| Konu: | Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 106 |
| Tarih: | 14.06.2017 |
BEHÇET YILDIRIM (Adıyaman) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım, ekranları başında bizleri izleyen saygıdeğer halkımız; 485 sıra sayılı torba Yasa Tasarısı'nın 14'üncü maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Şu an idrak ettiğimiz ramazan ayının en büyük nimetlerinden biri de toplumda kaynaşma, yardımlaşma ve dayanışmanın bir ayı olmasıdır. Dualarımız, inşallah, Türkiye'de ve dünyada kalıcı bir barışa vesile olur diyorum.
İftarlar sayesinde her gün bir şehirde halkımızla bir araya geliyoruz. Geçen yıl eş genel başkanlarımızla iftar yemeklerinde bir araya gelen halkımızın, gittiğimiz yerlerde eş genel başkanlarımızın, tutuklu vekillerimizin, belediye başkanlarımızın, yöneticilerimizin ne zaman özgürlüğüne kavuşacağı yönündeki sorularına muhatap kalıyoruz. Kendilerine bunun bir yargı süreci olmadığını, tamamen siyasi erkin keyfî uygulamalarından içeride olduklarını paylaşıyoruz; gerçi halkımız da bunun farkında, dünya âlem de bunun farkında. Onlar halkımızın gözünde her gün daha da değer kazanıp sevilip sayılıyorlar ve yükseliyorlar. Ben de buradan başta Eş Genel Başkanımız olmak üzere tutuklu vekillerimizi, belediye eş başkanlarımızı, parti yöneticilerimizi selamlıyor, saygılar sunuyorum.
Tabii, iftar programına değinmişken, üç gün önce benim de davetli olduğum fakat başka bir programdan dolayı katılamadığım Adıyaman Kâhta ilçesinde yapılan bir iftar programına değinmeden geçmeyeceğim. Basında çok fotoğraflanan o görüntüler, güzelim Kâhta'ya hiç yakışmamıştır. Hele bu mübarek ayda bir iftar programında olması son derece üzücü ve düşündürücüdür.
Adıyamanlı bir iktidar vekilinin, Meclis Başkanının da katıldığı bu iftar programında yaşananlar Adıyaman'ımıza, Kâhta'mıza hiç yakışmamıştır. Bir rant kavgası olduğu açık. Şu aralar bütün Kâhta'ya çamurlu su içiren AKP'li belediye başkanı ile bir inşaat firması arasındaki husumetten kaynaklı bir durum. Tabii bunun bir evveliyatı var. Daha önce birkaç defa yine bu iki kesim arasında kavgalar oluşmuş, tehditler savrulmuş, silahlar çekilmiş, yaralanmalar olmuş yani göz göre göre olay geliyorum demiş ve yaşanmış.
Bence burada sebeplerden birisi de siyasilerin, özellikle iktidarın halkın sorunlarından bihaber olması. Sağ olsun bizim Adıyaman iktidar milletvekillerinin bakan ağırlamaktan, üst düzey bürokrat ağırlamaktan, Meclis Başkanını ağırlamaktan başka bir şey gördükleri yok. Tabandan, halktan habersiz, Adıyaman'a geldiklerinde bürokrasiyle, mülki amirlerle, emniyet amirleriyle vakit geçirirler. Yaşanmış olan bu olayın sebebine eğilmiş olsalardı, bir barış sağlanmış olsaydı belki bu tatsız olay yaşanmayacaktı.
Ben buradan saraya ve iktidara sesleniyorum: Adıyaman AKP'ye çok şey verdi, 5 milletvekilinden 4'ünü verdi. Geçmişte CHP'nin seçtiği vekiller de AKP'ye geçince 2 dönem 5 vekilin 5'ini de AKP'ye verdi. Ama bugüne kadar Adıyaman'a bir bakanlık nasip olmadı. Artık yeter diyorum. Kabine değişikliğinin gündemde olduğu şu ara Adıyaman'a bir bakanlık istiyoruz. Yeter artık, kendi bakanımızı karşılayalım. İktidar vekili diğer arkadaşlar adına artık ben üzülüyorum; diğer arkadaşları, diğer illerin bakanlarını karşılıyorlar, bari kendi bakanımızı karşılasınlar diyorum.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ya, Türkiye Cumhuriyeti'nin bakanları onlar, hepsi bizim bakanımız.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Hayırlı olsun Başkanım.
BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Biz de memleketin bir parçasıyız. Adıyaman memleketin bir parçası değil mi?
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Evet, hepimiz için aynı.
AYŞE DOĞAN (Tekirdağ) - Hepimizin bakanları.
BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Adıyaman iktidar vekilleri bakanlığa niye layık görülmüyor?
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Meclis Başkan Vekili var.
BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Belki bu çağrımı saray dikkate alır. Adıyaman'a bir bakanlık verilirse kim bilir ne kadar da seviniriz.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Anlaştınız mı siz?
Bu, sana yapılan büyük bir yanlış. Sayın Başkan, bak, senin önünü kesiyor şu anda, dostça davranmıyor, dost gibi davranmıyor.
BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Hayır, hayır, belki benim sayemde bakan olacaktır, benim bu konuşmamdan sonra belki bakan olacaktır.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ne güzel olur.
AYŞE DOĞAN (Tekirdağ) - Kabul ediyorsanız...
BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Hayhay, hayhay derim, Adıyaman'a bakan gelsin de ne olursa olsun, Adıyaman'a hizmet gelsin de ne olursa olsun.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ahmet Bey'e dostça davranmıyorsun.
BAŞKAN - Müdahale etmeyelim arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Şimdi, tasarının içeriğine baktığımız zaman, gelen bütün düzenlemeler emekçinin, işçinin, çiftçinin lehine değil, birkaç sermayedarın faydası ve yararı gözetilmiştir. Torbadan ne hikmetse hep "teşvik" adı altında sermayeye ayrıcalıklar çıkmaktadır, yine her ne hikmetse bütün teşviki sermayeye, bütün yükü işçiye ve emekçiye havale etmektedir.
394 sayılı Hafta Tatili Hakkında Kanun'un yürürlükten kaldırılmasıyla belirsiz dinlenme günleriyle işçinin, emekçinin gözetilmediği anlaşılmaktadır.
Mera Kanunu başlı başına bir garabettir. Maden çalışmalarının Adıyaman'da dağ taş bırakmadığını, halkın yollarının bozulduğunu ve suyun kullanılmaz hâle geldiğini de belirtmek istiyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
MAHMUT KAÇAR (Şanlıurfa) - Ek süre verin efendim, ek süre.
BAŞKAN - Sürenizi uzatabilirim beş dakika daha isterseniz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Efendim, konu anlaşılmadı, bir dakika daha verin.
BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Teşekkür ederim.
İnşallah Adıyaman'a gerçekten bakanlık verilir. Yani vekil arkadaşların adına üzülüyorum, ha bire diğer illerin bakanlarını karşılıyorlar...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - ...protokoller, protokoller, yeter artık, Adıyaman'a bir bakanlık gelsin. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)