| Konu: | Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 22 |
| Tarih: | 27.11.2018 |
İSMAİL KONCUK (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Aslında çevre kavramı son derece önemli bir kavram. Kültürel değerlerimiz bize çevreyi korumayı emrediyor. Hazreti Peygamber Efendimiz'in bu konuda birçok hadisişerifi olduğunu benden önceki konuşmacılar burada ifade etti. Tekrara girmemek adına onları söylemiyorum ama yüce dinimiz, değerlerimiz çevre konusunda bütün Müslümanlara duyarlı olmayı aslında vazediyor ama bir türlü başarılı olamıyoruz. Yani bütün değerlerimiz, inanç sistemimiz, insanlığın anlayışı bu olmasına rağmen çevre konusunda yeterli duyarlılığı sağlayamıyoruz. "Neden?" diye sormak lazım. "Acaba, her konuyu cezayla halletmeye çalışmak bir suçlu olabilir mi bu konuda?" diye düşünüyorum.
Burada, bu kanun incelendiğinde poşet başına bundan sonra 25 kuruş para ödeyecek vatandaşlarımız. Yani bir alışveriş yaptıktan sonra eğer bir poşet alacaksa 25 kuruş, iki tane alacaksa 50 kuruş, 3 tane alacaksa 75 kuruş şeklinde para ödemek zorunda. Bu poşetlerin parayla satılmasına tabii, karşı durmuyoruz çünkü yanlış anlaşılabiliriz ama meseleyi çözebilecek mi? Çünkü biz poşeti sadece alışveriş yaparken almıyoruz, evlerimizde çöplerimizi attığımız madde de plastik madde, poşet. Bunları nasıl engelleyeceğiz? Yani gerçekten engellemeye matuf bir kanun mu yoksa...
İktidarın her şeyden kâr etme amacı var, böyle sinekten yağ çıkarmak gibi âdeta. Burada da bu kanunun son bölümünde "Geri kazanım katılım payı tutarı: Plastik poşet, alışveriş torbaları adet 15 kuruş." diyor. Herhâlde bu ödediğimiz 25 kuruşun 15 kuruşu devletin kasasına girecek. Yani hazine poşet parası olarak ciddi paralar buradan elde edecek. Yani burada "Acaba, mesele çevre mi yoksa burada da bir kâr etme mantığı mı var?" diye doğrusu düşünüyorum.
Bu maddeleri incelediğiniz zaman, aslında, mesela, egzoz gazı emisyon ölçümü yaptırmayan motorlu araç sahiplerine 1.250 TL ceza ödettiriyoruz. Aynı aracın yönetmeliklerle belirlenen standartlara aykırı emisyona sebep olması durumunda motorlu araç sahibine 2.500 TL ceza kesiyoruz. Filtre olmadan kullanımlara 1.250 TL; ölçüme uymadığı tespit edildiği hâlde ölçüme devam eden, tekniğe, kurallara aykırı ölçümler yapanlara 5 bin TL ceza ödettiriliyor. Bu maddeler böyle devam ediyor. Başka cezalar da var. Yani bu kanun aslında çevreyi korumak iddiasıyla gündeme gelmiş bir kanun olsa da burada işin bir maddi boyutu var ve yine ceremeyi gördüğümüz kadarıyla vatandaşlarımız ödeyecekler.
Değerli milletvekilleri, biz bir şuur uyandırmak zorundayız. Her konuda olduğu gibi çevre konusunda da sağlam bir şuur, sağlam bir bilinç insanlarımızda, evlatlarımızda oluşturmak zorundayız. Bunun yolu sürekli ceza artırarak birtakım kanunlar çıkarmak değil. Yani aklınıza cezadan başka bir şey gelmiyor. Trafikle ilgili bir kanun görüşüyoruz, cezaları artırıyoruz. Yani siz aslında bu kusurlardan sürekli kâr etmeyi hesap eden bir mantaliteyle sürekli kanun çıkarıyorsunuz. Hiç eğitim aklınıza gelmiyor.
Peki, eğitimle bunu nasıl başaracağız? Evlatlarımıza, çocuklarımıza yüksek idealler vereceğiz. Yüksek idealler vereceğiz. Şuuru böyle veririz. Aslında demokrasiyle, gelişmiş insan haklarıyla bu kavramların doğrudan ilgisi var. Hiç düşünüyor muyuz bunları, bilmiyorum ama düşünmüyoruz. Düşünmüyoruz çünkü insanı kazanmak gibi bir kaygımız, bir derdimiz maalesef yok.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İSMAİL KONCUK (Devamla) - Onun için, bu kanun mantık olarak para cezasına dayandığı için doğru bulmadığımı ifade ediyor, saygılar sunuyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar.