| Konu: | Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 22.11.2017 |
BEHÇET YILDIRIM (Adıyaman) - Teşekkürler Başkanım.
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; şimdi, bu 120 maddelik torba yasanın en önemlisi yine Adıyaman, Adıyaman'ın da tütünü. Yine tütün, tütün, tütün diyerek sözlerime başlayacağım.
Tütün yasaklamaları tarım politikasından bağımsız değerlendirilemez. Üretmeyen tüketen ülkeyi dışarıya bir pazar hâline getiriyoruz. Nasıl et ithalatı varsa, saman ithal eden bir ülkeye dönüştüysek, aynı şekilde tütün ithal eden bir ülke olacağız. Ancak kendi tütünümüzün doğallığında oluşmuş marka değeri ve pazarını bitirmeye çalışıyoruz. Sarmalık kıyılmış tütüne yasal güvence getirilmeden atılacak her adım, her an tütün üretimini bitirme noktasına getirebilir. Yasal güvence de düşük vergi ve teşvik politikalarıyla olur. Yoksa "Alın kooperatif kurun, tütününüzü buradan satın, ben sizden yüzde 83 vergi alırım." derseniz, makarona da çok fahiş vergiler getirirseniz, bunun adı yasal güvence değil, yasal engelleme olur.
Pratikte olanı ben buradan tekrar izah edeyim size. Sarmalık kıyılmış tütünün şu anda oluşmuş bir piyasası var. Yasal bir durum, yasal bir güvence yaratamazsak, sadece geleceği belirsiz kooperatif seçenekleriyle değerlendirirsek tütün üretimi zamanla yok olacaktır. Adıyaman daha da yoksullaşacak, daha da ırgatlaşacaktır. Bu duruma halk, haklı olarak tepki gösterdi. Tasarının ilk hâline çok tepki oldu. Adıyaman'da yürüyüşler oldu. Her kesimden, her görüşten insanlar beraber hareket etti. Tasarı, ilk hâli biraz makyajlanarak tekrar Meclis gündemine geldi. Şimdi, bu, yarın öbür gün Mecliste oylanıp yürürlüğe girecek. İktidar yine buna bir kılıf uyduracak. Yok kooperatifle, yok "Kayıt altına alacağız." yok "Yeni teknolojiyle biz tütünün önünü açıyoruz." diyecekler, bunlar külliyen yalan. Artık halk da buna inanmıyor. Yarın öbür gün bu cezaları biraz erteleyebilirler. İşte, olası bir erken seçim veya yerel seçimden dolayı bu cezaları biraz erteleyebilirler ama bu seçimler gündemde olmasa tamamen yasaklanacak.
Uluslararası güçler, tütün baronları iktidara baskı yaparak istediklerini yaptırıyorlar. Adıyaman tütün yasaklarıyla mağdur olacak. Bu durumu kavrayan halkımız 24 Kasım 2017 tarihinde -yani yarın diyelim artık, 23'ündeyiz- demokratik tepkilerini dile getirmek için bir araya gelip basın açıklaması yapmayı planlarken Adıyaman Valiliği hemen "Otuz gün süreyle tüm toplantı, gösteri, yürüyüş ve basın açıklaması yapılmasına izin verilmeyecektir." şeklinde bir yazılı açıklama yapmıştır.
Halkımızın ekmeğini elinden alın, malına göz koyun, sonra da "Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliklerini korumak amacıyla..." deyip halkın demokratik tepkilerini ortaya koymalarını engellemeye yönelik bir yasak getirin. Adıyaman Valiliğinin yaptığı da tam budur.
Az önce bir haber aldım, Adıyaman basınına düşmüştü; sosyal medyada bu yürüyüşe davet yapan 2 kişi gözaltına alınmış. İşte demokrasi anlayışınız bu. Adıyaman'ın can damarını yasaklıyor... Halk demokratik tepkisini dile getirecek, onu da şimdiden yasaklıyorsunuz. Bu durumu ben buradan kınıyorum. Bırakın halk demokratik tepkisini barışçıl bir şekilde haykırsın. Niye korkuyorsunuz? Kimden korkuyorsunuz? Adıyaman halkıyla birlikte tüm kesimler, valilik dâhil resmî kurumlar, tüm siyasi partiler birlikte hareket ederse kime ne zararı olur? Kazanan Adıyaman olur. Valiliğin bu tutumundan dolayı ben de yarın Adıyaman'a gidiyorum, bu basın açıklamasına gideceğim, coplanma pahasına, gazlanma pahasına bu yürüyüşü destekleyeceğim, bu olaya sahip çıkacağım.
Bir de aynı şekilde tarımla ilgili... Adıyaman, biliyorsunuz, tarım kenti ama yanı başımızdaki devasa baraj gölünden yararlanamıyoruz. Bu gölü besleyen, baraj gölüne 2-3 kilometre uzaklıktaki bir yere, Adıyaman'ın Kâhta Çayı üzerine kurulması planlanan bir HES var. BU HES'e civar köylerin hepsi karşı çıktı, olay mahkemeye intikal etti, "Bilirkişi gelecek." dendi. Daha bilirkişi raporu tamamlanmadan oradaki firma, iktidara güvenen firma gitmiş, orada yine çalışmalar yapmış. Halk buna tepki gösterince olaylar olmuş. İki üç kişi gözaltına alınmış, bunlardan biri de muhtar. Yöre halkı bu barajın yapılmasına karşı çıkıyor; dava yoluyla, basın açıklamasıyla iradesini ortaya koyuyor. Bu nedenle, Kâhta Çayı üzerinde yapılması düşünülen bu HES'ten yöre halkının hassasiyeti gözetilerek, vazgeçilmeli diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Yıldırım.