| Konu: | İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 9 |
| Tarih: | 24.07.2018 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA ŞENOL BAL (Ankara) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; İYİ PARTİ Grubu olarak verdiğimiz Meclis araştırması önergesi hakkında söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisi saygıyla selamlarım.
8 Temmuz Pazar günü Uzunköprü-Halkalı seferini yapmakta olan yolcu treni Tekirdağ'ın Çorlu ilçesi Sarılar köyü yakınında raydan çıkmış ve meydana gelen kazada 24 vatandaşımız -aileler, bebekler, çocuklar- hayatını kaybetmiş, 338 vatandaşımız da yaralanmıştır. Bir de sosyal medyada ve internette gezdiğine göre, 95 vatandaşımızın öldüğü konusu da gündeme gelmektedir. Şatafatlı Cumhurbaşkanlığı kutlamalarının gölgesinde kalan bu olay maalesef yeterince de konuşulmamıştır.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının yapılan açıklamasında "Kazanın aşırı yağmur nedeniyle menfez ile ray arasındaki toprağın boşalması nedeniyle meydana geldiği tespit edilmiştir." denilmektedir. Bu durumu doğal afetle, kaderle açıklayamayız. Maalesef ülkemizde en ucuz şey insan hayatı. Bu facianın meydana gelmesinin sebebinin öngörülebilir ve önlenebilir tedbirlerin alınmaması ve denetimin olmamasından kaynaklandığı ortadadır. 21'inci yüzyılda basit mühendislik hatalarına dayalı ölümcül kazaların yaşanması bilime, mühendisliğe, liyakate önem vermeyen anlayışın bir ayıbı olarak ülkemizde sık sık ortaya çıkmaktadır.
Yapı yerindeki zeminin jeolojik, jeoteknik özellikleriyle bölgenin meteorolojik özellikleri dikkate alınarak yapılması gereken menfez, kesit ve projeleriyle menfez üstü ve çevresinde taşkın sularına karşı yapılması gereken dolgu ve koruyucu duvarlar usulüne uygun mudur? Bu mühendislik parametreleri dikkate alınmadığı gibi, toprak dolgu yapılması kazaya davetiye çıkarmış mıdır?
Yine, Devlet Demiryolu Yapım ve Devlet Demiryolu Taşımacılık dairelerinin 2016 Haziranında ayrılması sonucunda yapım ve taşımacılık plan ve hedeflerinin birlikte değerlendirilmediği, yapım aşamasında şartname kriterlerinin müteahhit firmaların insafına bırakıldığı ve yine 2013 yılına kadar demir yolu güzergâhında görevli olan yol bekçilerinin maliyet kapsamında işlerine son verilmesi ve rutin günlük kontrollerin yapılmaması, yaşanan bu facianın diğer önemli bir nedeni midir mutlaka araştırılmalıdır.
Değerli milletvekilleri, Pamukova'da 22 Temmuz 2004'te meydana gelen ve hafızalarımıza kazınmış tren kazasında da 41 kişi hayatını kaybetmişti. İktidarın siyaseten, alelacele "hızlı tren projesi" adı altında, dünyanın hiçbir yerinde olmayan ve hiçbir altyapının değerlendirilmediği, hayata geçirilen bu hızlandırılmış tren projesi gencecik çocuklarımızın ve vatandaşlarımızın hayatına mal olmuştu. O zaman, biliyorsunuz, şu andaki Meclis Başkanımız Ulaştırma Bakanıydı ve Sayın Binali Yıldırım'a burada gensoru verildi, reddedildi. Devlet Demiryolları Genel Müdürü hakkında soruşturma açılmadı, Sayın Binali Yıldırım hakkındaki -biraz önce de ifade ettiğim gibi- gensoru reddedildi; suç 2 makiniste yüklendi, onlar da hapis yatmadı, uzayan dava zaman aşımına uğradı, konu kapandı gitti.
Bugünün Meclis Başkanı olan Sayın Binali Yıldırım, Başbakan olarak son mülakatını verdiğinde, bir gazeteci "Zorlandığınız, 'Keşke girmeseydim.' dediğiniz bir projeniz oldu mu?" diye sorduğunda gülerek "15 Temmuz projesi." diye cevapladı. Sayın Yıldırım'ın herhâlde, şuuru altında kalan bir konudur bu; biz 15 Temmuzu, FETÖ terör örgütünün hain darbe girişimi olarak biliyoruz. Keşke bu soruya, Sayın Yıldırım, bu hızlandırılmış tren projesini söyleseydi.
Değerli milletvekilleri, bu Meclis önergemizin, insanların daha sonraki olaylarda hayatlarını kaybetmemesi açısından, mutlaka Meclisimiz tarafından araştırılmasının ve desteklenmesinin önemli olduğunu ifade ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.