GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:5
Tarih:10.10.2017

RUHİ ERSOY (Osmaniye) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

İşin işverenle arasındaki münasebetin, hukukunun düzenlenmesi için öncelikle bir işin olması gerekiyor, ekmeğin üretilmesi, büyütülmesi gerekiyor.

Öncelikli olarak, biz, elbette ki iş ve işçi arasındaki, üreten ile tüketen arasındaki, emekçi ile sermaye arasındaki hukukun düzenlenmesindeki yasal konularda prensip olarak aracılık kurumunu destekliyoruz, desteklediğimiz bu aracılık kurumunun yanı sıra da yargı yolunun açık olmasını istiyoruz. Parti grubu olarak temel görüşlerimiz bu ama ben, bu süre içerisindeki değerlendirmelerimde ekmeğin büyütülmesi, istihdamın genişletilmesi hususunda geçici tedbirlerden çok, genel anlamda üretim ekonomisini teşvik eden, emek ve alın terinin kutsaliyeti üzerinden yürüyen bir ekonomik programın kanaatimizce bu memlekette daha sağlıklı sonuçlar vereceğidir.

İşin ve ekmeğin kutsallığını hesaba kattığımızda aklımıza şu geliyor: İnsan sadece üreten bir varlık mıdır? Yoksa insan değerleriyle birlikte yaşayan bir varlık mıdır? Bunun ikisinin arasında tercih yapmak zorunda olmadığımızı... Rahmetli Peyami Safa "Ekmek ve ideal bir arada olur." diyor, "İnsandan ideali çıkarırsan da geride çamur kalır." diyor Ahmet Arvasi. Bütün bunları toparladığımızda, sefaletin de asaleti öldürmemesi adına, büyük Türk milletinin asil evlatlarının sefalete düşmemesi adına da istihdamın genişletilmesi gerekiyor. Devlet elinden geleni yapmaya çalışıyor olabilir ama bu konularda daha da dikkatli olması ve ekmeği büyütmesi hususunda da üreten ekonomi programına geçmesi gerekiyor.

Bu değerlendirmelerin akabinde parti grubumuza gelen bazı problemleri, parti grubumuzdaki bazı sayın milletvekilleri tarafından soru önergesi olarak Hükûmete verilmiş birkaç problemi kürsüde de dillendirmek istiyorum.

Bunlardan bir tanesi, PTT alımlarında PTT'nin 1.750 kişiye "kazandı" ibaresiyle tebligatta bulunması ama arkasından Danıştayın yürütmeyi durdurmasından sonra bu vatandaşlara "Ne yapalım, olmadı, hadi kapıya..." İstanbul Milletvekilimiz Sayın İzzet Ulvi Yönter Bey "Bu ne olacak?" diye Ulaştırma Bakanlığına soru önergesi verdi. Bununla ilgili cevabın bir an önce verilmesi... Cevabın ne olduğunun verilmesinden çok, bu 1.750 PTT çalışanının kazandıkları hakları verildiği hâlde yürütmenin durdurulması probleminin bir an önce aşılmasını ve bu insanlara bu güzel haberlerin verilmesini, boğazlarında düğümlenen bu ekmeklerini bir an önce bir yudum suyla rahatlıkla geçirmelerini Hükûmetten talep ediyoruz.

Bir başka husus yine grubumuza gelen problemlerden bir tanesi. Sağlık Bakanlığının 12.500 sağlık personeli alması söz konusu. Bununla ilgili gerekli sınavlar yapılıyor. 9.267 kişi göreve başlıyor. Allah bu ekmeği veren ve büyüten Türk devletine zeval vermesin. Bizim insanımız devletiyle, milletiyle barışıktır, maaşını aldıktan sonra Allah'a şükreder "Allah devlete, millete zeval vermesin." der. Bu kültürün sürekliliği çok önemlidir. İşte bu 12.500 sağlık personelinin arasında 3.233 gencimiz şu an herhangi bir işlem yapılmaksızın bekletiliyor. Gerekçesi her ne ise bunun izah edilmesi gerekiyor, güvenlik soruşturması mı, bilinmeyen başka şeyler mi, yoksa sıra mı?

Ben buradan Hükûmeti bir konuda eleştirmek istiyorum. Eleştirdiğim konu, kamu diplomasisini sağlıklı yapamıyorsunuz Sayın Bakanım. Haklı olduğunuz ve pek çok konuda millete hizmet ettiğiniz alanda milletle kurabileceğiniz münasebetlerde, aşamalar hakkında bilgiler vererek sağlıklı bir iletişim stratejisi yönetilemediği için vatandaş bilgiye erişimde sorun yaşıyor, kendisiyle ilgili bilgiye erişimde sorun yaşıyor, yaptığınız iyi işlerin bile yerine ulaşması bu nedenle gecikiyor.

Şimdi iki tane somut örneği verdik. Hükûmet sözcüsünün, parti sözcüsünün, her kimse ilgili bakanlığın çıkıp bunların gerekçesini tek tek vatandaşa anlatmasını bekliyoruz ve çözümü varsa da çözümünü bekliyoruz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.