| Konu: | Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 20 |
| Tarih: | 09.11.2017 |
MEHMET ALİ ASLAN (Batman) - Sayın Başkanı ve Sayın Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Arkadaşlar, bugün 9 Kasım. Tabii, 9 Kasımın tarihte önemli bir yeri var. 9 Kasım tarihinde, örneğin, Berlin Duvarı yıkılmış. Berlin Duvarı bundan yirmi sekiz yıl önce yıkılmış ama maalesef biz şu anda Türkiye-Suriye sınırının 900 kilometresine duvar örüyoruz. Yani hani "Herkes gider Mersin'e, biz gideriz tersine." diyoruz ya, dünyada duvarlar yıkılırken maalesef Türkiye şu anda kapalı bir cezaevi hükmüne getirilerek duvarlar yapılıyor. Daha önceki hükûmetler Türkiye-Suriye sınırına mayın döşemişti, ihaleye vermişti, para ödemişti. Bu Hükûmet mayınların temizlenmesi için yine ihaleye verdi, yine para ödedi; şimdi yine duvar örülmesi için ihaleye veriliyor, para ödeniyor; eminim ki yarın öbür gün de duvarların yıkılması için yine ihaleye verilecek ve o duvarlar kaldırılacak. Sayın Maliye Bakanı buradayken de buna dikkat çekmek istiyorum. Ülkenin gelir, zenginlik kaynakları böylece çarçur ediliyor ve birilerine de maalesef peşkeş çekiliyor.
Yine, 9 Kasım 1993'te yani yirmi dört yıl önce Hırvat topları Bosna'da bulunan, 16'ncı yüzyılda Osmanlı'nın yaptırdığı tarihî köprüyü tahrip ettiler ve biz burada kınadık. Suudi Arabistan 2002'de Ecyad Kalesi'ni yıktı, haklı olarak biz kınadık, biz tepki gösterdik. Peki, Hasankeyf? Hasankeyf ülke sınırlarımız içinde, neden dinamitliyorsunuz, iktidar neden buna göz yumuyor, neden bunu teşvik ediyor? Hasankeyf? Suudi Arabistan'da olsaydı ya da işte Avrupa'nın bir kentinde olsaydı burada kıyamet kopacaktı "Hasankeyf'imizi dinamitliyorlar, sular altında bırakıyorlar." diye. Lütfen, biraz bu konuda samimi olalım. Yani biz yanlış yapınca meşru da bizden olmayanlar yanlış yapınca zulüm mü yapmış oluyor, vahşet mi oluyor, barbarlık mı oluyor? Ya, böyle bir çelişki olabilir mi Allah aşkına? Çin Seddi Çin için neyse, Mısır piramitleri Mısır için neyse Hasankeyf de Türkiye için odur.
Tabii, yine, Anayasa'da ve kanunda "Devlet, kültür ve tabiat varlıklarını korur." diyor ama birinci derece sit alanı olan Hasankeyf'te, bakın, flaşla çekim yasakken, çivi çakmak yasakken dinamitleniyor. "Devlet, tarihî eserleri, tabiat varlıklarını korur." demekten tarihî yerleri dinamitlemeyi mi anlıyorsunuz, Allah aşkına?
Sayın Maliye Bakanımız, inanın, oradan elde edilecek enerji bir tarafa, eğer orası kültür, turizm ve tabiat olarak kazandırılırsa, korunursa bir sürekliliği var, sürekli bir gelir elde edilecek oradan ama baraj tükeniyor, sürekliliği yoktur. Yani bunu en iyi sizin bilmeniz gerekiyor. Daha fazla geliri olacak bir tarza getirilebilir. Bu projenin derhâl iptal edilmesi gerekiyor.
MTV'de yapılan değişiklikle ilgili söz aldım, ona da değineyim. Torba tasarının kamuoyunda en çok tartışılan hususlarından biri MTV zamları olmuş ve tartışılan bu düzenleme sonrası iyi polis-kötü polis metaforu devreye konmuş ve tasarının ilk hâlindeki zam oranı düşürülerek sanki iyi bir şey yapılmış gibi bir izlenim yaratılmıştır.
Düzenlemeyle kanuna "taşıt değeri" tanımı eklenmiştir, taşıtın ilk kayıt ve tescil edildiği tarih itibarıyla belirlenen taşıt değerinin sonraki yıllarda da bu taşıtın vergi tutarlarının belirlenmesinde esas alınacağı öngörülmüştür. Oysaki önerimiz, bu tasarıda yer alan düzenlemeler yerine gelir dağılımına göre bir değerlendirme yapılması gerektiğidir.
Dev şirketlere milyar dolarlık vergi affı ama halka, yoksula, emekçiye vergi zammı. Eğer vergi adaleti anlayışınız buysa gerçekten sevsinler sizin vergi adaleti anlayışınızı diyorum.
Ve lütfen Hasankeyf'e sahip çıkalım; bakın, Hasankeyf'e yazık etmeyelim, bu güzel tarihî, tabii yeri koruyalım, hepimizin görevidir; bu, vicdan, adalet ve mantık işidir. Lütfen, bütün bu değerlerimizi işletelim.
Teşekkürler. (HDP sıralarından alkışlar)