GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ankara Milletvekili Levent Gök'ün (3/1511) esas numaralı Başbakanlık Tezkeresi üzerinde şahsı adına yaptığı konuşması sırasında MHP Grup Başkanına ve Milliyetçi Hareket Partisine sataşması nedeniyle konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:56
Tarih:07.02.2018

ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, Sayın Genel Başkanımız sadece bugün değil, geçmişten itibaren uluslararası politikalarda Türkiye'nin pozisyonuyla ilgili hususlarda açıklama yapıyor. Evet "Afrin'e en önde giderim." demiştir. Sadece Genel Başkanımız değil, eğer ihtiyaç olursa bütün ülkücü hareketin mensupları bu ülke savunması için Afrin'e en önde gider Sayın Gök. (MHP sıralarından alkışlar)

Şimdi, tarih 26 Temmuz 2012... Yani "Bugün ortaya çıkmış değil." diyorsunuz. Bugün ortaya çıkmış olması falan gerekmiyor. Biz bunları geçmişte söylemişiz. 2012'de o zaman CHP ne yapıyordu bilmiyorum. Sayın Genel Başkan basın toplantısında şunu söylüyor: "Sınırlarımıza yakın alanlarda bölücü terör yuvalanmasının devletleşmesine müsaade etmeyecek ataklık ve proaktiflik gösterilmelidir." İlaveten de "Suriye'nin kuzeyinde hiçbir şart altında özerk, federasyon ve bağımsız bir kürdistan kurulmasına fırsat verilmemeli, caydırıcılık ve millî güç unsurları seferber edilmelidir." ikazında bulunmuştur.

6 Ağustos 2012'de de: "Ülkemize yönelen tehditleri en aza indirmek amacıyla, batı ucu Afrin'i -bak, Afrin bugün çıkmış bir şey değil- doğu ucu Kandil'i içine alacak şekilde tesis edilecek hilal şeklindeki güvenlik kuşağı bir an önce sağlanmalı ve icra edilmelidir." Yine tekrar devam ediyor: "Küresel çevrelerden icazet ve izinle vakit kaybetmeksizin, millet ve devlet bekasına yönelen melun ve alçak kumpası tesirsiz hâle getirmek için millî bir seferberlik içinde tavır ve inisiyatif alınmalıdır." Bunun gibi daha birçok ifadesi var. Fakat şimdi bu söylediğinizin ne anlamı var? Yani bugün ortada bir ihtiyaç var, az önce bunları konuştuk, orada bir terör yuvalanması var. Biz şunun üzerinden siyaset yapmayız arkadaşlar: "Biz geçmişte bunları söylemiştik, siz hata yaptınız, şöyle yaptınız, böyle yaptınız. O zaman varın siz temizleyin bu memleketin meselesini." demeyiz. Milliyetçi, ülkücü hareket, bu memlekette bir sıkıntı varsa o sıkıntıyı çözmek için en başta politikasını ve pozisyonunu alır. Geçmişte söylemiş olmak... Tamam, keşke o zaman, riskler büyümeden yapılsaydı ama bunun bir anlamı yok. Şimdi bunun üzerinden siyaset yaparsak bu, fitne çıkarmadır; bunun üzerinden siyaset yaparsak bu, Türk ordusunun mukavemetini kırmak demektir ve Türk dış politikasını tesirsiz hâle getirmektir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ERHAN USTA (Devamla) - Tamamlayabilir miyim?

BAŞKAN - Tamamlayınız lütfen Sayın Usta.

ERHAN USTA (Devamla) - Burada yapmamız gereken şey -sizler de aslında bunu destekliyorsunuz- hep beraber ordumuzun, devletimizin yanında yer almaktır. Burada bir terör yuvalanması var. Burada yapılan şey bir barış harekâtıdır. Nasıl Kıbrıs'ta yapılan bir barış harekâtıysa bugün yapılan da bir barış harekâtıdır. Orada bir terör koridoru oluşturulmaya çalışılıyor, öteden beri yapılıyor bu. Keşke geçmişte müdahale edilebilseydi ama bugün müdahale edildi. Bugün devletimizin, Hükûmetimizin, ordumuzun arkasında yer almaktır Türk milletine düşen.

Ben, bütün siyasi partilerin, bütün meslek örgütlerinin, bu ülkede yaşayan, "Ben Türk milletinin bir mensubuyum." diyen herkesin bu tavrı takınması gerektiğine inanıyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlarım. (MHP sıralarından alkışlar)