| Konu: | İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun masum olduğuna ve dava sürecine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 49 |
| Tarih: | 16.01.2018 |
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Teşekkür ederim efendim.
Enis Berberoğlu masumdur. Bugün, hâkim karşısında dava uzatıldı. Tam sekiz aydan beri mahkûm. Kardeşimiz, yol arkadaşımız Enis Berberoğlu'nun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde duruşması gerçekleştirildi ama mahkûmiyeti devam ediyor.
Davaya konu olay 19 Ocak 2014'te meydana geldi, casuslukla ilgili. Adana Ceyhan ilçesinde otoban üzerinde 3 tır durduruldu. Savcı Aziz Takçı ve görevli jandarmalar tırlarda arama yaptı ve konteynerlerin içindeki malzeme tutanakla tespit edildi; içinde silah vardı. Bundan iki gün sonra, 21 Ocak 2014'te Aydınlık gazetesi olayı fotoğraflarıyla birlikte haberleştirdi. Ayrıca, mahkeme kayıtlarına göre belgeler 18 ayrı sosyal medya hesabında yayımlandı. Yani Cumhuriyet gazetesindeki haberlere gelinceye kadar ortada zaten bir devlet sırrı falan kalmamıştı.
Ancak, devam edeyim, 29 Mayıs 2015 ve 12 Haziran 2015 tarihlerinde MİT tırları Cumhuriyet gazetesinde haber oldu. Haberlerde olay yeri tespit ve görgü tutanağı ile jandarma kriminal laboratuvarları raporu yer aldı. Dava dosyasında yer alan bu belgelerin birer örneğini, o dönemki yasal düzenlemelere göre şüpheli durumdaki MİT görevlileri, tır şoförleri ve avukatlar hiçbir kısıtlama olmadan alabildiler. Yani devlet sırrı ifşası suçunun teknik olarak oluşması da artık mümkün değildi. Dahası ve esası, bu belgeleri Enis Berberoğlu'nun Can Dündar'a vermesi de teknik olarak mümkün değildir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Öncelikle, Can Dündar "Tutuklandık" adlı kitabında belgelerin 27 Mayısta flaş disk içinde solcu bir milletvekili tarafından verildiğini söyledi. Oysaki Enis Berberoğlu o tarihte milletvekili değildi. Bu durumda Can Dündar ve Enis Berberoğlu'nun buluşması, flaş disk alışverişi yapması mümkün değildi. Dosyada Enis Berberoğlu'nun Can Dündar'a belge verdiği iddiasını destekleyecek hiçbir somut, inandırıcı ve hukuki kanıt yok. Hele ki müebbet hapis cezasına mahkûm edildiği casusluk iddiası, Yargıtayın 1942'den bu yana yerleşmiş kararlarına göre anlaşmaya bağlı olarak bir başka ülkeye belge aktarılmasını gerektiriyordu; ortada ne bir anlaşma ne de başka bir ülke var.
İstanbul İstinaf Mahkemesi tüm bu gerçekleri göz önüne alarak Enis Berberoğlu'nun mahkûmiyet kararını bozdu, casuslukla ilgili somut kanıt bulunamadığına ve mahkûmiyet kararının gerekçesiz olduğuna hükmetti.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Teşekkür ederim.
"Devlet sırrı daha önce açıklanmışsa suç olamaz." dedi. Ceza Muhakemesi Kanunu açık; yerel mahkeme, istinaf mahkemesine karşı direnemezken yerel mahkeme direndi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi direnerek açıkça yasayı çiğnedi ve suç işledi. Dosya tekrar istinafa gitti, istinaf mahkemesi bozma kararı verdiği dosyada yasayı çiğneyerek yeniden yargılama başlattı. Rezalet bununla bitmedi. Mahkûmiyet kararını bozan mahkeme heyeti bir gece yarısı operasyonuyla değiştirildi.
Yargı bütünüyle siyaset güdümü altında; ortada devlet sırrı yok, casus yok, suç yok, suçlu yok. Cevap istiyoruz: Enis Berberoğlu neden hapiste? Berberoğlu masumdur, yeri cezaevi değil, Türkiye Büyük Millet Meclisidir. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.