GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:23
Tarih:15.11.2017

ERDAL ATAŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye'nin en değerli alanlarını bir bir satacak, yasa dışı satışları da meşrulaştıracak bir maddeyi daha görüşmüş oluyoruz. Maalesef, ekolojiyle ilgili, gerek kamuoyunun gerek ekoloji örgütlerinin bütün itirazlarına rağmen, mevcut iktidar, sürekli olarak çevreyle ilgili maddeleri tekrar tekrar düzenleyerek gündemimize getirmektedir. Bugün de kıyı şeritleriyle ilgili ve kültürel varlıklarımızla ilgili yeni bir maddeyle kamunun yararına olan, halkın elinde olan alanlar talana açılmaktadır.

Anayasa'nın "Kıyılardan yararlanma" başlıklı 43'üncü maddesinde "Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir." ibaresi vardır.

Bugüne kadar, bütün bu ibareye rağmen, mevcut iktidar, bütün bu kıyıları kırk dokuz yıllığına kiraya vermekte -bundan öncekiler de dâhil olmak üzere- ve kamunun oradan yararlanması engellenmekteydi. Şu an gelinen aşamada bu kamu varlıklarının tümünü elden çıkarabilecek yeni bir düzenlemeyle karşı karşıyayız. Anayasa'ya, kıyı ve orman kanunlarına aykırı olan bir madde torba yasaya gizlenerek şimdi geçirilmeye çalışılıyor. Torba yasa içerisindeki bu kötülük, gizlenmeye çalışılan bu kötülük, kıyı ve ormanlara yani kamunun hüküm ve tasarruf alanlarına yatırım yapan kişiler, kamuya çeşitli taahhütlerde bulunarak buraları bir şekilde kendi çıkarlarına göre kullanmaktaydı. Buralara yönelik yatırım yapacağını, kamu yararını gözeteceğini ifade eden, bu alanlara yönelik taahhütlerde bulunan insanların bu taahhütlerini yerine getirmemeleri hâlinde bunlara çeşitli cezalar ve yaptırımlar uygulanmaktaydı ama şimdi bütün bu cezalarla ilgili var olan davalara rağmen, maalesef, mevcut Hükûmet, şimdi, bırakalım tazminatı ya da kamu yararını, bu arazilere yönelik uygulanacak olan cezaları, şimdi bu arazilerin tümünü bu cezaları uygulaması gereken insanlara satışa sunmaktadır. Bu madde kanunlaşırsa Türkiye'nin her tarafında bulunan bütün o değerli varlıkların tümü satış alanına sunulduğu gibi, milletvekili olduğum İstanbul'da da Galata satılmış olacak, Kadıköy satılacak, Moda, Harem satılacak, tüm bu kamu varlıklarının satışının önü açılmış olacaktır. Galataport, Haliçport gibi projeler yap-işlet-devret ihaleleriyle kırk dokuz yıllığına kişilerin kârlarına açılmış oldu, şirketlere satıldı. Dünya mimarlık miraslarına mal olmuş mimarlık tarihi açısından çok değerli tarihsel hafızası bulunan bu bölgelerin özel şirketlere kırk dokuz yıllığına kiralanmasının tehlikelerini defalarca ifade etmiştik. Ama maalesef şimdi kent dokusunu bozan bu projelere karşı çıkma bir tarafa, bundan sonra bunların tümü de tamamen satışa sunularak ömür boyu kamudan alınmış olacaktır.

Bu kanun geçerse, Danıştay kamu yararına aykırı bularak iptal etse dahi bütün bu uygulanan politikalar satışa engel olamayacak. Mahkeme giderlerini ödeyen, bugüne kadar borçlu olan, kanun nezdinde suçlu olan insanlar Danıştaya takılmadan bu yerlerin tümünü satın almış olacak.

Çanakkale Karabiga'da termik santral için denizin doldurulması, Maltepe ve Yenikapı'daki tüm yasadışı doldurma işlemleri bu kanunla yasal hâle getirilmiş olacak. Bu yasa geçerse artık ekosistemi tamamen bozacak olan kıyılar ve diğerlerinin tümünü mahvedecek olan yeni projeler de Kanal İstanbul gibi, bunlar da dolgu alanlarına, deniz altına kanallar açılmasına karşı çıkma koşullarımızı ortadan kaldırmış olacak.

Kıyıları özel şahsa vermek kamu yararının ötesinde ülkemizdeki ekosisteme dönülmez zararlar verecektir, denizler de bitirilmiş olacaktır. Kıyı alanlarının satışı gerekçesiyle keyfine göre kıyıları isteyen marina yapacak, isteyen dolduracak, isteyen kapatıp otel yapacak; böylece milyonlarca deniz canlılarına ev sahipliği yapan -onların yaşadığı- alanlar tahrip edilmiş olacak. Bugün bir taraftan bütçe görüşmeleri yapıldığından, Orman ve Su İşleri Bakanlığının bütçesine bakıldığında, bu alanlardan elde edilecek satış ve kira gelirlerinin de içinde var olduğu bu alanlara yönelik talanın çoktan planlandığı görülmektedir. Bir an önce bu yasa geri çekilmelidir ve kamu yararına bu alanların kamu tarafından kullanılması sağlanmalıdır.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Ataş.