GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Halkların Demokratik Partisi olarak başlangıcı Diyarbakır'da yapılmak üzere demokratik siyasete özgürlük çerçevesinde bir vicdan ve adalet nöbeti başlattıklarına ve Cumhuriyet gazetesi davasının bu ülkenin ayıbı olarak tarihe geçeceğine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:118
Tarih:25.07.2017

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (İstanbul) - Teşekkürler Sayın Başkan.

OHAL süreciyle birlikte Türkiye'nin hızla içine sürüklendiği bu antidemokratik ve tekçi uygulamalara "Dur." demek için, eş başkanları ve milletvekilleri tutuklu olan bir parti, Halkların Demokratik Partisi olarak, başlangıcı Diyarbakır'da yapılmak üzere ve demokratik mücadele, demokratik siyasete özgürlük çerçevesinde 7/24 sürecek olan bir vicdan ve adalet nöbeti başlatmış bulunuyoruz. Bugün saat 12.30'da Diyarbakır Ekin Ceren Parkı'nda grup toplantımızla başlattığımız vicdan ve adalet nöbetinde dün izin verilmiş olmasına rağmen bugün yine her türlü engelleme milletvekillerimize ve parti sözcümüze yapılmaya çalışılmıştır. Park, polisler ve zırhlı araçlar tarafından abluka altına alınmış, halkın girişi engellenmiştir. Tek bir kişi demokrasi ve özgürlükleri yok etmeye uğraşmakta. Yargıyı da medyayı da tekeline almış ve muhalif tüm kesimleri sindirmek için sistematik bir şekilde çalışılıyor maalesef.

Sizlere ben bu fotoğrafları göstermek istiyorum. Yani Türkiye bir cezaevine çevrilmek isteniyor. İşte bir parkta milletvekillerimiz bir demokratik hak kullanacaklar ve bir nöbet başlatıyorlar ama buna yapılan uygulama budur. Aynı şekilde sadece basın karşılarında yer alarak Diyarbakır'ın 55 derece sıcağında belli bir köşeye sıkıştırılıp orada durmaları isteniyor vekillerimizin. Ama ben şunu hatırlatmak isterim: Gerçekten biz bunun tarihte çok örneklerini gördük, bugün de görmeye devam ediyor olabiliriz ancak haklı olduğumuzu biliyoruz ve gerçekten...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (İstanbul) - ...Türkiye'de demokratik siyasetin kazanacağını biliyoruz. Bundan sonrasında da İstanbul, Van ve İzmir'de aynı şekilde bu nöbetleri yedi gün sonra tutmaya devam edeceğiz. Genel Kurulun bilgisine sunmak isterim.

Bunun yanı sıra, dün, otuz yıllık hukukçu meslektaşlarımın da tutuklu olarak yargılandığı Cumhuriyet davasındaydım. Bu da bu ülkenin bir ayıbı olarak tarihe geçecek. Hukuk hayatımızda görmediğimiz, ilk defa tanık olduğumuz "gizli bilirkişi" denilen bir uygulamaya dahi tanık olduk. Yani bilirkişi, kendini ortaya çıkaran kişi, aslında "Uzmanım, benim uzmanlığım budur." diyen kişi olması gerekirken gizli bilirkişi vardı bu dosyada. Gerçekten bu hukuk garabetini anlamakta güçlük çekiyoruz.

Sevgili Akın Atalay bütün iddiaları tek tek dört saat içerisinde çürüttü. Bundan sonrası, diyoruz ki artık, ya hukuktur ya biattır. Bunu gerçekten sonucunda göreceğiz.

Musa Kart'ın özellikle 1980'lerden beri yaptığı çizimleri göstererek gerçekleştirdiği savunma çok kısa, çok özlü ve etkileyiciydi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (İstanbul) - Bitiriyorum.

BAŞKAN - Lütfen tamamlayın.

FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (İstanbul) - Kendisi, "Tırmanmak için uygun zemin arıyoruz." diyen Fetullah Gülen'in baloncuğunun olduğu bir karikatürünü göstererek -ki 1980'lerde çizdiği bir karikatür "Tırmanmak için uygun zemin arıyoruz." diye- o zamanlardan beri eleştirilerini yaptığını ama şimdi kendisinin FETÖ'den yargılandığını ifade ederken, bu gerçekten çok manidardı.

Onların neden orada olduğu bellidir çünkü dediler ki: "Biz, hiçbir zaman FETÖ, paralel, cemaat denilen yapıyla aynı bağın gülü, aynı dağın yeli olmadık, işte bu yüzden yargılanıyoruz."

İşte bu yüzden yargılanıyorlar.

Teşekkür ederim.