| Konu: | Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 119 |
| Tarih: | 26.07.2017 |
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Sayın Başkan, yüce Meclisin değerli üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Yine bir dayatmayla karşı karşıyayız; yine "Biz yaptık, oldu. Ben talimat verdim, oldu." dayatmasıyla karşı karşıyayız. Daha birkaç ay önce 16 Nisan referandumunda Anayasa değişikliği bu Meclise, buraya geldiğinde aynı duygularla dayatma olduğunu çeşitli kereler altını çizerek söyledik.
HİKMET AYAR (Rize) - Hâlâ oradasınız yani.
İBRAHİM ÖZDİŞ (Devamla) - Nerede olduğumuzu biraz sonra anlatacağım Sayın Vekil.
Değerli milletvekilleri, ne istiyorsunuz bu güzelim ülkemizden? Niye bölüyorsunuz, niye "Ben yaptım." anlayışıyla hareket ediyorsunuz? Niye bunu yapıyorsunuz, niye bu kötülüğü yapıyorsunuz? On beş yıldır iktidardasınız, çeşitli kereler söyledik, hangi yasal düzenlemeyi getirdiniz de bu Parlamentodan çıkaramadınız? Tek adam rejimine sürüklüyorsunuz, diktatörlüğe sürüklüyorsunuz bu güzelim ülkemizi. İşte, bu İç Tüzük değişikliğiyle de bunu perçinlemeye çalışıyorsunuz. Ülkeyi getirdiğiniz nokta belli. Bugün, burada "Bu ülke 15 Temmuza nasıl geldi?" diye konuşmalıydık. Her şeyi açık seçik ortaya dökmeliydik. Bu ülkede toplumsal mutabakat sağlanmadan, 16 Nisanda referandumun niye yapıldığını konuşmalıydık. Ancak sizlerin, daha doğrusu saraydaki muktedirin, AKP Genel Başkanı, tarafsız Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın talimatlarıyla maalesef bu Meclisi işlevsiz hâle getiriyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Bu ülkeye büyük kötülük yapıyorsunuz.
Değerli milletvekilleri, daha dün Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu'nun önderliğinde hak, hukuk, adalet adına; bu ülkenin dışlanmışları adına; ötekileştirilmişleri adına; haksızlığa, hukuksuzluğa uğrayanları adına bir yürüyüş gerçekleştirdik. Kimi zaman on binlerle yürüdük, kimi zaman yüz binlerle yürüdük, milyonlarla da Maltepe Meydanı'nda, Maltepe sahilinde bu yürüyüşümüzü taçlandırdık. Diyorsunuz ki: "Olağanüstü hâl var, FETÖ'yle mücadele ediyoruz." Bu ülkeye FETÖ'yü musallat edenler, iktidarı, millî iradeyi FETÖ'yle paylaşanlar, FETÖ'yle mücadele edemezler. Üç beş garibanla mücadele ediyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Bank Asyada parası olduğu için, havale gerçekleştirdiği için Silivri zindanlarında, cezaevlerinde hayatını kararttığınız insanlara hiç acımıyor musunuz? Peki, ben size soruyorum: 317 kişilik AKP Grubunda siz de ben de çok iyi biliyoruz ki byLock kullanan kıyamet kadar milletvekili arkadaşınız var. Niye bunların bir tanesi ortaya çıkmıyor? Niye çıkmıyor, niye?
ŞİRİN ÜNAL (İstanbul) - İsim ver, isim.
İBRAHİM ÖZDİŞ (Devamla) - Bu çok net, sizler de biliyorsunuz.
ŞİRİN ÜNAL (İstanbul) - Biz bilmiyoruz, isim ver.
İBRAHİM ÖZDİŞ (Devamla) - Ya bu ülkede Darbe Komisyonunun başına -sayın milletvekili biraz önce oturuyordu, şimdi kalktı mı bilmiyorum- televizyon televizyon dolaşarak FETÖ'yü öven adamı getirdiniz. Ondan sonra "Biz FETÖ'yle mücadele ediyoruz." Güldürmeyin adamı. (CHP sıralarından alkışlar) Bu ülkede Genelkurmay Başkanını ve bir kuvvet komutanını Darbe Komisyonunda ifadeye niye çağıramadınız? Kimi kandırıyorsunuz? (CHP sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İBRAHİM ÖZDİŞ (Devamla) - Ancak biz Cumhuriyet Halk Partililer olarak Anayasa'dan, yasalardan, uluslararası sözleşmelerden olan direnme hakkımızı -sesimizi buralarda ne kadar keserseniz kesin- sokakta hakkımızı, hukukumuzu arayacağız. (CHP sıralarından alkışlar)