| Konu: | 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının Maddeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 37 |
| Tarih: | 19.12.2018 |
MHP GRUBU ADINA ALİ MUHİTTİN TAŞDOĞAN (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi ve aziz Türk milletini saygıyla selamlıyorum.
2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi'nin 11'inci maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım.
Bu madde genel anlamda fonlarla ilişkili işlemleri, özel olarak da Savunma Sanayii Destekleme Fonu'na kaynak tahsisini ve bu kaynakların hangi amaçlar için kullanılacağını düzenlemektedir. Bu kapsamda da, Türk Silahlı Kuvvetlerine, Jandarma Genel Komutanlığına ve Sahil Güvenlik Komutanlığına yapılacak olan silah ile diğer araç ve gereçlerin alımı ve NATO üyesi olmamız hasebiyle NATO altyapı yatırımları için yıl boyunca yapılacak harcamalara ilişkin ödenek tahsis edilmektedir. Bu bakımdan, Türk Silahlı Kuvvetlerinin silah ve teçhizat yönünden dışa bağımlığının lıazaltılması, savunma sanayimizin ihracat kapasitesinin artırılması, yerli girişimcilerin silah ve askerî teçhizat üretimine yatırım yapması ülkemiz için hayati önem taşımaktadır. Hâlihazırda ülkemiz de kendi piyade tüfeğini, insansız hava aracını, eğitim uçağını, helikopterini, savaş gemisini, zırhlı aracını, SİHA'larını, roket ve füze sistemlerini kendisi üretebilen bir ülkedir. ASELSAN, HAVELSAN ve ROKETSAN gibi savunma sanayisiyle ilgili kurumlarımız her geçen gün daha da büyümekte ve ihracat olanaklarını da yıllar itibarıyla artırmaktadırlar. Bu gelişmeler, memleketimizde herkes için bir gurur vesilesidir. Savunma ve havacılık ihracatında geçmiş yıllara göre bir ilerleme olsa da ihracat rakamları henüz tatmin edici bir düzeye ulaşamamıştır.
2017 yılı itibarıyla 553 tane savunma sanayisi projesi devam ederken projelerin sözleşme tutarları 41 milyar 425 milyon dolar değerine ulaşmıştır. Mevcut projelere sözleşmesi tamamlananları da eklediğimiz zaman söz konusu tutarın yaklaşık 60 milyar dolar olacağı öngörülmektedir. Bu da olağanüstü bir büyüme potansiyeli yakalandığını göstermektedir. Devam eden projelerde, yerli katkı oranı yüzde 60 veya yüzde 65 olarak öngörülmüştür. Oysa gelişmiş ülkelerde bu oran yüzde 80 veya yüzde 85 civarındadır. Sürekli döviz açığı problemiyle karşı karşıya kalan ülkemizde üretimdeki yerli katkı oranının mümkün olduğunca yüksek tutulması gerekmektedir.
Beka tehdidiyle karşı karşıya kalınan böylesi bir dönemde yapılan projelerle millî savunma sistemimizin güçlendirilmesi, ülkemizin tartışmasız millî hedeflerinden biridir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak da her ne pahasına olursa olsun bu projelerle, yerli ve millî üretimleri desteklememizin millî bir hedef olduğu bilinmelidir.
Bilinmelidir ki savunma harcamalarının sürdürülebilirliği ve verimliliğinin temel koşulu, ihtiyaçların yurt içindeki firmalardan karşılanmasını sağlayacak tedarik zincirinin oluşturulması ve toplam ciro içindeki yan sanayi payının yükseltilmesidir.
Türkiye'de savunma sanayisinde faaliyet gösteren firmaların büyük çoğunluğu İstanbul, Kocaeli ve Ankara'da yoğunlaşmış durumdadır. Söz konusu iller arasında Gaziantep'in olmaması hem şehrimiz hem de ülkemiz açısından ciddi bir eksikliktir. Savunma sanayisi harcamalarındaki artışla birlikte ana yüklenici firmaların ihtiyaçlarının yurt içinden temin edilebilmesine olanak sağlayacak fırsatlar ve gerekli altyapı Gaziantep'te bulunmaktadır. Gaziantep'in sanayisinin geniş üretim portföyüyle imkân verildiğinde savunma sanayisine yerli üretim damgasını vuracağından hiç şüphe edilmemelidir.
Gaziantep'in sanayi altyapısı da Gazianteplinin zekâsı da bunları imal edecek büyüklüktedir. Gaziantep tarihi, olmazı olur kılan insanların gerçek hikâyeleriyle doludur. Mevzu imalat olunca ve konu da millî savunma olunca Tüfekçi Yusuf'u anlatmadan geçmek olmaz. Tüfekçi Yusuf Usta, Antep Harbi'nden önce Çanakkale'de Zeytinburnu Silah Fabrikasında çalışmıştır, bundan dolayı da Antep'in İmalat-ı Harbiye Fabrikasının silah bölümünde görev alır. Fransızların Antep'e çevrilmiş 300 makineli tüfeğine karşı Anteplilerin sadece mavzerleri vardır. Bir de harp esnasında İngilizlerden kalan 4 adet Lewis marka makineli tüfek vardır. Fakat bu silaha uygun mermimiz olmadığı için bu tüfekler kullanılamamaktadır. Tüfekçi Yusuf, Heyet-i Merkeziye'ye gider, "Bu tüfekleri bana verin, Osmanlı mermisini kullanır duruma getireyim." der. Kendisine inanmazlar ve "devlet malı" diyerek Tüfekçi Yusuf'u geri çevirirler.
Çavuş arkadaşı, makineli tüfeklerden birini kaçırıp Tüfekçi Yusuf'a getirir "Makineliye şiddetle ihtiyaç var, hallet şu tüfeği." der. Tüfekçi Yusuf, eski bir muaddel tüfeğin namlusunu Lewis'e takıp kaynak eder. Yusuf Usta'nın imal ettiği İngiliz Lewis başlar Osmanlı mermisi yakmaya. Başarıyı haber alan Heyet-i Merkeziye bu sefer Yusuf Usta'ya giderek, diğer 3 adet Lewis'i de emanet eder. İngilizlerin 4 adet Lewis markalı makineli tüfeği Antep müdafaasının sonuna kadar Fransızlara ölüm kusar, bu tüfeklere de "Yıldırım Yusuf" adı verilir. Dedim ya, Antep müdafaası olmazı olur kılan insanların gerçek hikâyeleriyle doludur. Gaziantepli Tüfekçi Yusuf'un hikâyesindeki hüzünlü kısmı aziz hatıralarına saygıdan dolayı burada anlatamayacağım. Yoklukta bile Gazianteplinin mucitliğiyle neleri yapabileceğini anlatmaya çalıştım.
Gazi şehrimizdeki sanayide her türlü imalat en mükemmel şekilde yapılmaktadır. Mekanik aksam, talaşlı imalat, kompozit malzeme, elektronik devre, otomasyon, metal malzeme, tekstil, teknik tekstil ve yedek parçalar gibi birçok alanda uzmanlaşmış ihracat kapasitesi ve AR-GE gücü olan firmalar bulunmaktadır.
Gaziantep, Türkiye'nin 6'ncı büyük ihracatçı ilidir. Gaziantep, 1.270 ihracatçı firmasıyla 172 ülkeye ihracat yapan dinamik bir şehirdir. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi sanayi parseli, tükettiği elektrik, istihdam rakamıyla Türkiye'nin en büyük organize sanayi bölgesidir. Gaziantep, 2.523 başvuruyla en fazla marka ve patent başvurusu yapan 6'ncı il, aynı zamanda 1.910 başvuruyla en fazla endüstriyel tasarım başvurusundaki il sıralamasında da 5'inci sıradadır. Gaziantep, şu anki dinamik yapısıyla 5'inci organize sanayisini tamamlamıştır, 6'ncı organize sanayisini, ileri teknoloji ve savunma sanayisi bölgesi olarak kurmaya da hazırdır.
Gaziantep sanayisi ile savunma sanayisinin kesişimi yeni bir fırsat penceresidir. Böylesi bir başlangıcın, Gaziantep'imize, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne ve ülkemize katkısı çok fazla olacaktır. İnanın biz bunu yaparız, özellikle de savunma sanayisi söz konusu olduğunda Gazianteplinin yapamayacağı şey yoktur. İnanmayan şimdi hemen internete girsin, TRT'nin de belgesel yaptığı, ustaların ustası Mennan Usta'yı, yani merhum Mennan Aksoy'u ve iş ortağı Sayın Cahit Özçelik'i dikkatle izlesinler. Tüfekçi Yusuf'un tarihte yaptığı gibi, Gaziantepli Mennan Usta'nın bugün neler yapabildiğini görsünler.
Bir taraftan yapılması planlanan harcamaların olağanüstü boyutlarda olması, diğer taraftan planlanan projelerde dışa bağımlılığın yeterince azaltılamamış olması ve tüm bunlara rağmen bölgemizde küresel ölçekte ortaya çıkan güvenlik problemleri dikkate alındığında savunma harcamalarından taviz verilmemesi gerektiği herkes tarafından kabul edilmektedir.
Fonların klasik bütçe ilkelerine aykırı bir yapısı olmakla birlikte, Savunma Sanayii Destekleme Fonu'nun amacı göz önüne aldığında, bu fonun her yönüyle desteklenmesi gerektiğini ve fona aktarılan kaynakların, ne kadar artırılırsa artırılsın az olacağını ifade etmek istiyoruz. İçinde bulunduğumuz konjonktür bu harcamaları gerekli ve zorunlu kılmaktadır. Hepimiz biliyoruz ki Türk Silahlı Kuvvetleri bölgesinde ve küresel ölçekte ne kadar güçlü olursa, dünya barışına ve insanlığa da o kadar fazla katkı yapacaktır.
Gaziantep nüfusuna kayıtlı olduğu için şeref duyduğumuz, hemşehrimiz Aziz Atatürk gazi şehrimiz için şöyle demiştir: "Ben Gazianteplilerin gözlerinden nasıl öpmem ki? Onlar yalnız Gaziantep'i değil, bütün Türkiye'yi kurtardılar."
Atatürk, Gazianteplileri gözlerinden öpmüştü. Hayatta olsalardı, o yoklukta yaptıkları icatlarını anlattığım Antepli ulvi şahsiyetlerin ellerinden biz de öperdik.
25 Aralıkta kurtuluşumuzun 97'nci yılını kutlayacağız. Gazi şehrimiz Gaziantep'in yetiştirdiği büyük şahsiyetlerin, Atatürk'ün ve Antep savunmasında şehit olan...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
Buyurun.
ALİ MUHİTTİN TAŞDOĞAN (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan.
...6.317 şehidin ve bütün şehitlerimizin aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyor, Aziz Atatürk'ü ve Antep'in adaşı Gazi Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.