| Konu: | Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 15.11.2017 |
SELİN SAYEK BÖKE (İzmir) - Teşekkür ederim Başkanım.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan torba kanunun 72'nci maddesi üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bu torba yasanın kendisi, açıkçası ülkenin nasıl yönetildiğine dair endişelerimizi de çok açığa çıkaran bir torba yasa oldu. Bütün itirazlarımıza rağmen, zaten bu torba ve çuval kanun yapma biçimiyle iş yapmak, ülkeyi kuralsızlaştıran, disiplinsizleştiren ve hiçbir çıpa bırakmayan bir yere itti. Şimdi, bu maddeyle makroekonomik çerçevenin tutunduğu tek çıpa olan mali disiplini de kendi ellerinizle çöpe atıyorsunuz.
Uzun süredir şunu söylüyoruz: Türkiye'ye yazılmış olan, sizin tarafınızdan kurulmuş olan ekonomik model artık kalkınma sağlayamıyor, bu model sadece geçici büyümeler yaratıyor; ortaya çıkan bu büyüme kalıcı istihdam yaratamıyor, işsizlik sorununu çözmüyor, gençlere bir umut yaratmıyor. Yani ne yoksulluğu çözüyor ne umutsuzluğa çare oluyor ne istikrarsızlığı çözüyor, bilakis yoksulluğun, istikrarsızlığın, ülkeye dair güvenin ortadan kalkmasının kaynağı sizin ortaya koyduğunuz bu büyüme modeli ve onu destekleyen makroekonomik çerçeveden kaynaklanıyor. Yani ülkenin ekonomisini siz kendi ellerinizle çökertiyorsunuz. Biz bunu her söylediğimizde bize şunu söylediniz: "Aman canım, elimizde bir mali disiplin var." Şimdi, işte, elinizde olduğunu iddia ettiğiniz mali disiplini de torba yasanın bu maddesiyle alıp yok ediyorsunuz, Türkiye ekonomisini tamamen çıpasız, başıboş bırakıyorsunuz.
Kamu maliyesindeki duruma dair tespitlerimizi salt bütçe açığı rakamları üzerinden yapamayacağımız işler yaptınız. Çok iyi biliyoruz ki, siz de biliyorsunuz ki bütçe dışı fonlarla ve bütçe dışı iş yapma biçimini yeniden bir Türkiye gerçeğine dönüştürerek zaten bütçe açığı üzerinden mali disiplin değerlendirmesi yapmayı siz imkânsız kıldınız. Şimdi, bu torba kanunla anlıyoruz ki zaten olmayan o mali disiplini de tamamen perçinleyen adımları atmakta kararlısınız. Mali disiplin şeffaflık gerektirir, disiplin kural gerektirir, kurala uymayı gerektirir ve en önemlisi, hukuka aykırı hareket etmemeyi gerektirir. Burada elimizde kalmış olan son çıpayı da -tekrar ediyorum- siz kendi elinizle çöpe atıyorsunuz. Ekonomimizin tutunabileceği hiçbir çıpa kalmadı, bu kanunu da çıkarırsak elimizde olan tek şey de yok edilmiş olacak.
Yani esasında, siz bu kanunu çıkararak 2018 bütçesini daha Genel Kurula gelmeden çöpe atmış oluyorsunuz. Kim bundan sonra ek borçlanmayla o bütçe kanununa konulan rakamdan daha çok borçlanmayacağınızı garanti edecek? Kim bizi 2018 Bütçe Kanunu'nda yazan bütçe açığı kadar borçlanacağınıza inandırabilecek? Siz bile inanmayacaksınız çünkü ek borçlanmayla hukuksuz bir biçimde iş yapmayı bu yasayla siz bu ülkenin gerçeğine çevirmiş olacaksınız.
Rakamlarla hatırlatalım: 2017 Bütçe Kanunu'nda aldığınız yetki 47,5 milyar liralık bir borçlanma yetkisiydi. Kanun diyor ki: "Bunu yüzde 10 aşabilirsiniz Bakan ve Bakanlar Kurulunun yetkisiyle." Hadi yüzde 10 aştınız, 52 milyar liraya geldiniz, şimdi 52 milyar liralık yetki alanınızı aşıyorsunuz, 37 milyar lira daha borçlanıyorsunuz. O zaman Komisyonda da sorduk, önce Sayın Ağbal'a sorduk, sonra Sayın Şimşek'e "Ne için bu ek borçlanmayı yapıyorsunuz? Parayı nereye harcayacaksınız? Korktuğunuz, bizden sakladığınız ne var? Ne için para tutmaya çalışıyorsunuz?" ve gelen cevap şu oldu Sayın Şimşek'ten "Spekülasyonlara karşı bu parayı topluyoruz." dedi. Düşünün, bir bakan, üstelik ekonomiden sorumlu bir bakan bu ülkede ekonomiye dair bir spekülasyon olabileceğini ve bu spekülasyona karşı para topladığını söylüyor. Bundan daha büyük bir ekonomik spekülasyonu ben düşünemiyorum. Bu spekülasyon ve bu ek borçlanma Türkiye'de faizleri artıran temel sebeptir. Türkiye'de faizler artıyor, faizleri siz artırıyorsunuz. Sizin bu uygulamalarınız Türkiye'yi çift haneli faizle, çift haneli enflasyonla, çift haneli işsizlikle yaşamaya mahkûm ediyor. Faizleri artıran sizsiniz.
Peki, bu paralar nereye harcanacak, inovasyona mı? Hayır. Vatandaşa mı? Hayır. Varsa yoksa rantçı sermaye, varsa yoksa saray rejimi.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Böke.