GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Harem-i Şerif'in kutsiyetine ve tarihî statüsüne saygı gösterilmesinin insani, hukuki ve tarihe karşı bir sorumluluk olduğuna, Türkiye'nin Filistin halkının ve Filistin'in haklı davasının yanında olduğuna, ülkenin birlik ve beraberliğine, toprak bütünlüğüne karşı önemli bir mücadele verilmekte olduğuna, 24 Temmuz Basın Bayramı ve basında sansürün kaldırılışının 109'uncu yıl dönümüne ve Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:117
Tarih:24.07.2017

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de sözlerime başlarken özellikle İsrail'in Filistin'de uyguladığı zulmü kınadığımı belirtmek istiyorum.

İsrail'in 1967'den bu yana işgal altında tuttuğu Doğu Kudüs'te 14 Temmuz günü Müslümanların cuma namazını kılmalarına izin vermemesi, yaşanan olaylarda şehitlerin ve onlarca yaralının olması gerçekten bizim için, İslam âlemi için ve insanlık için derin üzüntü kaynağı olmuştur. Harem-i Şerif'in kutsiyetine ve tarihî statüsüne saygı gösterilmesi insani, hukuki ve tarihe karşı da bir sorumluluktur. Müslümanların en kutsal ibadethanelerinden biri olan Harem-i Şerif'in girişlerine dedektörler dâhil olarak kısıtlamaların olması bunun bir an önce eski hâle iadesi, kaldırılması ve dünyanın bu çağrısına da İsrail'in kulak vermesi beklenmektedir. Bu vesileyle, saldırıda şehit düşen tüm Filistinli kardeşlerime Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilerken burada şunu da özellikle belirtmekte fayda var: Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Hükûmetimizin bu konudaki gayretleri de her zaman ortadadır. "Dünya beşten büyüktür." söylemi de tüm dünyadaki mazlumlara karşı işlenen insanlık suçuna dikkat çekmek için bu anlamda, insanlıktan yana tarihî duruşumuzu net olarak sergilediğimizi, bundan önce olduğu gibi Filistin halkının ve Filistin'in haklı davasının yanında olduğumuzu Türkiye olarak tekrar belirtmek istiyorum.

Bunun dışında, özellikle, bu sabahki terör saldırısında, terör örgütünün saldırısında Siirt'in Baykan ilçesinde sivil bir araca hain ve kalleşçe bir saldırı düzenlenmiş ve 1 askerimiz orada şehit olmuştur. Ben bu vesileyle, bugüne kadar vatan topraklarının, 780 bin kilometrekarenin birlik ve beraberliği için şehit olan tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum ve özellikle, iki yıl önce, 22 Temmuzda artan terör olaylarında 2 polisimizin hain bir şekilde, enselerinden vurulmak suretiyle şehit edilmesi, bundan önce Gezi'de yaşananlar, 17-25 Aralık ihaneti, Kobani bahanesiyle 6-7 Ekimde yaşananlar ve 15 Temmuzda planlanan kanlı darbe ve işgal girişimiyle ülkemizin birlik ve beraberliğine, toprak bütünlüğüne karşı önemli bir mücadele vermekteyiz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Evet, efendim, buyurun.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Bu mücadeleyi verirken her alanda mücadele verdiğimizi özellikle belirtmek istiyorum.

Bugün aynı zamanda, Basın Bayramı ve basında sansürün kaldırılışının 109'uncu yıl dönümü. Burada şunu özellikle belirtmek istiyorum: Mesleğimiz ne olursa olsun, aslolan, ülkemizin birlik ve beraberliği ve millî duruş sergileyebilmek. Bu anlamda, adı, sıfatı her ne olursa olsun bu birlik ve beraberliğe aykırı davrananlara ilişkin de gerçekten yasal düzenlemelerde, mahkemelere intikal etmiş olan konularda önceden herhangi bir şey beyan etmenin de bu anlamda, özellikle, terörle mücadeleyi kesintiye uğratacağı kanaatiyle çok daha temkinli ve dikkatli konuşmalar yapmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum.

Son olarak da şunu özellikle vurgulamak istiyorum: Biraz evvel HDP grup başkan vekili, grup toplantılarını Meclis dışında yapacağını belirtti ki grup toplantıları Türkiye Büyük Millet Meclisi salonları içerisinde, burada hazır bulunan salonlarda yapılır, bunun dışındakiler açık hava toplantıları niteliğindedir. Bunu da özellikle belirtmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın İnceöz.