| Konu: | İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkcü'nün HDP grup önerisi üzerinde HDP Grubu adına yaptığı konuşması sırasında AK PARTİ Genel Başkanına sataşması nedeniyle konuşması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 13 |
| Tarih: | 25.10.2017 |
MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; Sayın Kürkcü, Kadir Topbaş Bey'in, İstanbul Belediye Başkanının niçin istifa ettiğini bilmediğini söyledi, peşinden de aslında İstanbul'un alım satım işlerine ilişkin bağlar çerçevesinde istifa etmiş olduğunu söyledi. Bu esasen Ertuğrul Bey'in muhakeme referansları bakımından kendisine çok uygun düşmeyen bir tenakuz, bir çelişki olarak ortaya çıkar. Sayın Kadir Topbaş'ın istifa etmesinin sebebi, AK PARTİ'nin belediyeciliğe ilişkin yapılan çalışmaları kendisinin değerlendirmesi neticesinde yetkili kurullarda, nihai olarak bu işlere ilişkin halkın beklentilerini, arzularını esas alan bir siyasi yaklaşımın neticesidir. İşin tabii ki bir siyasi tarafı vardır, elbette aynı zamanda bir de hukuki tarafı vardır.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Onu millet seçti ya, 2019'da cezalandırır.
MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Siz siyaseten o arkadaşın orada değil başka bir yerde daha değerli olacağını düşünürsünüz, hukuken de bunun karşılığı kişisel bir istifadır. Dolayısıyla her iki şart da kurallara uygun bir şekilde yerine getirilmiş olur.
Öte taraftan, Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadesi, esasen, genel manada şehirleşmeye ilişkin sorumlu makamlardaki insanların kendi durumlarına yönelik öz eleştiri muhakemesine bir çağrıdır, kendisini de dâhil ederek herkese yönelttiği bir çağrı olarak okumak gerekir. Eğer biz Türkiye'deki şehirleşmelerden -partileri geçiyorum, bütün partileri hesaba katarak söylüyorum- bütün metropollerde bu şehirleşmeden memnunsak problem yok ama...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - ...hepimizin dâhil olduğu, Türkiye'nin yaşadığı şehirleşmeye, metropolleşmeye ilişkin itirazlarımız varsa, Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiğini bu bağlamda ve herkesin kendisine bir öz eleştiri çıkarması gereken bir çağrı olarak okumak gerekir.
Teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Bostancı.