| Konu: | İstanbul Milletvekili Mehmet Muş'un sataşma nedeniyle yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 21 |
| Tarih: | 13.11.2017 |
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Sayın Başkan, biz özellikle grup başkan vekilleri hatiplerle ilgili sözlerimizde bir nezaket kuralı içerisinde hareket etmeliyiz. "Adam buraya çıkmış..." gibi veyahut da başka kasıtlı cümlelerle eğer sözlerimize başlarsak bir kere hatip ve milletvekili arkadaşlarımıza saygısızlık etmiş oluruz, birincisi bu.
İkincisi: Kartal Belediyesinin bahsedilen arazisi... Kesinlikle rant alanıyla ilgili tek bir konu gündemde değildir, arkadaşlarımızın bahsettiği konu deprem alanlarının rant alanına çevrilmesiyle ilgilidir. Grup başkan vekili arkadaşımızın bu konudaki benzetmesi doğru bir benzetme değildir.
Üçüncüsü: Bu konuda AK PARTİ grup başkan vekillerinin söyleyecek bir sözünün olmaması gerekir. Sizin Genel Başkan Yardımcınız Anakent Belediyesinin Belediye Başkanıyla ilgili "Senin peşkeş çektiğin arsaları, arazileri tek tek açıklamak zorunda bırakma beni." dedi mi demedi mi?
MEHMET METİNER (İstanbul) - Açıklasaydı, tutan mı var?
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Sizin Genel Başkanınız "Biz bu kenti doğru yönetemiyoruz. Biz buraları devraldığımızda 4 tane gökdelen vardı, şimdi 124 tane gökdelen var." dedi mi demedi mi? Sizin zamanınızda bunlar oldu mu olmadı mı?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Lütfen tamamlayınız.
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Tüm bunlardan sonra siz kendi belediye başkanlarınızı görevden aldığınız hâlde gerekçesini sadece metal yorgunlukla mı açıklıyorsunuz? Yani eğer bunlar bir hukuksuzluk yaptılarsa bu hukuksuzlukların arkasında kendi başkanlık dönemlerinde yaptıkları rant yatmıyor mu? Bu insanlar ağlayarak ve tehdit altında neden görevlerini bırakmak zorunda bıraktırılmışlardır, bunları açıklayın.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Özkoç.