GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Manisa Milletvekili Özgür Özel'in yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:91
Tarih:24.04.2018

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gerçekten, az evvelki sözlerinizden dolayı kınadığımı özellikle belirtmek istiyorum. "Kirli pazarlık" vesaire...

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ya sen her şeyi söyleyeceksin, biz söylemeyeceğiz. Bu nasıl iş?

KARZIM ARSLAN (Denizli) - Liderlerinizin söylediklerini unutmayın.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Cumhur İttifakı'na giden yolu, bir kere, hepimizin hatırlaması lazım veya bu sistem değişikliğine niye ihtiyaç duyuldu? Birkaç cümleyle bunu özellikle izah etmek gerekiyor. Bir kere, 15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişiminin, işgal girişiminin arkasından, darbenin püskürtülmesinden sonraki süreci hepimizin çok iyi okuyup anlaması lazım.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - O uçakları ben verdim! Tövbe tövbe!

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - O tarihten itibaren kimin nerede durduğunu tarih yazacaktır.

NECATİ YILMAZ (Ankara) - Öncesini de yazdı, öncesini.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Siyasi ayak nerede, siyasi ayak?

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Bir kere, hiçbir şekilde kirli ittifak olmasın diye, kirli pazarlıklar olmasın diye, arkasında bir sistem değişikliği gerekliliğine ihtiyaç duyulmuştur.

Şimdi, Türkiye'nin siyasi tarihine baktığımızda, demokrasi tarihimize baktığımızda, özellikle parlamenter sisteme baktığımızda, geriye dönüp gittiğimizde, bugün cumhuriyetimizin 100'üncü yılına doğru giderken geçmiş dönemlerde gerçekten siyasal iktidarlar ne zaman istikrar gösterse, bunun sürekli kesintiye uğradığını hep beraber tarihte bilmekteyiz. 1950 ile 1960 dönemi, 1980 dönemi, ne zaman Türkiye'ye istikrar gelse, tek başına iktidar gelse, bu darbelerle, muhtıralarla demokrasi kesintiye uğramış. En son olarak bunu, önce Gezi eylemleri, arkasından 17-25 Aralık Emniyet ve yargı üzerinden darbe girişimleriyle, püskürtülmesiyle beraber, arkasından 15 Temmuzda çok daha vahimini Türkiye yaşadı. Tek başına iktidarda ne yazık ki geçmiş dönemin alışkanlıklarından, vesayet sistemi, millet iradesine baskı kurulması gibi kötü alışkanlıklardan kurtulamadı. Bunun üzerine Milliyetçi Hareket Partisiyle beraber, 7 Ağustos ruhu, Yenikapı ruhu muhafaza edilmek suretiyle, evet, denildi ki: Türkiye'nin girmiş olduğu, götürülmek istenen sürece özellikle coğrafyamız...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİ ŞEKER (İstanbul) - BOP'un eş başkanıydınız ya!

KAZIM ARSLAN (Denizli) - Senin elini öptüğün yaptı onu ya. 15 Temmuzu yapan o.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Terbiyesizlik etme oradan! Haddinize ve yaşınıza uygun değil sözleriniz.

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayınız lütfen Sayın İnceöz.

Buyurun.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Arkasından, Cumhur İttifakı. Nedir? Burada 16 Nisan referandumuyla beraber bir süreç başladı. Denildi ki: Artık Türkiye, darbe ve muhtıralara karşı çok daha sağlam durmalı ve bir sistem değişikliği... Sabahtan beri konuşmacılar söylüyor: "Tek adam rejimi, tek adam."

Bir kere bunu 16 Nisanda Anayasa değişikliği yapılırken de defaatle söyledik, bir kere daha tekrar etmekte hiçbir mahzur görmüyoruz. Rejim değişikliği olmadığını, bir sistem değişikliği olduğunu, artık demokrasimizin darbe ve muhtıralara karşı çok daha sağlam olması ve aslolanın tıpkı Meclisin tablosunda, karşımızda yazılı olduğu gibi, egemenliğin bilakayduşart millete ait olması gerektiğini ve millî iradenin üstünde hiçbir gücü tanımadığımızı, tıpkı Sayın Cumhurbaşkanımızın 15 Temmuz gecesi milletimizi meydanlara çağırdığı gibi, millet iradesinin üstünde hiçbir gücü tanımadığımızı, on altı yıllık iktidarımızda darbe...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Tekrar açar mısınız.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Öyle talimatla açılmıyor, ricada bulunursanız...

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Tekrar açar mısınız. dedim. Talimat vermeye siz alışkınsınız! Biraz sonra oralara da gelirim.

Sayın Başkanım, açar mısınız.

BAŞKAN - Tamamlayınız lütfen.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sayemizde. Ahmet bir dakikadan fazla açmıyor da onun için söyledim, sayemizde konuşursun.

KAZIM ARSLAN (Denizli) - Herkese laf atıyor ya.

BAŞKAN - Buyurun.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Yani haddinizi ve şeyinizi gerçekten aşıyorsunuz, tamam mı?

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ya, had bildirmek senin işin mi?

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Yok efendim "Şeyi aşıyorsunuz. Sayemizde konuşuyorsunuz." Bu ne biçim üslup! Dünden beriki üslubunuzu gerçekten...

BAŞKAN - Sayın İnceöz, lütfen Genel Kurula hitap edin.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Öncelikle orayı uyarmanız gerekiyor, haddini gerçekten bildirmeniz gerekiyor. Ne demek sayemizde konuşuyorsunuz? Burada bir parlamenterim, bir grup başkan vekiliyim.

KAZIM ARSLAN (Denizli) - Sen önce kendi ettiğin lafı bil be! "Terbiyesiz!" diyorsun be!

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sen milletvekiline laf söylüyorsun.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sayemizde konuşuyorsunuz ne demek? Bizi buraya gönderen irade, millet iradesi. Bu, ona sıkışmak demektir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Bir dakika veriyor senin Meclis başkan vekilin, bir dakika.

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Bağırma, bağırma oradan!

ZEKİ AYGÜN (Kocaeli) - Ya, dinlemesini bilmiyorlar ki bunlar. Biz buradan laf atarken aynı şeyi söylüyorsunuz.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Biz dinliyoruz zaten. On beş dakikadır dinliyoruz, on beş dakikadır.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; on altı yıldır darbe ve muhtıralara karşı dimdik durduk, 15 Temmuz gecesi de durduk ve bir sistem değişikliğiyle beraber bunun elzem olduğu, Türkiye gerçekleri ve coğrafyası karşısında elzem olduğu... Bunun üzerine bir Cumhur İttifakı kurulur. Bu Cumhur İttifakı'ndan bakın kimler rahatsız oluyor, onu söyleyeyim: Terör örgütleri rahatsız oluyor, Avrupa rahatsız oluyor, Türkiye'nin büyümesini ve güçlenmesini istemeyenler rahatsız oluyor, terör örgütü sözcülüğü yapanlar...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) - Rahatsız falan değiliz biz, istediğiniz gibi... Hatta noterden de tasdik ettirin.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sayın Başkanım, sözlerimi tamamlayacağım.

BAŞKAN - Sayın Başkanım, bakın, üçüncü defa sözünüzü uzatıyorum.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sözlerimi tamamlayacağım.

BAŞKAN - Şimdi, benim buradaki uygulamalarımdaki tüm milletvekillerine olan hassasiyetimi biliyorsunuz, bunu hiç kimsenin istismar etmesini talep etmiyorum.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sözümü kesmemiş olsaydı tamamlamış olacaktım.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ben hiç kesmedim senin sözünü.

BAŞKAN - Sayın İnceöz, ben bir tamamlayayım ama, lütfen...

Sataşmadan veya bu karşılıklı atışmalardan dolayı grup başkan vekillerimize kuşkusuz öncelik tanıyorum. İki, artı bir, artı bir, dört oldu.

Lütfen tamamlayınız, rica ediyorum.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Adana) - O zaman her birimizin on dakika konuşması lazım.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Rahatsız olanlar bellidir bu anlamda.

Bu değişikliğin içerisindeki en önemli ayrıntı da "kapalı kapılar ardında olmasın bu pazarlıklar"dı. Her şey milletimizin gözü önünde cereyan etti. Hiç sabırsızlanmayın. Bakın, hiç kaçan, göçen vesaire yok. Aziz milletimiz iradesini 24 Haziranda sandığa yansıtacaktır.

Burada birkaç gündür oluşturulmaya çalışılan: Suni mağduriyet üzerinden bir algı oluşturulmaya çalışılıyor, bizim itirazımız buna. Yapılan iş belli; milletimiz bunu, sandık önüne konulduğunda takdir edecektir. Bir suçluluk psikolojisi içerisinde grubumuzu ilzam ve itham edici bütün mesnetsiz iddiaları reddettiğimizi belirtiyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

KAZIM ARSLAN (Denizli) - Sayın Başkan... Sayın Başkan...

BAŞKAN - Efendim, bir saniye... Lütfen... Nedir bu aceleniz, bunu da anlamıyorum arkadaşlar.

Teşekkür ederim Sayın İnceöz.