GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İstanbul Milletvekili Engin Altay'ın sataşma nedeniyle yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:59
Tarih:14.02.2018

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; az evvel Cumhuriyet Halk Partisi grup başkan vekilinin konuşmalarını da reddettiğimizi özellikle belirtmek istiyoruz. Hem burada kutuplaştırmanın özellikle iktidar partisinden geldiğini söyleyeceksiniz, her fırsatta bu dili devam ettireceksiniz grup konuşmalarınızda, Meclisteki konuşmalarınızda, sokakta, Twitter'da, sosyal medyada, ondan sonra da gelip bizi suçlayacaksınız. Bunu reddediyoruz bir kere.

Onun dışında, Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Genel Başkanımıza her fırsatta hakaret etmeyi âdeta sıradanlaştıran bir dili reddediyoruz, buna itiraz ediyoruz ve her söylemde bu itirazlarımız yerini bulacaktır muhakkak. Böylelikle aslında toplumun yüzde 52'sine, ona oy veren yüzde 52'ye de hakaret ediliyor. Aslında, bu dil üzerinden bilinçaltı algıyla toplumu zaten bu dil otomatikman bölüyor. Bu dili kullanacaksınız sonra da bizi itham edeceksiniz, ilzam edeceksiniz. Bunun dışında bizi edebe...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Siz de tamamlayın lütfen bir dakika içinde.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - ...siyasi edebe çağırırken de, "siyasi edepsizlik" derken de bu birlik ve beraberlik dilini kullanmayanların özellikle burada bir kez daha... Yani bakıyoruz, hem edebe çağırıyorsunuz hem de edep yoksunu daha farklı bir konuşmayla bu çağrıyı yapıyorsunuz, olur mu öyle bir şey.

ENGİN ALTAY (İstanbul) - Bak, bak, bak, bana "edep yoksunu" dedi, duydun değil mi Başkan?

BAŞKAN - Yolu açarsanız öyle devam ediyor işte.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Konuşmayın diyorum ya.

ENGİN ALTAY (İstanbul) - Bitirince onu da uyar.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Hayır, bir dakika, siyasi edepten bahsediyorum yani "edep yoksunu" demiyorum, onu özellikle düzeltiyorum. Siyasi edep yoksunluğuyla itham edeceksiniz, aynı konuşmayı yapacaksınız...

ENGİN ALTAY (İstanbul) - Ben de "siyasi edep" diyorum zaten, öbür edep... Kimin edebi kimi ilgilendirir?

BAŞKAN - Bu yolu açarsanız cevap geliyor Sayın Altay.

Evet, buyurun.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Siyasi edep yoksunluğundan bahsedeceksiniz, ondan sonra da aynı konuşmayı yapacaksınız; bu kabul edilebilir bir şey değil, onu özellikle belirtmek istiyorum.

Temiz dil her yerde kullanılmak zorunda. Son dönemde hem burada hem dışarıda ağzından çıkan kelimelere, cümlelere baktığımızda kendisinin o nazik karakterine falan hiç yakışmayan, hakikaten yakıştıramadığımız bir konuşmayı gerçekleştirmekte; onu özellikle belirtmek istiyorum.

Hem "terörle mücadeleye destek veriyoruz." diyeceksiniz hem de bu terörle mücadelenin dışında yaralayıcı konuşmalar yapacaksınız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Terörle mücadeleye destek vermeyelim mi?

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Devam etmek istiyorum Sayın Başkanım, bir dakika daha istiyorum.

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen, üç dakika oluyor yalnız.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sayın Başkanım, burada gerçekten önemli konular konuşulması gerekiyor; gündemimiz yoğun, bir tarafta Afrin'de operasyon var...

BAŞKAN - Ben de bir yandan usulü uygulamak zorundayım Sayın Başkan.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - ...ve konuştuğumuz konulara bakıyoruz ki kutuplaştırma bizzat konuşanlar tarafından yapılmakta. Her zaman demeçlerimizde birlik ve beraberlik mesajları veriyoruz, "80 milyonun kardeşliği." diyoruz. Bu, hem bu coğrafya için... Ama ondan sonra geleceksin burada keskin bir dille ithamlarda bulunacaksın. Bakın, bunu diyenler sadece dünkü grup toplantısına baksın, genel başkanlarının konuşmasına baksın. Toplumu bölen, ayıran, hakaret eden...

MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) - Sen genel başkanına bak.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Bakın, o kelimeleri burada tekrar etmeyeceğim. Sonra Sayın Genel Başkanımız Türk Tabipleri Birliğine elbette ki o konuşmayı yapar. Afrin'de bu operasyonlar gerçekleşirken adının başında "Türk" olacak, ondan sonra bu operasyonlara ilişkin teröristlere tek laf etmeyecek, onun dışında da insan haklarından bahsedecek, süslü kelimelerden, barış kalkanından, teröre ve teröristlere destek verecek, Sayın Genel Başkanımız buna itiraz etmeyecek. Yok böyle bir şey.

BAŞKAN - Teşekkür ederim.