| Konu: | Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 107 |
| Tarih: | 15.06.2017 |
ERHAN USTA (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz 485 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 31'inci maddesi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi olarak verdiğimiz önerge üzerinde konuşmak üzere söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlarım.
Şimdi, bu madde, Trabzon ilinde kıyıda sağlık tesisleri ve endüstri bölgesinin kurulmasına müsaade eden bir madde. Bizim önergemiz de esas itibarıyla, buraya yeni bir bent ekleyerek, Samsun ilinde de medikal, biyomedikal ve tıbbi cihaz ileri teknolojik endüstri bölgesinin kurulmasına imkân veren bir önergedir. Bu özelliğiyle baktığımızda, aslında bu, Türkiye'de bir ilk olacaktır. Çünkü bizde endüstri bölgesi çok. Endüstri bölgelerinin çok iyi işlediğini ifade etmek aslında çok da mümkün değil işin doğrusu. Ancak tematik ve bir konuya odaklanmış bir endüstri bölgesinin kurulmasını biz burada amaçlıyoruz. Çünkü sürekli "üretimin artırılması" diyoruz, bütün kalkınma planları ve bütün Hükûmet programları bunun üzerine kurulmuş. "Yüksek teknolojili üretim" diyoruz, "katma değeri yüksek üretim" diyoruz; bunları bugüne kadar gerçekleştiremedik çünkü somut projelerle aslında halkımızın karşısına çıkamadı iktidar.
Burada tabii, Samsun iline yönelik verilmiş gibi gözükse de aslında bu bir Türkiye projesi. Bunun Samsun olmasının özelliği şundan kaynaklanıyor: Samsun'da özellikle tıbbi cihaz üretiminde ciddi bir potansiyel var, ciddi bir bilgi var. Bu bilgiyi ve bu üretim potansiyelini, bu beceriyi daha ileri boyutlara taşımak, daha teknolojik üretime kavuşturmak amaçlı olarak verilmiş bir önergedir. Yani eğer, inşallah Genel Kurul bunu kabul ederse burada bir ileri medikal, biyomedikal ve tıbbi cihaz ileri teknolojik üretim endüstri bölgesi kurulması durumunda, Türkiye açısından ihtiyaç duyduğumuz ve ciddi olarak ithalat yaptığımız medikal ürünlerde ciddi bir üretim potansiyeline Türkiye kavuşacaktır.
Şimdi, ilk olduğunu söyledim, sadece Türkiye'de değil, aslında coğrafyada da bu anlamda, tematik endüstri bölgesi anlamında bu bir ilktir.
Şimdi, burada, tabii "Ne getirecek?" diye baktığımızda... Burada zaten kısmi bir kümelenme var. Ancak bunlar kümelenme mantığı içerisinde hareket eden tesisler değil. Burada eskiden beri gelen bir üretim var, yaklaşık otuz beş yıl geçmişi olan ve çok ciddi bir üretim var. Mesela buradaki firmalar üretimlerinin yüzde 60'ını ihraç ediyorlar. İhraç ediyorlar fakat şöyle de garip bir durum var: Burada, tabii, bir formatı olmadığı için... Mesela ameliyat için bir setin bir parçasını, iki parçasını biz burada üretiyoruz, onu 5 dolara satıyorsak aynı ürettiğimiz mal bize setin içerisinde 100 dolar olarak geri geliyor -beş kat, on kat- kendi ürettiğimiz malı ülkemize geri alıyoruz.
MR cihazları üretemiyoruz, tomografi cihazları üretemiyoruz. Bunların hepsini üretmeye yönelik bir fikirdir. Bunun bu anlamda ben çok önemli olduğunu düşünüyorum çünkü buradaki kümelenmeyle bir defa maliyet açısından ciddi bir avantaja kavuşacağız. Laboratuvarlar açısından, ortak kullanımlar, AR-GE merkezleri, ham madde alımındaki ortak yapılar, depo kullanımındaki, yan tesislerdeki ortak yapılar firmalarımıza ciddi bir rekabet avantajı sağlayacaktır. Yine, tanıtım ve pazarlama konusundaki yetersizliklere ortak çözümler geliştirilecektir. Markalaşma anlamında burada önemli bir mesafe katedilecektir. Az önce söyledim, fason olarak üretiyoruz, ürettiğimizi yurt dışına verdiğimiz fiyatın beş on katına geri alıyoruz. Hâlbuki kendi markamızla üretim yapma imkânına burada kavuşacağız. Yine, tabii, rekabet etmek bilgi ve yeni teknoloji üretmekle mümkün oluyor. Buradaki temel amacımız da bilgi ve yeni teknolojinin üretilmesi. Bu AR-GE çalışmalarını desteklemek, ticarileşmeleri sağlamak için üniversite ile firmalar arasında köprü oluşturmak ve firmalara destek ve danışmanlık olanakları sağlamak bu kümelenmenin temel hedefi olacaktır. Bu anlamda baktığımızda, bu önerge Türkiye açısından son derece önemli bir önergedir, üretim potansiyeli açısından önemlidir. Tabii, Samsun ve Karadeniz için de ayrıca önemini söylemeye, ifade etmeye mutlaka gerek yok.
Şimdi, Onuncu Kalkınma Planı'nın temel kurgusu üretimin artırılması, ithalat bağımlılığının azaltılmasıdır. Buna hizmet edecek, buna tamamıyla hizmet edecek bir önergedir. Ben önergemize, özellikle Bakanlıktan, Komisyondan ve Adalet ve Kalkınma Partisi Grubundan da destek beklediğimizi ifade etmek istiyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlarım. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Usta.