| Konu: | İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 4 |
| Tarih: | 05.10.2017 |
MUSTAFA MİT (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 491 sıra sayılı İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı'nın 7'nci maddesi hakkında Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Bütün öğretmenlerimizin 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü'nü de tebrik ediyorum.
Değerli milletvekilleri, görüşülmekte olan İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı'yla 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu kaldırılmakta, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümleri dikkate alınarak yeni bir iş mahkemesi kanunu getirilmektedir. 6325 sayılı Kanun'da, hukuk uyuşmazlıklarında ara buluculuk konusunda iş uyuşmazlıkları ihtiyari olarak ara bulucuya götürülmekteyken bu düzenlemeyle zorunlu ara buluculuk mekanizması getirilmektedir. Ara buluculuk usulü, uyuşmazlıkların mahkemeye taşınmadan kısa sürede çözümlenmesine yönelik bir uygulamadır. Düzenlemeyle bireysel veya toplu iş sözleşmelerine dayanan işçi alacağı ile işe iade talebiyle açılacak davalarda dava açılmadan önce ara buluculuğa başvurmak zorunlu olacaktır.
İş hukukunun ve iş yargısının amacı şüphesiz işveren karşısında daha zayıf ve korumasız olan işçiyi korumanın yanında, sağlıklı bir iktisadi ortamın da sağlanmasıdır. İşçinin korunması ilkesi ile işletmenin korunması anlayışı arasında yeni bir denge arayışını anlayışla karşılamakla birlikte, işçinin korunması ilkesinin göz ardı edilmesini veya terk edilmesini doğru bulmuyoruz.
Getirilen ara buluculuk gibi alternatif uyuşmazlık yöntemleri tarafların eşit olduğu ve sözleşme serbestisinin geçerli olduğu hâllerde kendisinden beklenen faydayı gösterecektir. Hâlbuki, işçi, işveren karşısında sadece ekonomik değil, sosyal olarak da daha zayıf ve güçsüz konumdadır. Taraflar arasındaki eşitsizliğin herkes tarafından görüldüğü bu alanda ara buluculuk zorunlu olmaktan çıkarılmalı, ihtiyari olmalıdır. Ara buluculuğa başvuru teşvik edecek hükümler getirilmek suretiyle, düzenleme daha da güçlü bir hâle getirilmelidir.
Değerli milletvekilleri, getirilen düzenlemenin 7'nci maddesi yargılama usulü ve kanun yollarını düzenlemektedir. Yargılamanın uzun sürelere yayılması, emeğiyle hayatını devam ettiren işçi için kabul edilmez sıkıntılara sebep olmaktadır. Bu sürelerin kısaltılması suretiyle hak ve adaletin bir an önce teslim edilmesi kamu düzeni ve sosyal barışa katkı sağlayacaktır.
Maddenin (1)'inci fıkrasıyla basit yargılama usulü benimsenmektedir. Bu usulle, yargılama daha kısa süre içerisinde çözüme ulaştırılacaktır. İş mahkemelerinde verilen kararlar aleyhine kanun yoluna başvurma süresinin, ilamın taraflara tebliğinden itibaren işlemeye başlayacağı hükme bağlanarak tartışma konusu olmaktan çıkarılmaktadır.
Diğer taraftan, bu maddeyle "İş mahkemesi kararları ivedilikle karara bağlanacak." hükmü sebebiyle Yargıtayda veya istinaf mahkemelerinde adli tatilde de incelenebilecektir. İşe iade davalarında üst mahkeme olarak sadece istinaf mahkemesi gösterilmesi, Yargıtay yolunun kapalı olması yerinde değildir çünkü Yargıtay aynı zamanda bir içtihat kapısıdır ve içtihat mercisidir. Hukukun şekillenmesi açısından içtihadın son derece önemli olduğu da açıktır. Yargıtayın bu işlevinin ortadan kaldırılması, iş hukukunun önemli bir kaynaktan yoksul kalmasına sebep olacağından düzenlemenin yeniden ele alınması yerinde olacaktır diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)