GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:11
Tarih:19.10.2017

HDP GRUBU ADINA SİBEL YİĞİTALP (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ataması yapılmayan sağlık emekçilerinin sorunlarının tüm boyutlarıyla araştırılması amacıyla verdiğimiz araştırma önergesi hakkında konuşma yapacağım.

Henüz iki gün önce OHAL'in yeniden uzatılması üzerinden tezkereyi konuştuk ve yine tezkerenin sonuçları ne oldu, bu ülkeye yansıması ne oldu; emekçiye ne getirdi, emekçiden neler aldı bunları tek tek anlatmıştım. Lakin, bunun yeterli olmadığını gördüm ve şimdi tekrar sağlıkçılar üzerindeki konuşmamı yapmak istiyorum.

Evet, OHAL yani olağanüstü hâl milyonlarca insanın hayatını en olumsuz şekilde etkiledi. İşte bu konuştuğumuz konuda da yine kendi iktidarınızı sürdürmek adına yapmış olduğunuz OHAL uygulamasının nasıl bir mağduriyete dönüştüğünü söylemek istiyorum.

20 Temmuz 2016'dan beri OHAL koşullarında yönetilen bu ülkede, OHAL'le birlikte çıkarılan KHK'ler binlerce mağduriyet yarattı, yaratmaya da devam etti ve ediyor. Hatta, benim iddiam şudur ki: Bu mağduriyetleri gidermek maddi ve manevi olarak bizim herhâlde onlarca yılımızı alacak yani bunu tamir etmek de epey zor olacak.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; OHAL tüm toplumu etkilediği gibi sağlık emekçilerini de etkilemekte. Sağlık emekçilerinin, işsizlik, kadro verilmemesi, iş barışının olmaması, fazla mesai, meslek hastalığı gibi onlarca sorunu var. OHAL'le birlikte bu sorunlar derinleşti ve bu sorunlar daha da büyüdü. Son bir buçuk yıllık süre içerisinde 745'i Sağlık Emekçileri Sendikasının yani SES'in üyesi olmak üzere 8 bine yakın kişi, sağlık emekçisi ihraç edildi. Bununla birlikte, atama hakkı kazanan sağlık personelinin hemen göreve başlaması, güvenlik soruşturması yapılması ve hemen işle başlaması gerekiyor. Lakin, güvenlik soruşturması yapılmış olmasına rağmen, ikinci bir güvenlik soruşturması denilerek ya da sessiz kalarak ya da "Güvenlik soruşturmanız yapılıyor." diye bekletilerek, ataması yapılan sağlık emekçileri güvenlik soruşturması sebebiyle aylardır göreve başlamıyor. Göreve başlamak için herhâlde beklenen şudur: Yani, normalde güvenlik soruşturması biter, göreve başlar ama aylardır bu insanların, binlerce insanın soruşturma sonucu kendilerine söylenmiyor; söylense bile çok kısa cümlelerle "Devlet Memurları Kanunu'na göre, işte, soruşturma kapsamında göreve başlamamız uygun değildir." diye kısa bir cevapla kendilerine bilgi veriliyor. Peki, nedir, soruyorum yani, neden bu insanların güvenlik soruşturması aylardır sonuçlanmıyor, beklenen nedir? Güvenliğe uygun olması için ne bekleniyor, neye üye olmaması gerekiyor?

Herhâlde yaklaşık iki yıl öncesinde Fetullah Gülen cemaatine üye olanlar bir referanstı. Fetullah Gülen'in referansı olmadan siz bir odadan bir odaya gidemezdiniz, selam vermeniz bile neredeyse Fetullah Gülen'in referansıyla olurdu. En küçük şeylerin, oldu olacak en küçük bürokratik işlemlerin Fetullah Gülen'in referansıyla olması gerekirdi. Bugün, Fetullah Gülen'in referansıyla olan meseleler sizin kendi iktidar çatışmanızdan kaynaklı şeytanlaştırıldı, şimdi bunun adına bir operasyon yapılacağı söyleniyor, binlerce insan ihraç edildi ve tekrar yeniden alımlara başlandı.

Ve şimdi de beklenen şu, deniyor ki bu insanlara: "Size tekrar soruşturma yapmamız gerekiyor. Peki, referansın nedir?" Herhâlde buna da sizin ortaklaştığınız, neredeyse konfederal sisteme dönüşen cemaatler konfederasyonlarından birinin referansı gerekiyor. Öncesinde Menzil'di, bu ara Menzil'le de sanki aranız bozuk çünkü Kamu Hastaneleri Birliğinin sistemi değişti, şimdi şehir hastaneleri yapılıyor. Bu şehir hastaneleri operasyonunun kamu hastanelerinde oluşturulan kadrolaşmayı engellemek adına yapıldığını da iyi biliyorum çünkü şehir hastaneleri de ekstra bir ticarileşme alanıdır, bunu da bununla ilişkili olarak söylüyorum.

Şunu tekrar söylüyorum: Bu insanları mağdur etmekten vazgeçin. Varsa eğer bir sorunları hızlıca söyleyin, yok ise biat etmelerini, itaat etmelerini ya da gelip AKP'nin üyesi olmalarını beklemeyin. Herkes sizinle aynı şeyi düşünmek zorunda değil, herkes bireysel olarak özgürdür, iradesi özgürdür, emeğinin, çalışmasının, eğitiminin hakkı olan yerde çalışmakla yükümlüdür ve siz de bu yükümlülüğü yerine getirmekle sorumlusunuz çünkü iktidarsınız.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.