgütüne de konularıyla ilgili madde geldiği anda söz verdiğimizi herhâlde Komisyon üyesi arkadaşlarımız da burada teyit ederler diye tahmin ediyorum.

Sayın Başkan, eleştirilen maddelerden biri bu kanunun madencilikle ilgili kısmı. Bakın, maden işletmelerinin daha verimli ve güvenli çalışmasını sağlayabilmek, iş sağlığı ve güvenliği açısından denetimlerini etkin bir hâle getirmek amacıyla yapılan önemli bir düzenlemedir. Verimliliğin denetimlerin etkin bir hâle getirilmesinin kişiye yetki verilmesi, artı yetki verilen kişilerin yetkilerini kullanmadıkları takdirde ne gibi bir müeyyideyle karşılaşacaklarının da altı çizildiğinden dolayı maden sahalarında ortaya çıkabilecek sorumlulukları, iş kazalarını, ihmallerden kaynaklanan iş kazaları sonucunda ortaya çıkacak olumsuz meselelerin önlenmesi açısından önemli bir düzenlemedir diye düşünüyorum.

Bakın, madenlerle ilgili kimler denetim yapma imkânına sahip? Bir, daimî nezaretçi var; iki, işletmede sorumlu olarak çalışan mühendis var; üç, yetkilendirilmiş tüzel kişilik mensubu olan kurumlar var. Daimî nezaretçiler eğer herhangi bir şekilde kamunun denetim yapmasıyla ilgili bir kısmı engellemeye çalıştıkları takdirde... 10'uncu maddede yani orada bir müeyyide getirilirken ne ifade ediliyor, madde metnini buradan sizinle paylaşmak istiyorum: "Gerçek dışı veya yanıltıcı beyanda bulunmak suretiyle bu Kanun hükümlerinin uygulanmasını engelleyen ve/veya haksız surette hak iktisabına sebep olan teknik elemana ve daimi nezaretçiye 1.000 TL idari para cezası uygulanır."

Bu ne diyor? Teknik bir elemanın, ilgili kurum ve kuruluşun maden sahasında, maden işletmesinde yapacağı incelemeyi engellediği takdirde, oradaki olumsuzlukları bertaraf etmek, ötelemek, ertelemek için o anda anlık yapılan takibi...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayalım Sayın Başkanım.

SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) -...engellediği takdirde daimî nezaretçiye, teknik elemana 1.000 lira para cezası verilmesi, ikinci kere olduğu takdirde 5.000 liralık para cezasıyla karşı karşıya kalması, ayrıca bunların bir yıllık raporlarının dikkate alınmamasıyla ilgili durum söz konusu.

Yetkilendirilmiş tüzel kişiliklerle ilgili kısma baktığımızda, yetkilendirilmiş tüzel kişilikler kendilerine verilen görevi bihakkın yerine getirmedikleri takdirde -çünkü bunlar kamu adına bir denetim yapıyorlar- bunların da sorumluluklarını artırmak için yapılan bir unsurdur.

Biraz önce Komisyon Üyemiz, Değerli Milletvekilimiz Tahsin Tarhan'ın ifade ettiği 10'uncu maddedeki iş güvenliğiyle ilgili konuyu Sayın Bakanla, ilgili arkadaşlarla tartıştık. Orada "İş güvenliğiyle ilgili herhangi bir şekilde para cezası müeyyidesiyle karşı karşıya kalan daimî nezaretçi ve diğer ilgililer iş akdi feshiyle karşı karşıya kaldıkları takdirde iş güvencesi kapsamına alalım." diye bir durum ifade ettik.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayalım Sayın Başkanım.

SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU BAŞKANI MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - İlk anlamda bu uygun gibi geliyor ama karşılıklı bir zorlama, yaptırım da beraberinde gelebilir endişesi hasıl oluyor. Aslında, yasa metnini tam olarak okuduğumuz takdirde, kimlerin bu konuda müeyyideye tabi olduğunu, hukuk dışı yollarla yaptığını ifade ettiğimiz takdirde zaten o konunun önemli bir hadise, iş güvenliği açısından da bir problemi beraberinde getirmediğini, eğer biz böyle bir şey yaparsak daimî nezaretçi ve diğer ilgili arkadaşlarımızın para olmadığı takdirde işlerini savsakladığı gibi o yetkililere de o kişilere de bir haksızlık yaptığımızın ifade edildiğinin altını çizmek istiyorum ki bu da o sektörde çalışan arkadaşlarımıza bir manada haksızlık olur. Eğer kontrol dışı, olumsuz çalışmaları veya raporları, ihmalleri neticesinde ortaya çıkabilecek bir kaza varsa bunun da sorumlulukları herhâlde kendilerine aittir diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.