GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 4'üncü Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:38
Tarih:15.12.2017

AK PARTİ GRUBU ADINA CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın Hâkimler ve Savcılar Kurulu bütçesi üzerine AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisi saygıyla selamlarım.

Hâkimler ve Savcılar Kurulu bilindiği üzere yargı teşkilatının yönetimini ve denetimini gerçekleştirir. Eğer Hâkimler ve Savcılar Kurulunu konuşuyorsak geçmişteki yargı vesayetini mutlaka iyi idrak etmemiz gerekir. Yargı vesayeti nedir, vesayetçi yargı nedir, bunu anlamak için son on beş, yirmi yıllık süreçte yargıda yaşadığımız tartışmaları analiz ettiğimizde doğru yola, doğru sonuca varacağımıza inanıyorum.

Vesayetçi yargı, darbecilerle, darbe anayasalarıyla şekillenmiş yargı demektir. Vesayetçi yargı, millete hesap vermek yerine darbecilerin kurmuş olduğu statükoyu koruyan yargı demektir. Tarafsız, bağımsız, adil yargı ilkelerine uygun yargılama yapmak ve adalet dağıtmak yerine statükoyu korumaktır. İşte, onun için demokratik denetime açılması gerekiyordu. Demokratik denetime açılmış, millet nezdinde meşruiyeti olan bağımsız ve tarafsız yargı olabilmenin yolu işte yüce Meclisin duvarında yazdığı gibi "Egemenlik kayıtsız şartsız millete aittir." anlayışına uygun yargıyı inşa etmek demektir. İşte, AK PARTİ hükûmetlerinden önce de var olagelen vesayetçi yargıyla mücadele tüm hükûmetlerin temel meselesi olmuştur. Dünden bugüne tüm hükûmetler, vesayetçi yargıyı demokratik meşruiyete sahip adil ve tarafsız yargı hâline getirmek için mücadele ortaya koydular.

Bakınız, geçmişte yargı adalet dağıtmıyordu, yargıya olan güven tabana inmişti, her açılan 100 davanın maalesef yarısına yakını beraatle sonuçlanıyor, vatandaşlar haksız yere töhmet altında bırakılıyordu. İşte, 1990'lı yıllarda siyasi suikastlarla, toplumsal olaylarla yargı üzerinden toplumu ve bireyi belirlemek ve belirli bir prototip üzerinden Türkiye'yi yönetmek isteyen çevreler yargıyı kullandılar ve yargının o dönemdeki kararlarına bakın; davalı-davacı, sanık-müdahil, hiç kimsenin tatmin olmadığı kararlarla bu milleti karşı karşıya getirdiler. Sözde "Millet adına karar veriyoruz." dediler, Türk milleti adına ancak taraflı, bağımsız olmayan, statüko yanlısı, darbe zihniyetli statükoyu koruyan bir anlayışla yargılama yapageldiler. İşte, onun için yapmış olduğumuz tüm reformlarımızın -tabii ki beş dakikaya sığması mümkün değil- ve yapmış olduğumuz anayasal ve yasal düzenlemelerin tek bir gerekçesi vardı, o da bağımsız ve tarafsız yargıyı inşa etmek.

Bizim köklü bir geleneğimiz var, medeniyet değerlerimiz var ve modern dünyanın da geliştirmiş olduğu, Avrupa Konseyinin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin Türkiye'yle ilgili vermiş olduğu kararlar var. Gelişmiş demokrasiler var, meşruiyeti yüksek olan yargı kararlarının gerçekleştiği ülkeler var. Tüm bu ülkeleri örnek aldık ve yapmış olduğumuz anayasal ve yasal reformlarla Hâkimler ve Savcılar Kurulunu bugünkü demokratik meşruiyetine getirdik. İnşallah, Mecelle'de yazdığı gibi... Ne diyordu Mecelle'de: "Tarafsız olacak, hâkim hakim olacak, mekîn olacak, metin olacak, fakih olacak, halim olacak, selim olacak." Elhamdülillah bugün, yargımız nezdinde milletimizin büyük bir güveni vardır. Bunu çok daha ilerilere götüreceğiz. Örnek alacağımız müktesebatımız var, tarihsel zenginliğimiz var. Diğer taraftan, gelişmiş demokrasilerin yargı kurumları var; Avrupa Konseyi üyesi ülkelerin düzenlemeleri var ve İnsan Hakları Mahkemesinin vermiş olduğu kararlar da yapmış olduğumuz reformları doğrulamaktadır.

İnşallah, bugüne kadar yapmış olduğumuz reformlarla yargı teşkilatımız, çok daha demokratik, çok daha millet nezdinde güveni tesis eden bir anlayışla geleceğe yürüyecek. Eğer bir sabitemiz varsa bunu beraber ortaya koyalım. İşte, Türkiye'nin Avrupa Konseyi üyesi olması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ve vermiş olduğu mahkeme kararlarının gösterdiği istikamette, milletimizin adil, tarafsız ve bağımsız yargı ihtiyacını karşılayacak bir anlayışla, gelinen noktada inşallah yargımız, milletimizin o ihtiyacını karşılayacaktır.

İnşallah, 2018 Hâkimler ve Savcılar Kurulu bütçemizin ülkemize, milletimize hayırlar getirmesini temenni ediyor ve ülkemizin aydınlık, adil, tarafsız ve bağımsız bir yargıyla geleceğe yürümesini yüce Allah'tan niyaz ediyor, sizleri saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)