GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Çocuklara yönelik cinsel istismara ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:119
Tarih:26.07.2017

BERDAN ÖZTÜRK (Ağrı) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; çocuk istismarıyla ilgili gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

22 Temmuz 2017 tarihinde -sizler de takip etmişsinizdir- vekili olduğum Ağrı ilinde 9 yaşındaki bir çocuğumuza tecavüz edilmiştir. Ağrı İmam Buhari Yatılı Erkek Kur'an Kursu'nda kalan 9 yaşındaki çocuğumuz Kur'an kursunda hocalık yapan 17 yaşındaki Y.K. tarafından tecavüze uğramış ve yaklaşık üç ay boyunca da bunun üstü örtülmeye çalışılmıştır. Basına yansıyınca zaten ortaya çıktı. Yetim kaldığı için yurda verilen bu çocuğumuz, kendisine tecavüz eden Y.K.'yla birlikte bir yıldır bu kursta kaldığını ve tecavüz olayının defalarca meydana geldiğini beyan etmiştir. Olay açığa çıktıktan sonra, tabii, Y.K. derhâl, apar topar cezaevine atılmış, tutuklanmış ama Kur'an kursu yetkilileriyle ilgili bugüne kadar herhangi bir adli ve idari işlem yapılmamıştır.

Çocuklara yönelik cinsel istismar vakası Türkiye'nin kanayan yarasıdır. Yapılan araştırmalarda ortaya çıkan somut verilere göre, özellikle 7-14 yaşındaki çocukların en çok cinsel istismara uğrayan grup olduğu belirtilmektedir. Türkiye'de çocuk istismarına dönük gerçekleşen vakalar hâlen hafızalarımızda tazeliğini korumaktadır. Pozantı, Ensar Vakfı, İzmir, Gerger, Adana, Kemer ve en son da Ağrı'da gerçekleşen tecavüz ve taciz vakalarının özellikle AKP'nin iktidar olduğu dönemde sürekli bir artış göstermesi, mevcut durumun sistematik ve yaygın bir hâle geldiğinin en önemli göstergesidir.

Bakın, şimdi bazı veriler paylaşacağım neden AKP döneminde bu vakaların arttığına ilişkin. Yani AKP'yi suçlamak adına değil, veriler zaten bunu açıkça ortaya koymaktadır. Sadece Adli Tıp Kurumunun verilerine göre 2012'de 2.395; 2013'te 3.002 olan Adli Tıp Kurumuna başvuru sayısı cinsel istismarla ilgili olarak 2004'ün Ekim ayı itibarıyla 2.449 olarak gerçekleşti. 2015 yılında ise aynı nedenle açılan dava sayısı yaklaşık yüzde 700 artmıştır. Yine, Adalet Bakanlığının 2014 yılındaki verilerine baktığımız zaman, her ay Adli Tıp Kurumuna 650 çocuk cinsel istismar vakası gönderiliyor. Bu da şu anlama geliyor: Türkiye'de günde 21 çocuğun yani yaklaşık olarak her bir saatte 1 çocuğun cinsel istismara uğradığını bu veriler göstermektedir.

AKP iktidarının toplumsal cinsiyet algısı ve kurgusu, varlık nedeni olan neoliberal formun dışında, İslami, eril ve cinsiyet eşitliğini reddeden ideolojik bir içeriğe sahiptir. Kadın ve erkek kimliğini kendi ideolojik saiklerine göre kuran, toplamsal rolleri bu temel etrafında dağıtarak kendine göre oluşturduğu ahlak anlayışını bütün topluma empoze etmek isteyen bir anlayışla yukarıdan aşağıya doğru toplumu değiştirip dönüştürmek istemesinden kaynaklanmaktadır. Söz konusu ideolojik dönüşüm toplumun bütün hücrelerine nüfuz etmekte ve cinsel davranışların hangisinin uygun, hangisinin meşru, hangisinin uygun olmadığını ya da suç olup olmadığını belirlemektedir. Entelektüel üretim araçlarının sunduğu bütün olanakların yanı sıra, medya eliyle yürütülen algı operasyonlarıyla da toplum bilinçli bir şekilde bu ideolojik saikler etrafında tahkim edilmekte, Hükûmetin politikalarına adapte edilmekte ve istenen toplumsal rızanın imalatı da bu şekilde sağlanmaktadır.

Sonuç olarak, çocuklara yönelik cinsel istismar suçlarının ideolojik ve politik kurguların dışına çıkarılarak, bu suçların işlenemeyeceği, bu ihlallerin oluşmayacağı koşulları ve toplumun her kesiminde farkındalık yaratarak işe başlayabiliriz. Devletin ve hükûmetin görevi, eğitsel ve dönüştürücü programları sistematik ve yaygın hâle getirmektir. "Çocuklara bayram armağan eden tek ülke" hamaseti bugün bu 9 yaşındaki çocuğun vücudunda tuzla buz olmuştur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BERDAN ÖZTÜRK (Devamla) - İçi boş lafları bırakıp derhâl bu konuya Meclisin el atması, acilen bununla ilgili önlemlerin alınması gerekmektedir diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Öztürk.