| Konu: | 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı Maddeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 44 |
| Tarih: | 21.12.2017 |
AK PARTİ GRUBU ADINA MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Aslında ben de çok kısa bir teşekkür konuşması yapmayı planlamıştım çünkü on bir gün hemen hemen günde on üç, on dört saat çalışarak bugüne geldik. Toplam -yarın da bitirdiğimiz takdirde- herhâlde yüz elli saate yakın bir süre Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda bütçe görüşmelerini hayata geçirmiş... İnşallah 2018 yılı bütçesini, 2016 yılı kesin hesabını gerçekleştirdikten sonra bütçe yürürlüğe girmiş olacak.
Ama biraz önce burada konuşan Manisa Milletvekili Hanımefendi bir hikâye anlattı yani senaryoyu da kendisi katarak anlattı. Tıpkı mafya filmlerinde olduğu gibi "Bunlar bir hayal değil, gerçek ürünüdür." diye ifade etti. Ama bu hadise gazetede yayınlanalı on beş gün falan oluyor, niye bugüne kadar beklediniz, hayret ediyorum. Bunu basınla paylaşabilirdiniz.
TUR YILDIZ BİÇER (Manisa) - Savcılığa suç duyurusunda bulunduk zaten. Paylaştık.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Basın toplantısı yapar hatta grup başkan vekillerinden rica edip bütçenin ilk günü burada ses getirir, ortaya koyardınız.
Bakın, bu hadise on beş gün önce yaygın bir medyada yayınlandı. Onun üzerine, ifade ettiğiniz genel başkan yardımcımız konuyla ilgilendi, belediye başkanlarıyla görüştü ve belediye başkanlarının avukatları kamuoyuna duyuruda bulundular. "Bizim hakkımızdaki böyle iddiaların, iftiraların hepsi asılsızdır, mesnetsizdir; yargıya müracaat ettik, gereği yapılacak." dediler. Demek ki sizin savunduğunuz kişi de yargıya müracaat etmiş, şu anda yargıda, onlar ortaya çıkacak. Ama asıl mesele şu: Baktım öz geçmişinize, "Hanımefendi 22, 23'üncü Dönem milletvekili mi acaba?" diye ifade ettim. Arkadaşlar dediler ki: "Yok, 26'ncı Dönem milletvekili."
Öylesiniz değil mi?
TUR YILDIZ BİÇER (Manisa) - 25 ve 26...
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - "25 ve 26." Ben 25'te milletvekili değildim, tanımıyorum, 26'da tanıyorum sizi.
Diyorsunuz ki, öyle de anlatıyorsunuz ki o Mehmet Çerçi 22'nci, 23'üncü Dönem milletvekili, tam burada Kamer Genç'e saldıran kişi. Lütfen, yapmayın bunu sabaha karşı bu saatte. Kimden duyduysanız yalan söylemiş size, kulağınıza üflemiş. Ben 22'de milletvekiliydim, 23'te milletvekiliydim, 24'te milletvekiliydim, 26'da milletvekiliyim. Kamer Genç'e Mehmet Çerçi'nin burada herhangi bir saldırısı yoktur. Kim söylediyse yalan söylemiş. Yani onu da senaryonuz içerisinde anlatıyorsunuz. Öyle bir senaryo yazmışsınız ki metni okudunuz, o kişi hem Cumhurbaşkanlığına müracaat etmiş hem başka tarafa müracaat etmiş, BİMER'e müracaat etmiş, BİMER'den sonra savcılığa müracaat etmiş, bundan sonra gereği yapılacak. Ya kişi haklıysa belediye başkanları hakkında yargı gereğini yerine getirecek ya da o kişi belediye başkanlarıyla ilgili bir iftira attıysa yargı da o konuda iftira atan kişinin hakkında gereğini yerine getirecek. Kişi, belediyede çalışan, başkan yardımcılığı görevi yapıp hakkında bir soruşturma başlatıldıktan sonra başkan yardımcılığı görevinden alınan kişi. Eğer bunu, biraz daha ilgilenseydiniz, tarafsız bir şekilde gözlemleseydiniz, daha adil, hakkaniyetli bir şekilde yapmış olsaydınız, en azından -Manisa Milletvekiliymişsiniz- Manisa'da Belediye Başkanına telefon açar... Ki bunlar ayrı partiden de olsa düşman değilsiniz çünkü ülkeye hizmet ediyorsunuz. Biz, Kayseri'de Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanları varsa onlarla irtibata geçiyoruz -Milliyetçi Hareket Partili belediye başkanı arkadaşlarımızla da- ilçelerinde bir sorun varsa onların meselelerine yardımcı olmak için gayret gösteriyoruz çünkü hepimiz bu ülkeye hizmet etmek mecburiyetindeyiz, partimiz ne olursa olsun. O anlamda, o Belediye Başkanlarına, hem Sayın Hüseyin Yaralı'ya hem de Sayın Mehmet Çerçi'ye bunu sorma imkânınız, fırsatınız vardı. Aynı ilde beraber bulunacağınız bir toplantıda veya bir programda karşı karşıya geleceğiniz belediye başkanı arkadaşla, burada, Meclis kürsüsündeki yaptığınız meseleyi...
Hâlbuki, yargıda, o iddia ettiğiniz kişiye yardımcı olarak, avukatlar tutarak belediye başkanının karşısında zayıf duruma düşmemesi için elinizden gelen gayreti gösterebilirdiniz. Ama özellikle -o konuları bilmiyorum, bir film senaryosu gibi anlatılmış- şunu iddialı söylüyorum; 22, 23, 24 ve 26'ncı Dönemde milletvekilliği yapmış; 23, 24 ve 26'ncı Dönemde grup başkan vekilliği yapmış, hemen hemen her gün burada bulunan bir kişi olarak ifade ediyorum: Mehmet Çerçi'nin Kamer Genç'e burada bir saldırısı yoktur; kim söylediyse yalan söylemiştir, sizin kulağınıza kim üflediyse yalan söylemiştir.
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Birazdan.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Kim üflediyse yalan söylemiştir.
TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Acele etme, acele etme!
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Değerli arkadaşlar, yarın bütçenin geneli üzerinde görüşmeler yapılacak. İnşallah, yarın AK PARTİ Grubu adına, HDP Grubu adına, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına ve CHP Grubu adına milletvekili arkadaşlarımız görüşmelerini yapacak, son olarak da sayın bakanlarımız bu eleştirilere, yapıcı eleştirilere, ifade edilen meselelere cevap vermeye çalışacaklar. Maliye Bakanımız Maliye bütçesiyle ilgili kısımda ve sorulan sorular çerçevesinde de elinden geldiği çerçevede cevap vermeye çalıştı.
Bazen gerilimli, bazen sıkıntılı bir süreç yaşadık; bu, bütçenin tabiatında olan bir şey. Bütçede her şey konuşulur, kanunlarda sadece kanunlar konuşulur ama bütçede her şey konuşulur, genel siyaset konuşulur. Ulaştırma Bakanlığı var, Dışişleri Bakanlığı var, Diyanet İşleri Başkanlığı var, Türkiye Büyük Millet Meclisi var, Cumhurbaşkanlığı var; her konunun konuşulabileceği en önemli unsurlardan birisi bütçe görüşmeleridir. Genel başkanlar Türkiye ekonomisinden, dünya ekonomisinden başlarlar, uluslararası siyasetle devam ettirirler, götürürler ama bu görüşmeleri yaparken yapıcı olması, katkı sağlaması, birbirimizin fikirlerinden de fayda sağlayacak bir noktaya doğru gelmemiz gerekir.
Ben, bu anlamda, muhalefet partilerinden de görüşleriyle katılan, burada fikirlerini ifade eden... Hakikaten bazen ilgiyle dinlediğimiz, çok önemli katkılar sağladığımız ve önemli eleştiriler içerisinde altını çizdiğimiz ve bazen o eleştirileri ilgili bakanlarla teferruatlı görüşüp "Buradaki mesele nedir?" diye bilgisini aldığımız meselelerle karşı karşıya kalıyoruz. Katkı veren değerli arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz.
Türkiye Büyük Millet Meclisindeki her konuşma muhakkak ki robotik bir şekilde olmaması, içini süsleyen nüktelerin de olması, sataşmaların da nükte içerisinde bulunması, incitici olarak değil, buradaki konuşanın da eleştiriyi hakikaten, gerçek manada millet menfaatine bir eleştiri hâline dönüştürmesi bütçelerin en önemli hassasiyetlerinden birisidir. Ama yalanlarla, iftiralarla, hakaretlerle bir partinin grubunu gererek o insanların on dört saat, on beş saat çalıştığı süreçte sanki sinirlerini test ediyormuş gibi bir sürece getirmenin de doğru olmadığını ifade ediyorum. Bazı anlar yaşadık ama bu anlar da normaldir diye tahmin ediyorum. Ama inşallah, bundan sonraki süreçte, Ocak 2018'de başlayacağımız süreçte ve gelecek 2018 yılında yapacağımız bütçelerde umuyorum, diliyorum ki bugünkü yaşadıklarımızı tekrar yaşamayız.
Öncelikle, Türkiye Büyük Millet Meclisinde sabahlara kadar bekleyen, saat dörde kadar, üçe kadar program bitsin diye burada gayretlerini gösteren, emeklerini esirgemeyen tüm siyasi parti gruplarından milletvekili arkadaşlara teşekkür ediyorum, değerli grup başkan vekillerine teşekkür ediyorum. Yarın konuşmam olmadığı için bir anlamda, belki 2018 yılına girerken de yeni yılınızı kutlamak anlamında olacak.
Muhalefetin fazla sayıyla gelmesine ihtiyaç yok ama bizim, grup olarak, AK PARTİ Grubu olarak da burada bulunma ihtiyacımız, mecburiyetimiz var. Bizimle beraber on iki gün sürekli olarak buraya devam eden değerli milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Onlar, hakikaten gecesini gündüzüne kattılar, bizimle beraber burada bulundular. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Ve buradaki arkadaşlar da hep aynı arkadaşlarımız, biliyoruz. Bazı arkadaşlarımızın mazeretleri, yurt dışı seyahatleri, programları var, o arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz.
Katkı sağlayan bütün milletvekili arkadaşlarımıza, değerli stenograflara, çalışan arkadaşlarımıza, Maliye Bakanımıza, bürokratlarına, Plan ve Bütçe Komisyonu Başkan ve üyelerine, Meclis Başkan Vekiline...
BAŞKAN - Saymaya başladıktan sonra unutacağınız çok kimse olacak. Unutacağınız herkese şimdiden teşekkür edin bence. Saymaya başladık mı unutacaklarımız mutlaka çıkar.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Ama sizi saydık mı herkesi saydık demektir Sayın Başkanım.
BAŞKAN - Eyvallah.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Değerli Meclis başkan vekillerine, tüm çalışan arkadaşlarımıza, sağlıkçılara...
(AK PARTİ sıralarından "Kavaslara, kavaslara" sesleri)
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Kavasları unutur muyuz? Onlar bizimle beraber.
Hepsine, unuttuğum arkadaşlarım varsa hepsine çok çok teşekkür ediyorum.
2018 yılının hayırlara vesile olmasını temenni ediyor, saygı ve hürmetle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)