GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:11
Tarih:19.10.2017

ERDAL ATAŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yine bir torba yasayla, ülkemizdeki temel sorunlardan kaçan bir siyasetle, maalesef, Meclis gündemini meşgul ediyoruz. Torba yasa içerisinde, belli teknik düzenlemeler dışında, esas olarak toplumu ilgilendiren müftülük maddesi önemli oranda tepki almış ve toplumun tepkilerine rağmen, iktidar partisi tarafından zorla halka dayatılmak istenmektedir. Geçen yıl 600 bin tane evlilik gerçekleşmiş olmasına ve bunların yaklaşık yüzde 95'inde imam nikâhı da yapılmasına yani dinî ritüellerin de gerçekleştirilmesine rağmen, yaklaşık olarak 50 bin belediye, muhtar ve elçilik çalışanı üzerinden bu sorun çözülebilecekken müftülük maddesinin gündeme gelmesinin iki tane sebebi var bizlerce:

Bir tanesi zihniyetle alakalıdır yani inançlara yönelik yaklaşımdaki eşitsizlik ve kadın-erkek eşitliğine yönelik yaklaşımdaki zihniyet yanlışlığı bu meseleyi gündeme getiren nedenlerden bir tanesidir.

Diğeri ise gündem saptırmayla alakalıdır. Bu ülkedeki ekonomik ve siyasi krizi gizleme üzerine, toplumu birbiriyle çatıştıran bir anlayışla, bir şekilde bunun üzerinden geçinme anlayışıdır.

Zihniyetle alakalı olan meseleyi şöyle ifade edebiliriz: İnanç ayrımı bu ülkede önemli bir sorun olarak devlet tarafından bizzat geliştirildi. Yani bütün dünyada çağdaş devletlerin hepsi inançlar karşısında eşit dururken, maalesef, bizim ülkemizde devlet, Alevi, Sünni, Ezidi, Hristiyan, materyalist, bu ülkede var olan bütün inançlar arasında ayrım yapmaya devam etmiş...

İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş) - Kime ne yapılmış?

ERDAL ATAŞ (Devamla) - ...zorunlu din derslerini dayatmış, tarih anlayışında önemli çarpıtmalar ortaya çıkarmış, Diyanet içerisinde sadece bir inanç temsil edilmiş, destek meselesinde inançlardan sadece bir tanesi desteklenmiş. Laiklik dışı olan bu tutuma şimdi de yeni bir tanesi daha ekleniyor. Sadece bir inanca dayalı insanlar bu ülkede resmî nikâh kıyabilecek ama bunun dışındaki insanlar kıyamayacak çünkü bunların bir kısmı memur. Yani devlet, sadece bu inançlardan bir tanesini memur hâline dönüştürmüş, onun üzerinden siyaset yapıyor. İnancın siyasallaştırılmasının hiçbir şekilde topluma yararı yoktur. İnancın da gerçek anlamda ritüelleriyle bir şekilde ibadet olarak yerine getirilmesi engellenmekte, devlet yetkilileri ne söylüyorsa memur da işini kaybetmemek için onları yapmak zorunda kalmaktadır. Bu yüzden, bu noktada, bu yasa, ayrımcı bir politikayı bir adım daha ileri götürerek inançlar arasındaki ayrımı derinleştirmiştir.

İkinci olarak, zihniyet olarak, kadın-erkek ayrımı üzerine getirilen zihniyettir. Bunda da çocuk yaşta insanları evlendirme, kadınları siyaset ve politika dışına itme, çok eşli evlilikleri destekleme, yine kadınların siyaset ve politika dışında kalarak bir şekilde bu toplumun geri kalmasını sağlayan ve onları miras ve diğer hukuki haklardan da mahrum eden bu zihniyetin savunduğu anlayışlardan bir tanesidir. Bu anlayış da kadınlara bir pranga daha vurmuştur. 2015'te küçük yaşta evliliklere ceza kaldırıldığından bu yana 200 bine yakın küçük yaşta evlilik yani kız çocuklarının zorla evlendirilmesi gibi bir durum açığa çıkmış ve büyük bir istismar ortada durmaktadır. Tüm bunların durduğu yerde, maalesef, iktidar, ikinci bir adımla bu meselede zamanla küçük yaşta evlilikleri, tecavüzleri ve diğerlerini de adım adım getirecektir. Bunlar da açık olarak bütün bu anlayışlar üzerinden görülmektedir.

Gündem saptırma üzerinde yapılan anlayışsa şudur: Bu ülkede önemli oranda toplumsal karşıtlık üzerinden geçinen bir zihniyet var. Sürekli toplumu inanç üzerinden, cinsiyet kimlikleri üzerinden, dilleri üzerinden çatıştıran bu zihniyet, toplumun bu çatışması üzerinden aslında kendi yapmış olduğu yanlışlıkları gizleme anlayışına gitmektedir. Bugün de iktidarın büyük oranda yaşamış olduğu ekonomik ve siyasal kriz, işte bu çatışmalar ön plana çıkarılarak gizlenmektedir.

Çoğulcu yapıya ters olan, uluslararası sözleşmelere ters olan...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ERDAL ATAŞ (Devamla) - ...çağdaş anayasalara ters olan, laikliğe ters olan bu anlayış geri çekilmelidir ve bir an önce medeni hukuka bağlı olarak var olan evlenme anlayışı devam ettirilmelidir.

Saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)