GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:60
Tarih:15.02.2018

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Adana) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.

Bu kürsüden cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin her gün mutlaka bir konuda bir cezaeviyle ilgili hak ihlalini gündeme taşıyoruz. Emin olun, biraz önce arayan annelerden aldım bu bilgiyi. Bir tanesi Osmaniye Cezaevinde. Son iki gündür sayısız başvuru aldık ve orada görüşmeye giden ailelerin anlatımları, korkunç bir işkence yapıldığı yönünde. Ve Şakran Cezaevinden bir ekip getirildiğini, bu ekibin orada bulunan hükümlü ve tutuklulara yönelik ağır işkenceler uyguladıklarını ifade ediyorlar. Hatta bana verilen bilgiye göre içlerinden bir tanesi komadaymış yani ağır yaralanmış ve tedaviye götürülmüyor. Ve annesi -Mehmet Emin Dal'ın annesiyle biraz önce telefonda konuştum- oğlunun yüzünün gözünün yara bere içinde olduğunu, yüzünün yırtıldığını tarif ediyor. Zaten çok zayıfladığını ve âdeta böyle vücudunun her tarafında yara olduğunu kendisi ifade ediyor. Diğer iki isim, aileleriyle görüştüğüm, Ömer Aras ve Emin Dal. Osmaniye Cezaevinde hâlihazırda şu anda bu uygulamalar devam ediyor. Bu kürsüden yetkililere bir kez daha, hapishanelerdeki bu işkenceleri, bu kötü muameleyi, bu saldırıları durdurmaları gerektiğini, hapishanelerin işkence yeri olamayacağını, hiçbir yerde işkence ve kaba dayağın ya da fiziki şiddetin zaten meşruiyetinin olmadığını ama devlet güvenliğinde olan, denetiminde olan bir yerin de, ceza infaz kurumunun da bu uygulamalarla sürekli gündemden düşmediğini ve hiçbir tedbir alınmadığını bir kez daha ifade etmek istiyorum.

Başka bir not var önümde... Bursa H Tipi Cezaevinde ayakta sayıma direndikleri için işkenceye maruz kalan ve yatak olmayan bir cezaevi olduğu bildirildi. Boş ranzalar varmış sadece. Bu isimler, bize gelen isimler: Yüksel Akgün, Hüsamettin Esen, Serhat Sezgin, İdris Başaran, Ersin Arıkan, Mehmet Şirin Baycu, Hasan Özaydın, Abdulkadir Doğru, Selim Acar. Bunlara dün itibarıyla sekiz saat ters kelepçe uygulanmış. Bu ifade ettiğim isimlere hiçbir şekilde yemek verilmemiş, kişisel ihtiyaçları ve tuvalet ihtiyaçlarını da ters kelepçeli oldukları için karşılayamamışlar. Bunlar doğrudan bize iletilen bilgiler.

Ayrıca, "Hüsamettin Esen" adlı kişi de, kolları ve kafasına vurulduğu için görgü tanıkları -ailesi anlatıyor- darbedildiğini ve kafasındaki şişlikleri dışarıdan görecek ve dokunmak hâlinde görebildiklerini de ifade ettiler.

Yine, "Serhat Sezgin" isimli kişiye kaba dayak atılmış ve hatta, üstünün başının infaz koruma memurları tarafından yırtıldığını da ifade etmişler.

Burada verdiğim belki iki örnek, Bursa ve Osmaniye ama birçok bölgeden, birçok cezaevinden, bu şekilde içeriği ağır başvurular geliyor ve bu, bu dönemin açıkçası karakteristik özelliklerinden biri hâline geldi. İlk dönemde, OHAL döneminde ifade ettiğimizde Sayın Bozdağ "Bize isim verin." diyordu. Bu nedenle artık isim alıyoruz. Buradan tutuklu ve hükümlülerin isimlerini bile söylüyoruz ve bu konuda gerçekten gerekli tedbirlerin alınması gerekiyor.

Diğer yandan, 29 kişi, Celalettin Can'la birlikte Afrin Operasyonu'na karşı çıktıkları için bir haftadır Emniyette gözaltında tutuluyorlar. "Celalettin Can" ismi Türkiye'de bilinen bir isimdir ve uzun yıllar 12 Eylülde hapishanede kalan, ağır işkenceler gören ve gerçekten hayatını demokrasi, insan hakları mücadelesine adayan bir şahıs Celalettin Can aynı zamanda. Yedi gündür keyfî bir şekilde Emniyette tutuluyorlar ve bize avukat arkadaşların ve ailelerin verdiği bilgiye göre, havasız ve temiz olmayan, hijyenik olmayan bir ortam. Celalettin Can çok ağır bir kalp ameliyatı geçirmişti ve içeride tansiyonu sürekli yükselip alçalıyor. Çok ciddi bir hayati tehlikesi de var. Açıkçası, yıllarını cezaevinde geçiren, hayatını insan hakları mücadelesine adayan, zamanında akil insanlar listesinde olan ve bizim Parti Meclisi üyemiz Celalettin Can ve yanındaki 29 kişinin de gözaltında tutulmasının hiçbir makul nedeni yoktur; bu, keyfiyettir; keyfiyetin olduğu yerde hukuk bitmiştir. Derhâl gözaltıların serbest bırakılmasını talep ediyoruz. (HDP sıralarından alkışlar)