GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Askerlik Kanunu ile Diğer Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:10
Tarih:25.07.2018

ALİ MUHİTTİN TAŞDOĞAN (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ikinci bölümünde şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Heyetinizi saygıyla selamlarım.

Sayın milletvekilleri, sözlerimin başında, Hatay'ın Arsuz ilçesinde çıkan orman yangınının bir an önce söndürüleceğine inancım tamdır. Hem Hataylı komşularımıza hem de tatil için en çok tercih edilen, Gaziantepli hemşehrilerimizin en çok gittiği Arsuz bölgesinde yaşayan hemşehrilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletirim.

Sayın milletvekilleri, Genel Kurul gündeminde bu gelen teklifi gördüğümde aklıma ilk gelen şey seçim bölgemiz Gaziantep'teki çalışmalarda Milliyetçi Hareket Partisinin seçim beyannamesinde bulunan "sağlık" başlığı altında verdiğimiz sözler oldu. Sağlık sektöründeki insan gücünün, mutluluğunun ve refahının artırılması, istihdam ve ücret politikalarının özenli ayarlanması öncelikli konularımız arasındaydı. Bu anlamda bu kanun teklifinin 27'nci Dönem Genel Kurul çalışmalarının ilk aşamasında gündeme gelerek yasalaşıyor olması, sağlık sektörünün sorunlu alanlarının hızla çözülecek olması ümidimizi kuvvetlendirmiştir. Umut ederiz ki şahsımın da içinde bulunduğu sağlık camiasının bekleyen birçok problemi bu çatı altında ivedilikle çözüme kavuşur.

Değerli milletvekilleri, gündemimize gelen teklifin, yıllardır beklenen, tabip ve diş tabiplerinin emekli aylıklarındaki adaletsizliği büyük oranda çözüme kavuşturuyor olması olumlu bir gelişmedir. Yine, bu teklifle düzenleme yapılan 1219 sayılı Kanun'da seçim beyannamemizde belirttiğimiz, sağlık sektöründeki insan gücünün ülke genelinde dengeli dağılımını sağlayacak istihdam politikası ilkemizle teklifte sunulan atıl kapasiteye önlem alınması ve insan sağlığı hizmetlerinde çalışan meslek mensuplarının bir yıllık çalışmalarında altmış gün fiilî hizmet süresi zammı yani kamuoyunda bilinen adıyla yıpranma hakkı uygulanması anlamlı bir bütünlük oluşturmuştur. Sağlık çalışanlarının yıpranma payı, sağlık çalışanlarının analarının ak sütü gibi helal bir özlük hakkıdır. Yedi gün yirmi dört saat esasıyla çalışan; kimyasal, radyasyon, bulaşıcı hastalık, bakteriyolojik, virütik hastalıklara maruz kalma tehlikesi olan, bu ortamlarda çalışan sağlık çalışanlarının anasının ak sütü gibi helaldir. Düşünün ki bir salgın hastalık, grip salgını dahi olduğunda kendinizi muhafaza etmek için evinizden dahi çıkmak istemiyorsunuz ama sağlık çalışanları o alanda hizmet vermeye devam ediyor. Bir terör saldırısı, bir bombalama olayı olduğunda ilk önce 112 gidiyor, dolayısıyla sağlık çalışanları oradalar.

Bir de bu risklere son zamanlarda tırmanan sağlıkta şiddet olayları eklenmiştir. Çok acı bir durum -şifa veren eller, şifa dağıtan bu fedakâr insanlar- sözlü ya da fiilî saldırıya uğramamış bir sağlık çalışanı yoktur kıymetli milletvekilleri.

Bu kanunla vatandaşlarımıza verdiğimiz sözün gerçekleşmesi memnuniyet vericidir. Altmış gün azdır, doksan gün olmalıdır, böyle bir beklenti vardır. Doğrudur, o çalışmaları da inşallah bu çatı altında yapmaya devam edeceğiz. Bu zor şartlar altında hizmet veren hekim ve diş hekimlerinde ek ödemeler yani döner sermaye olarak aldıkları ücretlerin emekli maaşlarına yansımaması sosyal, psikolojik sorunlar meydana getirmekteydi.

Yapılan düzenlemeyle emekli aylıklarının düzelmesini olumlu buluyor ve tüm sağlık çalışanlarına yansıtılması konusunda çabamızın süreceğini belirtiyor, heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)