| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 72 |
| Tarih: | 15.03.2018 |
HDP GRUBU ADINA MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Adana) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Cumhuriyet Halk Partisinin özellikle yerel televizyonların yaşadıkları sıkıntılar konusundaki önergesini destekliyoruz, öncelikle söyleyeyim. Çünkü şu anda, hâlihazırda, uydu frekans ücretlerinde ulusal televizyonlar ile yerel televizyonlar arasında gerçekten ciddi bir ayrımcılık yapılıyor. Yerel televizyonlar ulusal televizyonlarla aynı uydu frekans ücretleri ödemektedir. Ulusal televizyonların TÜRKSAT'a ödediği aylık frekans ücreti 20-25 bin dolar arasında. Aynı ücreti, sırf uyduya çıktı diye, yerel televizyonlar da ödemek zorunda bırakılıyor. Bu, ciddi bir eşitsizlik yaratıyor.
Tabii, basın ve televizyonlar alanında yaşanan sıkıntılar sadece bununla da sınırlı değil, bunun kapsamını gerçekten genişletmemiz gerekiyor. Şu anda, örneğin, Radyo Televizyon Üst Kurulunda bizim temsilcimiz bile yok. Normalde 9 üyeli bir dağılım yapılması gerekirken son seçimlerde temsiliyet hukuku tümüyle ortadan kaldırıldı. İktidar partisinin çoğunluğu ele geçirdiği başka bir yer hâline geldi ve zaten medyada var olan çok seslilik değil, tek seslilik artık RTÜK üyeliklerinde bile geçerliliğini koruyor.
Şimdi "sandalye sayısı" diyeceksiniz. Evet, biz Meclisin 3'üncü büyük partisiyiz. Vekiller düşürüldüğü hâlde 50 milletvekiliyle bizim RTÜK'te üyemiz yok ama MHP'nin 2, CHP'nin 2 ve AKP'nin 5 üyesi var. Bu da RTÜK'e ve yayın hayatına nasıl yaklaşıldığını ve ayrımcılığın nasıl derinleştirildiğini ortaya koyuyor.
Çoğulcu medya artık yok, tümüyle tekçi bir medya tarafından bu alan kontrol ediliyor. Nefret söylemleri artıyor. İnançlar, kültürler, diller, kimlikleri aşağılayan, şiddeti teşvik eden ve toplumsal cinsiyet eşitliğine aykırı, çocukların korunmasını göz ardı eden yayınlar yapılıyor.
Tekçi anlayış medya alanında da tahakkümünü sürdürmektedir ve farklı sesler tümüyle zapturapt altına alınmıştır. Bu nedenle, şiddet üreten dizeleri de özellikle Parlamentonun dikkatine sunmak istiyorum. Şiddet ve şiddet dili, öfke ve nefret duygusu televizyon dizilerinde her gün yeniden yeniden üretiliyor. Örneğin özel harekât dizilerinde, lütfen izleyin, şiddetin, ayrımcılığın, kinin, nefretin, ötekileştirmenin, düşmanlığın, aşağılamanın, militarizmin nasıl teşvik edildiğini göreceksiniz, tabii tahammülünüz varsa bu dizileri izlemeye.
Bununla birlikte, lisanslama alanında da çok ciddi sıkıntılar var yani önergede her ne kadar yerel televizyonların yaşadığı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - ...ayrımcılık öne çıkarılmışsa da bu da çok önemlidir çünkü yerel televizyonlar mevcut bölgelerde -hangi bölgede, hangi ildeyse orada- yerel siyasetin, çalışmaların, sivil toplumun, halkın aynı zamanda haber alma hakkı açısından çok büyük bir önem arz etmektedir. Yerel televizyonların gelişkinliği, bu konuda yayın yapabilmesi ve onlara kolaylık sağlanması aynı zamanda çağdaş demokrasilerde olması gerekendir. Ama maalesef bu iktidar döneminde, her alanda olduğu gibi, çoğulculuk, yerellik, farklılık değil her alanda tekçilik dayatılmaktadır. Bu tekçiliğe karşı bu önergeyi destekleyeceğimizi söylüyorum.
Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)