| Konu: | Cenevre Sözleşmesi'nin hekimlerin hukukunu, hekimlerin ifade özgürlüklerini kayıt altına aldığına ve Türk Tabipleri Birliği yöneticilerinin gözaltına alınmasının insanlık tarihinde bir ilk olduğuna ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 54 |
| Tarih: | 01.02.2018 |
HALUK PEKŞEN (Trabzon) - Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.
Gerçekten, ülkem adına çok üzüntü duyduğum bir konuyu konuşuyoruz. Ben uzun yıllar Kızılay hukuk müşavirliği yaptım; Kızılayların, Kızıl Haç örgütlerinin, insanlık örgütlerinin en önemli aktivistleri hekimlerdir. 1864 yani yüz elli dört yıldır dünyada savaşın hukukunu düzenleyen Cenevre Sözleşmesi hiç ihlal edilmedi. Hekimler özgürce, mesleki saygınlıkları içerisinde insan hayatını korumak için her türlü fedakârlığı yaparlar.
SAĞLIK BAKANI AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Bu, hekimlik işi değil, bildiri ayrı bir şey.
HALUK PEKŞEN (Trabzon) - Sayın Bakan, sizin anlayışınızla, olaya bakışınızla durum çok vahimdir. Cephede bir teröristi yaralı olarak hastaneye taşıyan güvenlik görevlisi teröre yardım suçu işlemiş olur o zaman, onu tedavi eden hekim teröre yardım suçu işlemiş olur. Cenevre Sözleşmesi bütün bu geniş kapsamda hekimlerin hukukunu, hekimlerin ifade özgürlüklerini -dünyanın hiçbir ülkesinin istinası olmaksınız- kayıt altına almıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
HALUK PEKŞEN (Trabzon) - Sayın Başkanım, toparlıyorum izin verirseniz.
BAŞKAN - Lütfen tamamlayın.
HALUK PEKŞEN (Trabzon) - Bu, insanlık tarihinde ilktir, yüz elli dört yıldır insanlık tarihinde, Birinci ve İkinci Dünya Savaşı da dâhil olmak üzere, Çanakkale de dâhil olmak üzere, devlet eliyle hekimlere yapılan ilk ayrıştırma işlemidir, bu çok doğru bir şey değildir. Birleşmiş Milletleri, Türkiye'nin taraf olduğu bütün uluslararası hukuku askıya aldınız. Oradaki hekimler değildir söz konusu olan, Türkiye Cumhuriyeti devletinin uluslararası hukuka nasıl bir şekilde siyasallaştırıp yön vermeye kalktığıdır, asıl sorgulanması gereken de budur.
Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.