GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 6771 Sayılı Kanunla Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Yapılan Değişikliklere Uyum Sağlanması Amacıyla Çeşitli Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Konusunda Yetki Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:98
Tarih:10.05.2018

HDP GRUBU ADINA GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Arkadaşlar, bir dönemin sonuna geliyoruz ve bu dönemin sonunda bu Meclis intihar ediyor arkadaşlar. Karanlık bir dönem yaşadık ve bu karanlık dönemin sonunda da son yasalardan birinde bu Meclis intihar etti.

Ben halisane duygularla milletvekili oldum. Ülkemi demokratik bir ülke yapma iddiasıyla milletvekili oldum. Ancak maalesef, bu dönemin sonunda şunu söyleyeyim: Dimyat'a pirince gidelim derken evdeki bulgurdan da olduk arkadaşlar, maalesef.

Değerli arkadaşlar, evet, demokratik bir ülke olma iddiasındaydık, hepimiz bu iddialarla belki buraya geldik, ancak bu ülkede, şu dönemde, yalnızca bu dönemde defalarca darbeler yaşadık.

Bakın, şu Meclis koridorunda bir F-16'nın attığı bombanın izleri var. Ama, en az o F-16 bombası kadar başka bombalar da atıldı bu ülkeye. Ve emin olun, şu yasa maddesi de o F-16'nın attığı bomba kadar bu Meclise zarar verecek arkadaşlar, emin olun.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Neyi neyle kıyaslıyorsun?

GARO PAYLAN (Devamla) - Neden? Çünkü Anayasa 7'nci madde şunu söylüyor, bakın, 7'nci madde, hepimizin güvencesi: "Yasama yetkisi Türkiye Büyük Millet Meclisinindir, bu yetki devredilemez."

Ben bu bilgiyle milletvekili oldum arkadaşlar, hepiniz bu bilgiyle milletvekili oldunuz. Bu yetkiyi devretmemek üzere burada ant içtik.

KASIM BOSTAN (Balıkesir) - Anayasal bir yetki bu. Garo, anayasal bir yetki bu, anayasal.

GARO PAYLAN (Devamla) - Ama bu yetki maddesiyle bu yetkimizi devrediyoruz arkadaşlar ve kime devrediyoruz? Saraya devrediyoruz, sarayın insafına devrediyoruz.

KASIM BOSTAN (Balıkesir) - Bakanlar Kuruluna, Bakanlar Kuruluna...

GARO PAYLAN (Devamla) - Bakın, arkadaşlar, peki ne zamana kadar geçerli bu yetki? Hani diyor ki seçime kadar. Hayır, seçime kadar değil bu yetki. Ne zamana kadar? Bakın, açık, diyor ki: Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanının ant içerek göreve başladığı tarihe kadar geçerlidir. Yani Recep Tayyip Erdoğan velev ki seçilmezse hâlâ Cumhurbaşkanı mıdır? Cumhurbaşkanıdır değil mi? Yeni Cumhurbaşkanı ant içinceye kadar, görevi devredinceye kadar Cumhurbaşkanıdır. Diyelim ki seçilmedi ki öyle bekliyoruz seçimlerde...

EMİNE YAVUZ GÖZGEÇ (Bursa) - Öyle bir ihtimal yok.

GARO PAYLAN (Devamla) - ...seçim gecesi bir kanun hükmünde kararname çıkarıp "Bu seçimler geçersizdir." derse bu Meclis ne yapacak?

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Hadi oradan! Hadi oradan! Hadi oradan!

EMİNE YAVUZ GÖZGEÇ (Bursa) - Hayal dünyası.

KASIM BOSTAN (Balıkesir) - Gözünü seveyim yapma.

GARO PAYLAN (Devamla) - Der mi, diyemez mi? Diyebilir, veriyorsunuz bu yetkiyi arkadaşlar, vereceksiniz bu yetkiyi, vereceksiniz bu yetkiyi.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Böyle mi kandırıyorsunuz kendinizi?

KASIM BOSTAN (Balıkesir) - Topluma yalan söylüyorsunuz Garo.

GARO PAYLAN (Devamla) - Bakın, biz olağanüstü hâl yasasında yetkiyi verdik değil mi, olağanüstü hâl yetkisi verdik değil mi? Arkadaşlar, kar lastiği çıkarmak olağanüstü hâl yasasıyla ilgili midir? Değildir değil mi? Kim bunu diyebilir? Bu ekstrem bir örnek ama onlarca bunun gibi örnek var. Sayın Cumhurbaşkanı seçim gecesi sonuçları beğenmeyip de bir kararname yazarsa bunu kim durdurabilecek? Meclis kapalı. Biz ant içsek bile seçimden sonra gelip...

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - O F-16'ları durduranlar durdurur, sen merak etme.

GARO PAYLAN (Devamla) - Bakın, Cumhurbaşkanı ant içmeden yetki bitmiyor, Cumhurbaşkanı ant içmeden yetki bitmiyor. Diyelim ki burada bir muhalefet çoğunluğu oluştu, bir kişi de başkanlığı aldı ama bir kararname çıkarıp her şeyi berhava edebilir. Neden? Çünkü bizim yetkimiz yok arkadaşlar, yetkiyi devrediyoruz.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Demek ki gelseniz öyle yapacaksınız. Allah bu milleti sizden muhafaza etsin ya!

GARO PAYLAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bakın, demokrasilerde padişahları denetlemek için meclisler oluşturulmuş. Padişahtan yetkiyi almak için ilk Meclis oluşturulmuş Osmanlı'da ama sonra o Parlamento kapatılmış ve bütün yetki Abdülhamit'e geçmiş. Benzer bir şeyi yaşıyoruz arkadaşlar, benzer bir şeyi yaşıyoruz. Bu anlamda, eğer ki demokrasi iddiası olacaksa bir ülkenin, yetki Mecliste olmalı.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Abdülhamit'le barışın artık, barışın. Bu millet Abdülhamit'le kavgalı olanları sevmez. Herkesi kucaklayacaksanız, Abdülhamit'le barışacaksınız.

GARO PAYLAN (Devamla) - Bakın, Meclis yetkisini berhava ediyor. Peki, diğer güçler ne âlemde? Basın denetleyemiyor. Bakın, bir Cumhurbaşkanı adayı bugün hapiste, Selahattin Demirtaş.

AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - Niye? Niye hapiste?

GARO PAYLAN (Devamla) - Bugün hapiste ve arkadaşlar, kampanyasını yapamıyor.

KASIM BOSTAN (Balıkesir) - Niye, niye?

GARO PAYLAN (Devamla) - Diğer Cumhurbaşkanı adayı, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı televizyona çıkıyor, ağzından bir cümle çıkıyor, televizyonlar kesiyor yayını ama bir Cumhurbaşkanı adayı var ki ağzını açsa bütün kanallar canlı yayında arkadaşlar. Çok eşitlikçi şartlarda seçime gidiyoruz, çok!

Peki, diğer güç ne arkadaşlar dengeleyebilecek? Akademi. Akademi özgür mü? Değil. Meclis, yargı, basın, akademi özgür değilse orada arkadaşlar, bir diktatörlük oluşur. Kim olursa olsun, bakın, gücü, yetkiyi bu seçimlerde eline kim alırsa alsın orada bir diktatörlük olur. Gelin, bu yetkiyi vermeyelim derim arkadaşlar.

Bakın, arkadaşlar, bir önemli konu daha var bu yetki maddesinde, bu atama yetkilerini filan falan hepsini alıyor bu yetki kanununda, aynen şöyle diyor: "Kaynak kullanımında israfın önlenmesini göz önünde bulundurur." bakın "Göz önünde bulundurur." Yani bakın, biz bütçe kanunu çıkardık değil mi? Bütçe kanunu çıkardık, bütün kurumlara bütçeyi dağıttık. Biz öyle bir yetki veriyoruz ki saraya, kaynak israfının önlenmesini göz önünde bulunduracak bir yetki veriyoruz, sınırsız yani bütçe dışı istediği gibi kadro ihdas edebilecek, istediği maaşı ortaya koyabilecek bir yetki veriyoruz arkadaşlar.

KASIM BOSTAN (Balıkesir) - Tasarruf yapmak kötü bir şey mi?

GARO PAYLAN (Devamla) - Göz önünde bulunduracak yalnızca Tayyip Erdoğan. Göz önünde bulundurmazsa ne olacak? Hiçbir şey yapamayacağız arkadaşlar.

Değerli arkadaşlar, peki, bu yetkiyle seçim güvenliğini tarumar edebilir mi? Edebilir.

KASIM BOSTAN (Balıkesir) - Edemez, edemez.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Etmez.

GARO PAYLAN (Devamla) - Çünkü istediği kanunda istediği düzenlemeyi yapma yetkisi veriyoruz. Der ki: "Arkadaş, bu da Cumhurbaşkanlığıyla ilgilidir." "Nasıl olsa Cumhurbaşkanlığı seçimine gidiyoruz, ben seçim güvenliği oyununu öyle değil de böyle düzenliyorum. Her sandığın başına bir jandarma koyuyorum, şeffaf zarf getiriyorum; açık oy, açık sayım uygulamasını getiriyorum." derse ne yapacaksınız arkadaşlar? Der mi? Diyebilir.

KASIM BOSTAN (Balıkesir) - Millet müsaade etmez, merak etme.

GARO PAYLAN (Devamla) - Kim engelleyecek, Anayasa Mahkemesi mi engelleyecek? Kim engelleyecek bunu arkadaşlar, hangi güç engelleyecek? Sınırsız, muğlak bir yetki var ortada.

İSMAİL TAMER (Kayseri) - Korkma o kadar, korkma.

GARO PAYLAN (Devamla) - Anketler kötüye giderse, emin olun, bu yola da tevessül edebilir. Bu kadar geniş bir yetkiyi veriyoruz.

Değerli arkadaşlar, bu madde, bu tasarı bir darbedir, Meclise büyük bir darbedir, buraya bir kez daha bir bomba düşecektir. Demokrasimizi tarumar ettikçe sonra siz soracaksınız. Hani, galiba yalnızca keseye dokunulduğu zaman biraz insanlar hopluyor. Her türlü haberi boş geçiyorsunuz ama dolar 4,30 olduğunda "Ya, bu dolar niye 4,30 oldu arkadaş?" diyorsunuz, "Niye faizler 17 oldu arkadaş?" diyorsunuz, "Kredi aldığımda niye yüzde 22'yle kredi aldım?" diyorsunuz; sebebi buralarda arkadaşlar, sebebi bunlarda bunlarda. Bu Meclise darbe yaptıkça dolar 4,30'a çıkar, 5'e çıkar. Yargıyı bağımsız kılmadığınız sürece dolar 4,30'a çıkar, 5'e çıkar. Basını tarumar ettiğiniz sürece dolar 5'e çıkar arkadaşlar. Akademiyi özgür kılmazsanız genç beyinlerimiz yurt dışına kaçar, hocalar yurt dışına kaçar, dolar 5'e çıkar arkadaşlar. Ülkemize ne büyük bir zarar verdiğinizin farkında mısınız?

Bakın, yabancı sermaye... Türkiye'yi on beş yıldır 500 milyar dolar borçlandırdınız. Şimdi deniz bitti, ne yapacaksın? Yabancı sermaye "Daha fazla faiz vereceksin bana." diyor ya da "Ben yatırım yapacaksam kapitülasyon isterim." diyor. "Senden 135 milyar liralık teşvik isterim." diyor bakın yatırım yapan, daha fazla taviz istiyor. Tıpkı Osmanlı'nın son dönemlerinde olduğu gibi daha fazla taviz istiyor. Sonu iflastır arkadaşlar, felakettir. Eğer ki demokrasimizi tekrar inşa edemezsek, normalleşemezsek, emin olun, bu kapitülasyonlar hepimizin özgürlüğünü elinden alır. Bir an evvel bu tip darbe yasalarını bir kenara bırakıp demokrasimizi tekrar restore etmeliyiz arkadaşlar. Camı, çerçevesi kırıldı bu Meclisin, bombalar atıldı. En büyük bombalardan birisi de budur. Gelin el birliğiyle tekrar tamir edelim. Tamir edelim ki insanlarımız huzur ve refah içinde yaşasın, namerde muhtaç olmasın. Bir kişiye yetki vererek kurtulamayız buradan, tek kişi hata yapar. Denetlenemeyen her güç hata yapar; bu Meclis o gücü denetleyemiyorsa, basın denetleyemiyorsa, yargı denetleyemiyorsa, akademi denetleyemiyorsa o güç hata yapar. Gelin el birliğiyle bu adımlardan vazgeçelim arkadaşlar.

Hepinize saygılar sunarım. (HDP sıralarından alkışlar)