| Konu: | Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 119 |
| Tarih: | 26.07.2017 |
İMAM TAŞÇIER (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İç Tüzük değişikliğinin amacı, muhalefetin sesini kesmektir. Bunu iki şekilde düzenlemiş. Biri; zaman bazında kesmek, ikincisi ise düşünce ve ifade özgürlüğü temelinde kesmektir, hele hele Kürtleri hiç konuşturtmamaktır. Kürsüde tek tipçi konuşmaya sevk etmek getirilmek istenen ve bunu süre içinde normal yaşama uygulamaktır, tüm vatandaşlara bunu uygulamaktır.
Evet, milletvekili arkadaşlarım, ben Kürt'üm, ana dilim Kürtçedir, doğduğum il Kürt ilidir, doğduğum coğrafya kürdistandır ve ben binlerce yıldır atalarımdan, dedelerimden beri, on binlerce yıl bu vatanda yaşamışım.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Bölücülük yapıyorsun, Türkiye de kardeşim, işte bölücülük dediğimiz bu yani inadım inat!
İMAM TAŞÇIER (Devamla) - Uzaydan da buraya gelmedik. Peki, bu sözcükler isim ve sıfat temelinde yasaklanırsa biraz önce benim kullandığım bu sözcükler ceza nedeni mi olacak?
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Sadece Kürtler mi yaşıyor yani.
İMAM TAŞÇIER (Devamla) - Bunu kim düzenliyorsa bunu dile getirmesi gerekir, netleştirmesi gerekir bunları, muğlakta bırakmaması gerekir.
Daha önce defalarca bu kürsüde ben ifade etmiştim, ben ilkokula giderken Türkçeyi öğrendim ve inanıyorum, AKP'li vekil arkadaşlarımızdan da, CHP'den de ve diğer partideki arkadaşlarımızdan da bu durumda olanlar vardır. Babam, annem bir tek kelime Türkçe bilmiyordu, onlara sorulduğunda "Nerelisin, hangi şehirdensin?" işte "..."(x) Kürtlerin bir şehrindeyim, ismini veriyordu, "Memleketin neresi?" "..."(xx) ya da "kürdistan" diyordu. Bir tek kelime Türkçe bilmeyen bir insan bunu söyleyecek ve bu kültürünü binlerce yıl da yaşatmış. Kimlerle bunu yaşatmış, bu kültürünü? Kültür Bakanlığının yayınladığı ve Sayın Erdoğan'ın ismini her zaman zikrettiği Ahmedi Hani'nin Mem u Zin'inde yaşatmış. Kimlerle yaşatmış bu kültürü? Melaye Ciziri'yle yaşatmış, Feqiye Teyran'la yaşatmış, Ciğerhun'la yaşatmış. Bunlar kendi o edebi şiirlerinde, kitaplarında "Kürt, Kürdistan, Botan, Serhat, Botan miri, Botan beyi" ve benzeri sözcükleri hep kullanmışlar. Şimdi bu sözcükler burada yasak mı olacak? Ya da Kürtlerin diğer coğrafyalarında Dersim, Zilan, Koçgiri, oradaki olan soykırımlar bunlar yasak mı olacak? Bunun için özür dilenmedi mi bu Mecliste?
Kürt dilini ve kültürünü yasaklamak için biliyorsunuz cumhuriyetin kuruluşunun değişik aşamalarında istiklal mahkemeleri kuruldu. Bu istiklal mahkemelerinde 25 yaşındaki -belgelidir bu- genç Türkçe bilmediği için idam edildi. Peki, yok edebildiler mi bu kültürü? Ondan sonra 12 Eylül faşist anayasası geldi. 12 Eylül faşist anayasasını değiştireceğiz derken biz o anayasanın gerisinde bir yönetimle yönetilmeye çalışılıyoruz. Bu Türkiye Büyük Millet Meclisinin İçtüzüğü ileride yasalara yani mahkemenin vereceği kararlara büyük önem teşkil edecek, dayanak teşkil edecek. Burada da Kürt ve Kürdistan sözcükleri, Botan, Cizre ve benzeri sözcükleri kullandığın zaman yasak olacak, yasaklanacak. Bu onun temelini hazırlamaktır. Tek tipçi bir zihniyetle, tekçi bir zihniyetle bu ülkeyi yönetmektir. Bu ülke ne böyle bugüne kadar yönetildi ne biz Kürtler olarak bunu kabul ettik ne şimdiden sonra da bunu kabul edeceğiz.
Saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)