| Konu: | İstanbul Milletvekili Engin Altay'ın ve Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan yaptığı açıklamalarındaki bazı ifadelerine, AK PARTİ'nin Suriye'nin toprak bütünlüğünden yana olduğuna ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 48 |
| Tarih: | 05.02.2019 |
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Ara verilmeden önce ben de kalkmıştım ama ikinci, üçüncü turu bekledim, topluca cevap vermek istemiştim.
Şimdi, şunu da ifade etmek isterim: Ben burada partimize yönelik, politikalarımıza yönelik haksız, mesnetsiz ve doğru olmayan ifadelerle alakalı bir açıklama yaptım. Burada CHP'nin ismi geçmemiştir, CHP'nin adı geçmemiştir, CHP'nin kurumsal politikası geçmemiştir, Engin Altay'ın ismi geçmemiştir, cismi geçmemiştir fakat her ne hikmetse ben bu Parlamentoda -kayıtlar incelensin lütfen, incelenebilir- bir şey söylesem Sayın Engin Altay hemen oradan çıkıyor, HDP yerine kendisi söz söylüyor. Buna gerek yok, bırak, onlar söylesin söyleyeceğini. Yani bu, istisnasız oldu ve bunu en son da bu sefer yaptı ve burada bana "PKK sözcüsü" gibi bir şey söyledi. Bir kere bunu kabul etmem mümkün değil. Hem Sayın Altay'ın hem de benim Parlamentodaki bütün konuşmalarımızı çıkartalım, konuşmaları kimin yaptığı belli olmasın, onları bağımsız 2 kişi okusun, oradan, bakalım, kime PKK sözcülüğü çıkar bütün Türkiye görmüş olsun.
Sayın Başkan, Türkiye'nin, AK PARTİ'nin Suriye'de uyguladığı mesele, Suriye'deki politikası bellidir. AK PARTİ Suriye'nin toprak bütünlüğünden yanadır, bunu ısrarla söyledik. Açıklamalarımıza rağmen, ısrarla, sanki AK PARTİ Suriye'yi bölme noktasında bir politikanın içerisindeymiş gibi bir dert içerisinde... IŞİD'den bahsediliyor, PKK'dan bahsediliyor, PYD'den bahsediliyor. Bunların hepsinin Allah belasını versin. Bunlara her kim sözcülük yapıyorsa, bunlara destek çıkıyorsa, bunlara lojistik imkân sağlıyorsa, bunların sırtını sıvazlıyorsa Allah bin belasını versin. IŞİD'in de, DEAŞ'ın da, PKK'sının da, DHKP-C'sinin de, PYD'sinin de, istisnasız, her kim bunlara kırıntı kadar destek veriyorsa Allah bin belasını versin.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, burada AK PARTİ, PKK'nın tasfiyesi için çalışmalar yapmıştır, dert PKK'nın tasfiye edilmesidir. Silahlı da mücadele etmiştir PKK'yı tasfiye etmek için, pek çok uğraş ortaya koymuştur. Maksadı PKK'nın tasfiye edilmesidir. Çıkıp buradan, bunlar yokmuş gibi, bunlarla sanki mücadele edilmemiş gibi bir mana çıkartıp "Geçmişte şunlar söylendi, bunlar söylendi." gibi bir ifade kullanmak doğru değil. Biz ne zaman HDP'nin siyasetine, yönetimine eleştiri getirsek Sayın Altay çıkıyor "6 milyon insana 'terörist' diyemezsiniz..." Bizim insanlara bir şey söylediğimiz yok, 82 milyon yurttaşımıza da bir şey dediğimiz yok ama partilerin siyasal yönetimleri, siyasal tercihleri ve siyasal duruşlarıdır eleştiri konusu olan. Kusura bakmasın kimse, bizim söylemediklerimizi söylemiş gibi kimse çarpıtmasın.
Bir diğeri: PKK terör örgütünün elebaşı "CHP-HDP iş birliği yapsın." dedi mi? Dedi. "Ortak hareket etsin." dedi mi? Dedi. Gereği yapılıyor şu an.
Bakın, Sayın Başkan, bana bu kadar laf sayacağına Sayın Altay biraz soluna dönse, PKK'yı terör örgütü olarak görmeyenlere iki kelam ederdi, iki kelam; canlı bomba cenazelerine milletvekili gönderen, hatta "Terörist cenazelerine gitmeyenlere soruşturma açarım." diyen partiye çıkıp iki kelam ederdi Sayın Altay, bu kadar lafı bize söyleyeceğine.
Şunu söyleyeyim: HDP Ankara, İzmir, İstanbul'da neyin karşılığında aday çıkarmadı? Hangi güç birliği oluşturuluyor? Bu güç birliği kimlerle oluşturuluyor? Bu güç birliğinin içerisinde bizim olmadığımız belli. Bu güç birliğinin içerisinde kim var? O güç birliği içerisinde olanlar çıksın açıklasınlar.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Gayet açık, gayet açık...
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Dert şu: Suçluluk psikolojisi, yakalandılar; fazla bağırarak, daha gür sesle konuşmalar yaparak bu suçluluk psikolojisinin, bu yakalanmışlığın milletin gözünden kaçırılacağını düşünüyorlar. Arkadaşlar, merak etmeyin, biz bunları meydanlarda da anlatacağız, bakalım millet kime inanacak.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bir diğer konu: Burada Sayın İYİ PARTİ Grup Başkan Vekilinin yapmış olduğu çeşitli... Ben bunlarla alakalı kendisine cevap verme gereği hissetmiyorum. Sadece kendisine şunu söylüyorum: Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Salim Ensarioğlu'nun açıklamalarına bir baksınlar, neler söylemiş, hangi beyanatlarda bulunmuş, hâlen partilerinin siyasi ve hukuki işlerinden sorumlu yani siyaseti belirleyen adam, o birimin başında bulunuyor; o açıklamaları mevcuttur. İsterlerse ben kendilerine bunları da gönderebilirim. Öcalan'la alakalı neler söylemiş, hangi açıklamaları söylemiş, hangi açıklamalarda bulunmuş, kendileri bir baksınlar ona.
Bakın, burada, Sayın Altay, devlete "Seri katil." diyen sizin İstanbul İl Başkanınızdır. "Katil değil." diyor devlete, "Seri katil." diyor İl Başkanınız Canan Kaftancıoğlu, inkâr da etmiyor bunu. Bakın, askerimizi, polisimizi şehit eden PKK'lılara tek laf söyleyemeyenlerle bu yakınlaşmayı inanın ben anlayamıyorum, buna bir anlam veremiyorum. Biz "yerlilik" diyoruz, doğru; "millîlik" diyoruz, doğru ama siz başka bir sevdadasınız Sayın Altay. Siz bir HDP sevdasına vurulmuşsunuz, dikkat edin bu sevda sizi başka yerlere götürmesin.
Sayın Altay, Suriye politikasına gösterdiğiniz hassasiyeti terörle iş birliği yapanlara karşı niye göstermiyorsunuz, onu da bir izah edin bize. Herhâlde bunu saklayacak değilsiniz. Aslında, CHP ile HDP'nin Suriye konusundaki yaklaşımı, özellikle de PKK ve PYD konusundaki tavrı aynıdır. Operasyonlara, Fırat Kalkanı'na da CHP karşı çıkmıştı, Zeytin Dalı'na da CHP karşı çıkmıştı, HDP de karşı çıkmıştı, dolayısıyla aralarında bir ortaklık söz konusudur.
Şunu da ifade etmek isterim: Sayın Altay, lütfen şundan vazgeçin, biz hangi zaman, ne zaman burada HDP'nin yapmış olduğu açıklamalara, ortaya atmış olduğu iddialara cevap versek, siz kendinizi onların avukatı yerine koyup bize cevap vermeyin, istisnasız bu böyle olmuştur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bir şey daha söyleyeyim: Sayın Altay, herhâlde Şahin Mengü'yü inkâr edecek değilsiniz, kendisi bir CHP'lidir. Türkiye'de Şahin Mengü dediğiniz zaman nasıl bir CHP'li olduğu ortadadır. Şu an sizin içine düştüğünüz durumu gayet iyi açıklamaktadır, gayet iyi özetlemektedir. İsterseniz bunun fotokopisini de gönderirim size ama ısrar ederseniz bunlara, onun yaptığı açıklamaları da... Ben söylemiyorum, sizin parti MYK'nizde bulunmuş, milletvekilliğinizi yapmış, ikinci kurucu Genel Başkanınız Baykal'ın A takımında bulunmuş bir kişi yapıyor bu eleştirileri. "CHP diye bir parti kalmayacak artık. HDP-PKK ilişkisi saklı değil. PKK'nın mücadelesi ve amacı belli. Seçimden öncesi olağanlaştırılan ittifaklar, örtülü destekler âdeta ihanet gibi."
Şu an bu kadarını söylüyorum, ısrar ederseniz gerisini de okurum.
Teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)