GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Balıkesir ilinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:33
Tarih:06.12.2017

AHMET AKIN (Balıkesir) - Teşekkürler Sayın Başkanım.

Balıkesir'in sorunlarıyla ilgili söz aldım. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Bu kadar çok sorunu bu beş dakikaya nasıl sığdıracağız, onu da elimden geldiğince kısa kısa özetlemeye gayret göstereceğim.

Değerli arkadaşlar, öncelikle hepinize Kuvayımilliye'nin başşehri Balıkesir'den sevgi, saygı ve selamlar getirdim. Lütfen kabul buyurun.

Çok değerli arkadaşlarım, Balıkesir'in iç ticaret açığı maalesef her yıl artarak büyüyor. Bu yıl da bir yılda Balıkesir'in verdiği iç ticaret açığı 145 milyon lira arttı. Üretimin neredeyse her alanında söz sahibi olan Balıkesir'imizin ekonomik durumu maalesef hiç de iyi duruma gitmiyor. Balıkesir'in iç ticaret rakamlarında açık vermesinin nedeni de maalesef ama maalesef Hükûmetin uyguladığı yanlış ekonomik politikalar.

Balıkesir'imiz, verimli topraklarıyla, tarım ve hayvancılıkla ülke genelinde ilk beşte yer alan bir şehrimizdir. Durum böyle olunca da Adalet ve Kalkınma Partisinin sözde millî tarım ve hayvancılık politikalarından en çok etkilenen illerin başında yine Balıkesir'imiz geliyor. AKP'nin seçim bildirgesinde "Çiftçilerimizin çok büyük hayalleri vardı, bu hayaller iktidarımız sayesinde gerçek oldu." deniliyordu fakat değerli arkadaşlar, durum hiç de böyle değil. Şu anda AKP döneminde köylerimiz boşaldı, çiftçilerimiz yoksullaştı, icralar kapıda, tarlalar ipotekli, traktörler hacizli. İşin özeti bu. Çiftçilerimiz "Borç batağı içindeyiz. Kapımızdaki traktör, ahırımızdaki inek bize ait değil, bankaya ait. Dünyanın en pahalı mazotunu kullanıyoruz. İlaç pahalı, gübre pahalı, elektrik pahalı, her şey çok pahalı ama sattığımız ürünün bir değeri yok." diyorlar. Çiftçimizin durumu maalesef içler acısı.

Bir de hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız var. Meraların bir kısmı özel ağaçlandırma gerekçesiyle özel kişi ve kurumlara tahsis edildi ve ilimizde de hayvancılık iktidar eliyle bitirildi. Meralar bitti, yem fiyatları pahalı. Bu vatandaş bu hayvanları nasıl besleyecek değerli arkadaşlar? Ot sorununu çözmeden et ve süt meselesini çözebilmek mümkün değilken, çıkarılan torba yasalarla o tren de kaçtı maalesef. İstiyorsunuz ki çiftçimiz ekmesin biçmesin, hayvancımız kaybetsin, bankalara bağlı olsun. Bunu mu istiyorsunuz değerli arkadaşlar?

Et kadar süt de önemli, bildiğiniz gibi. Balıkesirli süt üreticilerimizin durumu da en az tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız kadar kötü. Süt üretiminde biz Türkiye'de 3'üncü sıradayken maalesef 4'üncü sıraya geriledik ve Balıkesir Süt Birliğinin açıklamasına göre de şu zamana kadar, bir yılda 5 bin üretici üretimi bıraktı. Üretici özellikle yem fiyatlarından kaynaklı olarak süt üretimi yapamıyor ve yapamadığını her ortamda dile getiriyor. Hükûmetin politikalarının yanlış olduğunu biz her ortamda dile getiriyoruz. Bunun bedellerini de maalesef sadece AK PARTİ'liler değil, bütün 81 milyon vatandaşımız çekiyor.

İzninizle buradan bir yanlışı daha dile getirmek istiyorum. Hayvan beslemede en önemli gıda yem. Hükûmetin teşvik politikalarını bu doğrultuda yapması gerektiğine inanıyoruz ve bunu her seferinde söylüyoruz ama maalesef iktidar tam tersini yapıyor. Anayasa'ya göre tarım ve hayvancılığı, dolayısıyla süt üreticisini desteklemek devletin görevi fakat devlet, maalesef, hiç oralı değil.

Değerli arkadaşlarım, Balıkesir'in diğer önemli bir sorunu hastanelerimiz. Girişe tabela asmışlar, "Hastanede beklemeye son." yazıyor. Ben sizi Balıkesir'e davet ediyorum kapıdaki kuyrukları görmeniz için. Hastalarımız kuyrukta beklemek için sabahın erken saatlerinde geliyorlar. Yüzde 70 doluluk garantisiyle şehir hastanesi yapıp parasını vatandaşa ödettiniz, sonra da bunun adına "devrim" dediniz.

Değerli arkadaşlar, Balıkesir'de yapılan hastane lüks bir binadan öteye geçmedi. Bina var, doktor yok. Vatandaşlarımız bazı bölümler için, bazı doktorlar için maalesef ta Manisa'ya gidiyorlar. Büyükşehir yasası çıkardınız; büyükşehir, köylerinin yüzüne bile bakmıyor, köylerin yolları yok, kendisine oy vermeyen köyleri âdeta ayırmış durumda. Onun için biz diyoruz ki: Artık, bu Türkiye'yi kutuplaştıran, ayrıştıran politika ve politikacılara değil, birleştiren ve birleştirici politikacılara ihtiyaç var.

Ülkemizin geleceği gençlerin de sorunları var. Balıkesir Üniversitesinde öğretim gören gençlerimizin maalesef...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AHMET AKIN (Devamla) - İzin var mı efendim? Bir dakika...

BAŞKAN - Tamam, izin vermemek mümkün değil, o, güzel bir bakıştı.

Buyurun efendim, tamamlayın lütfen. (CHP sıralarından alkışlar)

AHMET AKIN (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, gerçekten, Balıkesir Üniversitesine giden öğrencilerimizin, oradaki yurttaşlarımızın da problemleri var, engelli arkadaşlarımızın da problemleri var. Onun için, ben buradan diyorum ki: Engelli vatandaşlarımızın önünde engel olmayalım. Mesela, hastaneye girerken engelliler için yokuşumuz yok, orada bir rampamız yok.

Değerli arkadaşlar, kısa sürede bu kadarını anlattım.

Sayın Başkana da süreyi uzattığı için çok teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Akın.