GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ağrı Milletvekili Leyla Zana'nın 1'inci Yasama Yılı ile 2'nci Yasama Yılı 01.10.2016 ila 30.04.2017 Döneminde Anayasa'nın 81'inci Maddesine Uygun Biçimde Andiçmeden Aralıksız Olarak Genel Kurulun 212 Birleşimine Katılmamasına Bağlı Devamsızlığı Nedeniyle Anayasa'nın 84'üncü ve İç Tüzük'ün 138'inci Maddeleri Uyarınca Gerekli Değerlendirmenin Yapılması İçin Başkanlık Divanının 20.07.2017 Tarihli ve 41 Numaralı Kararı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Tezkeresi (3/1171) münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:46
Tarih:09.01.2018

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; savunma yapmayacağım, peşinen söylüyorum.

İktidar partisinin 317 milletvekili var; evet, 317.

SALİH ÇETİNKAYA (Kırşehir) - 316.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - 316.

Şu anda sayıyorum; 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13...

SALİH CORA (Trabzon) - Biz söyleyelim ya, sayma.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - ...14, 15, 16, 17, 18, 19, 20.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Arkadaşınız oylanacak, sizin de yok.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Kâtip üyeyi de sayarsak, Meclis Başkan Vekilini; burada da var, 22.

SALİH CORA (Trabzon) - Komisyon?

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Diğer milletvekilleri nerede?

BAŞKAN - Beni saymayın Sayın Danış Beştaş, benim oy kullanma hakkım yok.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Yok, biliyorum.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Varmış gibi etki ediyor bize.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Şu anda diğer 300 milletvekili ya da 290 milletvekili nerede? Uçtu, uçtu gitti.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sabahtan beri oyalıyorsunuz ama.

SALİH CORA (Trabzon) - 15 vekiliniz var burada.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Şimdi, şu anda Meclis niye çalışıyor? HDP'li vekillerin bir tanesinin daha, Sayın Zana'nın vekilliğini düşürmek için mesai yapıyor. Sabahtan itibaren bir sürü bahaneyle... Savunmaya müdahale edilemeyecek ama ben savunma yapmadığım için istediğiniz kadar sataşabilirsiniz.

SALİH CORA (Trabzon) - Ben sataşmıyorum. 15 kişi var, 15 milletvekiliniz var.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Siz, sabahtandır, sadece halk duymasın diye, savunma hakkı kullanılmasın diye, Zana'ya ve diğer milletvekillerine, halkın iradesine yapılan haksızlık kamudan gizlensin diye bize İç Tüzük anlatıyorsunuz. Sayın Özgür Özel'i bu işten muaf tutuyorum çünkü gerçekten hukuken çok yerinde gerekçeler ileri sürdü. Ve bir ceza yargılamasını bilen, savunmanın değerini bilen herhangi bir kişi bunu böyle alelacele "Hadi, vekilliği düşürelim." demez. Bunların hepsi bahane, esasa gelelim esasa. Halk iradesini temsil eden, en yüksek makamda oturan bir milletvekilinden söz ediyoruz. Bu milletvekili ki dokuz yıl, on yıla yakın cezaevinde yatmış; 1994 yılında, sizin zamanında kınadığınız ama bugün çok daha ağırını yaptığınız bir şekilde milletvekilliği gasbediliyor. Yüz binlerce oyu alan, milyonlarca insanı, Türkiye'de 80 milyon yurttaşı temsil eden bir milletvekilinden söz ediyoruz. Uluslararası birçok ödüle sahip, onlara girmiyorum.

SALİH CORA (Trabzon) - Hiç girme.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Peki, nerede milletvekilleri? Milletvekilleri nasıl karar verir? Şu anda karar yeter sayısı var mı? Yok. Şu anda toplantı yeter sayısı var mı? Yok.

SALİH CORA (Trabzon) - Şu an oylama yok, savunma var.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - İç Tüzük niye yazmış bunu? Demiş ki: "Milletvekilleri savunmayı bir dinlesin, bir ikna olsunlar, ona göre oylarını yirmi dört saat sonra versinler." Ben boş sıralara ne savunması yapayım? Gece on ikiyi geçmiş. Milletvekilleri keşke kendi özgür iradelerine göre karar verseydi, keşke kendi vicdanlarına göre, keşke demokrasi değerlerine göre karar verseydi. Milletvekillerinin, yukarıdan emir talimatla "Leyla Zana'nın milletvekilliği düşürülecek." dendiği anda başka bir oy verme şansları yok ki. Milletvekilleri olsa da olmasa da sonuç değişmeyeceği için buradan milletvekilleri gönderildi. Beş saat önce burada toplantı yeter sayısı yoktu ama karar yeter sayısı, 139 milletvekili vardı, hatta 141 milletvekili. Demek ki bizim sözlerimizin hiçbir önemi yok. Size hukuk, uluslararası hukuk, demokrasi, hukuk devleti, yemin, çoğulculuk, bunları anlatsak ne yazar, anlatmasak ne yazar! Siz yine halk iradesini gasbetmeye devam ediyorsunuz.

Millî irade diye bir olgu kalmamıştır bu ülkede. Siz halktan, kamudan bu kararı gizliyorsunuz, kaçırıyorsunuz. Leyla Zana'nın vekilliğini düşürmekle aslında ileride sizler bunun hesabını vereceğinizi çok iyi biliyorsunuz. 5 milletvekilimizin vekilliği düşürüldü aynı yöntemle. Biz usul değiliz, biz bu İç Tüzük maddelerinde saklı değiliz, biz halkız halk, biz bir partiyiz. Biz bir parti olarak seçimlere girdik, sizin gibi oy aldık ve burada temsil hakkını kazandık. Sizin ırkçı bir yemini, totaliter bir eğilimi bize dayatmaya hakkınız yok. Meclise gelemeyen bir milletvekilinin "Niye yemin etmedin? Niye devamsızlık yaptın?" diye usul kurallarıyla oynayarak, kuralları kendinize göre evirerek çevirerek gelip burada milletvekilliği düşürüyorsunuz. Bu, o kadar basit değil. Siz düşürün, siz düşürmeye devam edin.

Şimdi son olarak şunu söylüyorum: Evet, savunma yapmıyorum. Meclis faaliyeti şu anda varmış gibi davranıyorsunuz. Ortada bir Meclis faaliyeti yok, ortada milletvekilleri yok, ortada savunmayı dinleyecek bir organ yok; ortada 316 milletvekilinden 22 milletvekili var. 22 milletvekilinin burada bulunmasına büyük değer biçiyorum şüphesiz, saygı duyuyorum ama o 22 milletvekiliyle bu vekillik düşürülmeyecek. Leyla Zana'nın sizden hiçbir farkı yok, burada oturan hiçbir milletvekilinden farkı yok. O, onurlu, hayatını demokrasiye, insan haklarına, hukukun üstünlüğüne, barışa adamış bir şahsiyettir ve siz büyük bir haksızlığa, tarihsel haksızlığa, hukuksuzluğa, zulme, zorbalığa, faşizme imza atacaksınız. Bu ayıp size yeter! Bu ayıp size yeter! Yarın öbür gün sizler yargılandığınızda, emin olun, sizin adil yargılanma hakkınızı ölümüne savunacağız ama siz asla adalete yaklaşamayacaksınız. Adaletin yanından geçemiyorsunuz. Siz, şu anda kendinizi kurtarmak için her şeyi yapıyorsunuz. Savunma hakkımız gasbedilmiştir. Sayın Zana'dan özür diliyorum, biz sadece bir usuli işlemi gerçekleştirmeyi reddediyoruz. Biz bir kadavra değiliz, biz kobay değiliz, biz İç Tüzük tartışmalarının gece yarısında üzerinde yapılacağı milletvekilleri değiliz. Hukuku da iyi biliriz, usulü de iyi biliriz ama asıl amacın halktan gerçekleri saklamak olduğunu da çok iyi biliyoruz.

Bu ayıp size yeter diyorum.

(HDP'li milletvekillerinin Genel Kurul salonunu terk etmesi)