GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:95
Tarih:03.05.2018

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, Değerli Başkan; üniversiteler ürettikleri bilimle, üniversiteler yarattıkları kültürel ortamla kendilerini evrensel bilim camiasında kabul ettirirler ama Türkiye'de maalesef, şu anda üniversitelere baktığımızda, bilinen birtakım siyasetçilerin ismi konularak isimler üzerinden bir siyaset yapılmaya çalışılıyor. Aslında kamuoyuna siyasal mesajlar verilmeye çalışılıyor. Zaten üniversitelerin bugün çoğaltılmaya çalışılmasının da temelinde yatan neden bir ihtiyaçtan kaynaklanmıyor, tam tersi, bir seçim yatırımı olarak düşünülüyor. Değerli arkadaşlar, üniversitelerin birçok sorunu varken bu kadar dar bir zamanda getirilmesinin tamamen siyasi saiklerle yapılan bir çaba olduğu görülüyor.

Söz konusu maddede, var olan üniversitelerin önüne şehir isimleri de getiriliyor ama ne hikmetse bunda da ayrımcılık yapılıyor; bazı şehirlere getiriliyor, bazı şehirlerinki getirilmiyor. Neye göre yapılıyor onu da anlamak zor.

AKP Hükûmeti artık üniversiteleri yönetemediği gibi aslında ülkeyi de bir bütün olarak yönetemiyor. Bugün 2019'da yapılacak seçimin baskın bir seçime dönüştürülmesinin nedeni aslında AKP'nin ülkeyi yönetememesiyle doğrudan ilişkili. Ekonomiyi yönetemiyor; kurlardaki artışa bakın, akaryakıttaki artışa bakın, enflasyondaki artışa bakın, işsizlikteki artışa bakın, üniversite mezunu işsizlerin sayısındaki patlamaya bakın, artık yönetilemez hâle gelmiş. Ama ne pahasına olursa olsun, seçimlerin kazanılması açısından her yol mübah görülüyor.

Bakın "Her kentte bir üniversite açtık." siyasal çalışması, arkasından on altı yıldır akıllarına gelmeyen emeklilere, emekçilere, işte, efendim, "İki bayramda birer ikramiye veriyoruz." çabası, ne hikmetse on altı yıldır akıllarına gelmeyen işçiye, emekçiye bakıyorsunuz, yerelde belediyelerce bayramda biner lira bir ücret verilmesi... Örneğin Gaziantep Şahinbey Belediyesi böyle bir açıklama yapmış. On altı yıldır belediye işçileri, çalışanları akıllarına gelmedi, her türlü ücretleriyle zorlandılar, geçimlerini yapamaz hâle geldiler. Akıllarına gelmeyen işçi, emekçi, ne hikmetse 24 Hazirana giderken akıllarına gelmeye başladı.

Değerli arkadaşlar, kamuoyu bunu görüyor, kamuoyu kör, sağır değil ve bunun nedenini de anlıyor, bunu alacaktır çünkü bu, annesinin ak sütüdür, yıllarca kestiğiniz ücretleridir ama emin olun, bunun karşılığında size oy vermeyecektir çünkü on altı yıllık iktidarınızı toptan düşünecektir.

Üniversiteleri birer rant alanı, üniversiteleri birer kadrolaşma alanı olarak değerlendirmenin dışında söz konusu tasarıda aslında bir şey yok ama aynı zamanda üniversitenin en mağdur kesimi olan öğrencilerin bakın bugün yurt sorunu var. Üniversiteler hâlâ cemaatlerin, tarikatların yurduna mahkûm ediliyor. Geçmişte Fetullahçı cemaate kullandırılan bu yurt alanı şimdi başka cemaatlerce doldurulmaya çalışılıyor. Üniversite ortamı öğrenci için sadece eğitim öğretim yaptığı bir alan değil, aynı zamanda kültürlendiği, aynı zamanda sosyal olarak geliştiği bir alandır ama bugün öğrencilerin en ufak kendilerini ifade edecekleri bir alan yoktur.

Öğrencilerin, efendim, harçları, üniversite harçları affa uğrayacakmış ama terörle iltisaklı olanlar bunun dışında tutulacakmış. Örneğin Boğaziçi Üniversitesinde bir açıklama yaptıkları için Cumhurbaşkanınca hedef gösterilmesi sonucu 10 öğrencinin tutuklanması terörle iltisaklı hâle getirilecek. Şimdi, bu, hakkaniyetli midir? Böyle bir şey olabilir mi? Efendim, onların harçlarına bir şey yapamayacaksınız. Bu ülkede öyle bir hâle getirdiniz ki neredeyse terörle iltisaklı olmayan öğrenci kalmadı. 70 bin öğrenci bugün cezaevlerinde.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - 70 bin öğrencinin cezaevinde olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Bu tasarıyı halkımız seçim rüşveti olarak görecektir, asla kabul etmeyecektir ve bunun sonucunda da size 1 tane oy vermeyecektir diyor, saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.