GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 16 Nisan referandumunun üzerinden bir yıl geçmesine rağmen vaatlerin hiçbirinin tutulmadığına, iş bulamayan öğretmenlerin çaresizlikten intihar ettiğine, ilahiyatçı yazar İhsan Eliaçık ile araştırmacı gazeteci ve tarihçi Ayşe Hür hakkında verilen yargı kararlarına ve OHAL koşullarında erken seçime gitmenin bir acziyet ifadesi olduğuna ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:86
Tarih:17.04.2018

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (İstanbul) - Teşekkürler Sayın Başkan.

16 Nisan referandumunun üzerinden bir yıl geçti ve 16 Nisanda çok fazla vaatle gelinmişti fakat bugün halkın elinde boş bir mide, kredi kartlarında borç, haciz, bolca hamaset ve savaş var. "Evet çıkarsa şehit cenazesi gelmeyecek." denildi ama tespit edebildiğimiz 518 asker hayatını kaybetti. "Evet çıkarsa işsizlik bitecek." dendi ama bugün Türkiye'de 5 milyon 384 bin işsiz var. "Ekonomi uçacak." dendi, bırakın uçmayı esnaf kepenk kapattı, borçlar büyüdü, her gün zam geldi, her gün vergiler arttı. Yalnızca bir yıl içinde dolar 3,65 liradan 4,08 liraya ve benzin 5,38'den 6,09 liraya yükseldi.

Şimdi, bu ülkenin yetiştirdiği, yaşatmak için gecemizi gündüzümüze katmamız gereken öğretmenler çaresizlikten intihar ediyorlar. En son olarak 25 yaşındaki Merve Çavdar 2014 yılında sosyal bilimler öğretmenliğinden mezun olmuştu, KPSS'den iyi bir puan almasına rağmen dört yıl boyunca ataması yapılmadı. Son çare İstanbul'da bir dershanede iş buldu ama güvencesiz iş koşulları nedeniyle kısa bir süre sonra buradan da çıkarıldı. "İş arıyorum." diye çıktığı eve ne yazık ki bir daha dönmedi Merve öğretmen. Şimdi onun ölümü karşısında hâlen "Her üniversite mezunu iş bulur diye bir kural yok." diyebilecek mi bazı siyasiler merak ediyoruz.

Bugün ilahiyatçı yazar İhsan Eliaçık hakkında da bir karar verildi. Altı yıl üç ay hapis, yurt dışına ve İstanbul dışına çıkış yasağı ve haftada iki gün karakolda imza.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayalım lütfen.

Buyurun.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (İstanbul) - Hiçbir indirim yok, erteleme yok. İhsan Eliaçık diyor ki, bunu sizlerin çok iyi dinlemesi lazım: "12 Eylül ve 28 Şubatta 35 ayrı davadan yargılandım, böyle bir ceza hiç almadım. Avukatlarımın ve benim savunmalarımızı tek kelime dikkate almadılar." İhsan Eliaçık'ın din anlayışı adaletten ve eşitlikten yana olduğundan, iftarını saraylarda değil sokaklarda kurulan yeryüzü sofralarında herkesle birlikte açtığından adaletin ne olduğunu unutanlara fazla gelmiş demek ki.

Yine bugün araştırmacı gazeteci ve tarihçi Ayşe Hür de attığı bir tweet nedeniyle bir yıl üç ay hapis cezasına mahkûm edildi. Hükmün açıklanması ertelendi ve beş yıl içinde suç işlerse ceza uygulanacak; bu da insanları susturmanın en bilindik yöntemi. Öyle bir ülke ki iyiden, adaletten yana olanlar cezaevinde, suçlular dışarıda. İhsan Eliaçık'a ve Ayşe Hür'e geçmiş olsun demiyorum, bugünleri hep birlikte geride bırakacağız diyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun lütfen.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (İstanbul) - Evet, dolar yükselirken ani inişe geçen Cumhur İttifakı da erken seçim kararı almak zorunda kaldı. Biz bu kararın alınacağını zaten biliyorduk, hakikaten başka bir çare yoktu ve biz Halkların Demokratik Partisi olarak her türlü seçime hazırız ama bunu defalarca ifade ettiğimiz gibi, burada bir kez daha ifade etmek isterim; OHAL koşullarında seçime gitmek bir acziyet ifadesidir. Seçime eşit koşullarda gidilir, herkesin propaganda özgürlüğü altında gidilir. Eğer bütün bunlar sağlanmadan seçime gidiliyorsa o zaman gerçekten o işte inişe gidildiği için yapılan bir seçimdir. Sizlere hayırlı olsun diyorum.

Teşekkürler.