Konu: | Yüksek Seçim Kurulunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 31 |
Tarih: | 30.11.2017 |
NİHAT AKDOĞAN (Hakkâri) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım ve cezaevinde rehin olan değerli eş genel başkanlarım, değerli vekil arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, özellikle bu maddeye ilişkin bizim partimizin görüşü: Biz, özellikle Yüksek Seçim Kurulunda görevlendirilecek olan bu memurların, personelin sözlü sınavla değil, gerçekten hak ederek, hakkaniyetle oraya gelmesi ve diğer taraftan da görevlendirme yapılırken geçici değil, kalıcı olarak orada görevlendirilmesinden yanayız. Çünkü personel alımlarının tamamen tarafsız, denetime açık bir kurum tarafından yapılması, kamu personel sınavından da alınan puanın açıklanmış bir sınırının olması adaletli bir görevlendirme açısından bir zorunluluktur. Sözlü sınavlar sonucu personel seçimi her zaman şaibeli ve adaletsiz olmuştur. Sözlü sınavlarla, gerekli donanıma sahip olmayan kişiler hangi kurumda olursa olsun doğru ve yeterli hizmeti veremeyecekleri gibi diğer adayların da hakkını gasbetmiş olacaklardır. Ayrıca rotasyon sisteminin, aile bütünlüğünü temelden sarsacak bir sistem olmakla beraber, çalışanlar üzerinde psikolojik ve ekonomik sorunlara yol açacağı da ortadadır.
Öncelikle, devlet memurluğu gibi tüm yurttaşlarımızı kapsayan bir görevlendirme alanında, Anayasa'da da önemli ilkelerden birisi olan "eşitlik" ve "liyakat" ilkeleri yazılı sınavın yanında getirilen sözlü sınav uygulamasıyla ihlal edilmektedir. "Sözlü sınav" denilen uygulamanın neredeyse hiçbir makul ölçütünün bulunmadığı, personel alımlarında keyfîliği arttırdığı kamuoyunca bilinen bir gerçek. Maalesef kadrolaşmanın, kayırmacılığın ve amiyane tabirle torpilin adı günümüzde "sözlü sınav" olmuştur. Devlet memurluğuna personel alımlarında sözlü sınav uygulaması, yurttaşın devlete ve hakka, hukuka olan güvenini daha da zedelemektedir Dolayısıyla bu antidemokratik, şeffaf olmayan ve şaibeli uygulamanın tümden ortadan kaldırılması şarttır. Bunun yerine daha makul ve şeffaf personel alım usulleri benimsenmelidir. Yazılı sınavdan yüksek puan almış bir yurttaşın kendisinden daha düşük bir puan almış birinin kamuoyuna kapalı, şeffaflıktan uzak bir yöntemle uygulanan sözlü sınavla göreve getirilmesi, çalışkan ve dürüst personel adayları bakımından onur kırıcıdır. Bu uygulama Anayasa'ya aykırıdır.
Diğer taraftan, YSK bünyesine sözlü sınavla alınacağı hükme bağlanan personel, halk iradesinin, yurttaş iradesinin ülke yönetimine yansıması bağlamında son derece kritik bir görevi ifa edecektir. Dolayısıyla son derece şeffaf ve güvenilir mekanizmalarla işlemesi gereken bir kurumda görev yapacak personelin atanması sürecinde kadrolaşmayı, kayırmacılığı meşrulaştıran sözlü sınav uygulaması kesinlikle kabul edilemezdir. Diğer taraftan, hangi ögeleri içerdiği bilinmeyen, kamuoyuna kapalı ve keyfî bir atama usulü sözlü sınavla işe başlayan personelin görevini ifa ederken objektif, bağımsız ve tarafsız olacağına dair makul hiçbir önerme ileri sürülemez. Sözlü sınavla atanan personel kendisini atayan kişi ve makamlara karşı bir vefa borcu duygusuyla hareket edecek ve yerine getirdiği iş ve işlemlerde meslek ahlakının gerektirdiği ilkelerden taviz verecektir. Bu gerekçelerle genel olarak sözlü sınav uygulamasına, özelde ise YSK bünyesinde görevlendirilecek personelin bu yöntemle atanmasına temelden karşı olduğumuz bilinmelidir.
Teklifin 10'uncu maddesi üzerinde itiraz ettiğimiz bir diğer düzenleme de (7)'nci bentte yer alan taşra personelinin altı yılda bir rotasyonunu düzenleyen hükümdür. Bildiğiniz gibi sürekli rotasyon uygulaması kamu personeli açısından kabul edilmeyen, kişinin özel hayatını zedeleyen, aile bütünlüğünü bozan, yaşamını temelden sarsan bir düzenleme olarak kabul edilmektedir.
Bu nedenle, bu düzenlemenin madde metninden çıkarılması veya YSK taşra personelinin yer değiştirmesine ilişkin hazırlanacak olan makul bir yönetmeliğin esasları doğrultusunda, demokratik bir biçimde...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
NİHAT AKDOĞAN (Devamla) - Sayın Başkan, bir dakika rica ediyorum.
BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlamak için ek bir dakika süre veriyorum.
Buyurun Sayın Akdoğan.
NİHAT AKDOĞAN (Devamla) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
... müzakere edilerek böyle bir maddenin eklenmesinin daha uygun olacağını düşünüyorum.
Değerli arkadaşlar, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Akdoğan.