Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 100 |
Tarih: | 16.05.2018 |
MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 561 sıra sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin 11'inci -ben 21'inci maddeyi de buna ilave ettim- maddesi üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlarım.
Türkiye'nin birçok ilinin önemli gelir kaynaklarından olan tütün, Bitlis ilimizin de neredeyse tek geçim kaynaklarından biridir. 2009 yılı ve öncesi TEKEL'in devlet adına tütün alımı yaptığı dönemlerde, sarmalık kıyılmış tütün üretimi ve ticareti yapan tütün üreticileri ve tüccarlar TEKEL'in vermiş olduğu nakliye belgeleri sayesinde sarmalık tütünlerin bu kapsamda kısmen de olsa sorunsuz bir şekilde taşıma işini yapabiliyorlardı. TEKEL fabrikalarında öncelikle tütün kotası düşürüldü, sonra TEKEL fabrikaları tamamen kapatıldı. TEKEL'in kapatılmasıyla göç arttı, işsizlik arttı.
Mevcut Hükûmetin "Tütünün önünü açacağız, yasal hâle getireceğiz." söylemlerinden sonra Meclise sunulan ve kabul edilen torba yasa tasarılarından tütüne yasak çıktı ancak getirilen yasanın tam anlamıyla neler getirdiğini kendileri de anlamış değil, hâlâ konuşmalarında "Yok, yasak getirmedik, yasal hâle getiriyoruz." söylemleriyle resmen vatandaşla dalga geçiliyor. Madem öyle, geçtiğimiz aylarda neden 81 ilimizde tütün satışı yapan küçük esnafımıza baskılar yapıldı? Yine aynı şekilde, tütün taşımacılığı yapan kargolara ve vatandaşa baskılar yapılarak, idari para cezaları kesilerek birçok üreticinin tütünlerine neden el kondu? Peki, bu yasayı geçirirken hangi tütün üreticisinin, STK'nin görüşlerini aldınız? Bu yasayı getirirken, başta tütün üreticisi olmak üzere bu tütünü satan küçük esnafa, çiftçiye alternatif iş imkânı olarak ne sundunuz? Hiçbir şey; ırgatlık, işsizlik ve göç etmekten başka bir şey sunmadınız.
İktidar 1 Temmuz 2018'de yürürlüğe girmesi beklenen ve çeşitli ağır cezalar getiren bu yasayı bir yıl ertelemek için teklif sunmuş. "Kooperatif maliyetini düşürüyoruz, bürokrasiyi yüzde 90 azaltıyoruz. Daha önceki düzenlemelerde üretim tesisi kurmak için çok maliyetli olan tam ve yeni teknoloji şartı vardı, o kalkıyor." Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili ve AKP Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın ile Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş tarafından verilen teklifte, 1 Temmuz 2018 tarihinde yürürlüğe girmesi beklenen Tütün Yasası'nın 1 Temmuz 2019 tarihine ertelenmesi istendi.
Biraz önce de dile getirdiğim gibi, bu, resmen vatandaşla dalga geçmek, bunun başka bir açıklaması yok. Biz bu getirilen yasanın tütünü tamamen bitireceğini, üreticiyi, esnafı, tüketiciyi, çiftçiyi mağdur edeceğini bu kürsüden defalarca dile getirdiğimiz zaman "Erteleyip iyice bir düşünelim, araştıralım, ilgili kurum ve kuruluşlarla ortaklaşalım, getirisi, götürüsü nedir?" muhasebesi içerisine girmediniz ve hâlâ da anlamış değilsiniz.
Türkiye ekonomisine büyük katkısı olan, başta Bitlis ilimiz olmak üzere birçok ilimizin önemli geçim kaynaklarından olan tütünün çözümü Tütün Yasası'nı bir yıl ertelemek değil, çözüm, bu yasayı tamamen ortadan kaldırmak ve üreticinin serbest ekmesini, esnafın serbest satmasını sağlamak, kısacası yasal bir güvence altına almaktır.
Sizin bu teklifi şimdi sunmanızın bir tek gerekçesi var, o da seçim yatırımıdır. Bu teklifin tütün üreticisine ve yurttaşa özeti şudur: 24 Haziranda yapılacak seçimlerde oylarınızı aldıktan sonra tekrar yasaklayacağız. Yani, halkı aptal yerine koyuyorsunuz. Diğer bir şekliyle, idam mahkûmuna "Son isteğin ne?" diye soruyorsunuz, adam "Ya, ben suçsuzum, ben yaşamak istiyorum." deyince "Yok, bir sene daha seni yaşatacağız, bir yıl sonra seni asacağız." diyorsunuz ve her seçim böylesi birçok durumda yaptığınız gibi bunu da bir şantaj olarak kullanıyorsunuz, "Oylarınızı verin yoksa tütünü yasaklarız." diyorsunuz. Ama yıllarca kandırdığınız, oylarını aldığınız halkın artık sizin bu seçim öncesi verdiğiniz vaatleri seçim sonrası yerine getirmeme durumunuza tahammülü kalmamıştır. Bundan dolayı başta Bitlis olmak üzere Türkiye halkları 24 Haziran günü tütüne sahip çıkmak için barış, özgürlük ve demokratik bir Türkiye için size "Tamam." diyecektir.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)