GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:7
Tarih:12.10.2017

MUSTAFA MİT (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 491 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı'nın 36'ncı maddesi hakkında Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Görüşülmekte olan İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı'yla 30 Ocak 1950 tarihli 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu kaldırılarak yeni bir iş mahkemesi kanunu getirilmektedir. 5521 sayılı Kanun, kabulünden bugüne kadar 8 kere değiştirilmiştir. Gelişen ekonomik faaliyetler, sektörde meydana gelen farklılaşmalar, farklı ihtisas konuları, iş ve iş güvenliği anlayışında meydana gelen değişiklikler, 1950'den bugüne yaşamış olduğumuz iç göç çalışma hayatımıza yön ve şekil vermektedir. Bu sebeplerden dolayı, bu süre zarfında işçi-işveren arasındaki uyuşmazlık, çeşit ve sayı ciddi oranda artış göstermektedir. İhtisas konusu olan iş davalarının özelliği, işçi ve işveren arasındaki ilişkinin niteliği, mahkemelerin iş yükü ve davaların ortalama sonuçlanma süreleri yeni bir düzenleme yapılmasını zorunlu kılmaktadır.

15 milyon civarında işçi, 2 milyon civarında işverenin bulunduğu ekonomik hayatımızda, taraflar arasında meydana gelebilecek ihtilafların çözümü için İş Mahkemeleri Kanunu'nun güncellenmesi olumludur. Konunun önemi ortada ancak her şeye rağmen meri hukukun gösterdiği yolun takip edilmesi gerekmektedir.

Genel Kurul gündemine gelen tasarı sadece Adalet Komisyonunda görüşülmüştür. İlgisi dolayısıyla Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda da görüşülerek işçi ve işveren temsilcilerinin katkısının aranması hem usule hem de amaca uygun bir davranış olacaktı ancak bu gerçekleşmemiştir.

İşçi-işveren arasındaki dava ve uyuşmazlıkların yargıyı bu derecede meşgul etmemesi için ihtilafa yol açmayacak bir çalışma hayatının düzenlenmesi gerekmektedir.

Bu kapsamda:

Çalışma hayatının etkin bir şekilde denetlenmesi.

Taşeron uygulamalarının sektör bazında belirlenerek istisnai hâle getirilmesi.

Sektör bazında sendika üyeliğinin zorunlu olması ile toplu iş sözleşme düzeninin kurulması.

Kurumsallaşmamış küçük iş yerlerinde iş hukuku, işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından alınması gereken tedbirler kapsamında mali, hukuki, eğitim desteğinin sağlanması.

Bilindiği üzere, 2013 yılından beri iş uyuşmazlıkları ihtiyari olarak ara bulucuya gönderilmektedir. 2013 Kasımından bugüne kadar yargıya taşınmış işçi-işveren uyuşmazlık sayısı ile ara bulucuya giden uyuşmazlık sayısının ne kadar olduğuna bakılarak düzenlemenin gerekçesinin oluşturulması daha gerçekçi bir yöntem olacaktır. Ara buluculuğun ihtiyari olması hâlinde uzlaşma olumlu netice verecektir, aksi takdirde ara bulucu şekil şartı sağlandıktan sonra konu yine yargıya taşınacaktır.

Değerli milletvekilleri, taraflar arasındaki eşitsizliğin herkes tarafından görüldüğü bu alanda ara buluculuğun zorunlu olması daha güçsüz olan işçinin zaman açısından mağduriyetine sebep olacaktır.

Değerli milletvekilleri, getirilen tasarının 36'ncı maddesi ile 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 71'inci maddesindeki değişiklik yapılarak birinci derece mahkemelere verilen karar, istinaf yoluna başvurulması hâlinde üst mahkemenin bir ay içerisinde karar vermesini hükme bağlamaktadır. Davaların kısa sürede neticelendirilmesine yönelik bu hükmü olumlu bulmaktayız. Dolayısıyla bu gibi düzenlemelerin zaman içerisinde yine olabileceği, ucunun açık olduğu görülmekle beraber, bu tasarıya hayırlı uğurlu olsun diyor, genel kurulu da saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Mit.