GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:105
Tarih:13.06.2017

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu kanunun neredeyse yarısı eğitimle ilgili. Geçen hafta karneler dağıtıldı. İsterseniz ders notlarımıza bir bakalım:

Kenan Kumaş, Karadeniz Teknik Üniversitesi mezunuydu, fizik öğretmeniydi, ataması yapılmadı; başka çare bulamadı, polis oldu; Sultanahmet'teki canlı bomba saldırısında şehit oldu.

Cennet Yiğit, Gazi Üniversitesi mezunuydu, resim öğretmeniydi, ataması yapılmadı, mecburen polis oldu; 15 Temmuz darbesinde Gölbaşı Özel Harekât Merkezi bombalandı, şehit oldu.

Nuri Akman, Erzurum Atatürk Üniversitesi mezunuydu, Türkçe öğretmeniydi, ataması yapılmadı; tezkere bıraktı, teğmen oldu; Birliğini taşıyan helikopter Hakkâri'de düştü, şehit oldu.

Hasan Aslan, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi mezunuydu, tarih öğretmeniydi, ataması yapılmadı; ne yapsın, gitti polis oldu, Şırnak'ta bombalı saldırıda şehit oldu.

Musa Yüce, Kayseri Erciyes Üniversitesi mezunuydu, İngilizce öğretmeniydi, KPSS'den dört defa yeterli puan almasına rağmen ataması yapılmadı; polis oldu, Diyarbakır Sur'da şehit oldu.

Altuğ Pek, Adnan Menderes Üniversitesi mezunuydu, matematik öğretmeniydi, ataması yapılmadı; ara tara iş yok, tezkere bıraktı, teğmen oldu; Diyarbakır Silvan'da şehit oldu.

İsmet Fatih Alagöz, Dumlupınar Üniversitesi mezunuydu, edebiyat öğretmeniydi, ataması yapılmadı, polis oldu; Sinan Çetin'in defalarca sabıkalı oğlu Rüzgar Çetin kafadan patlattı, şehit oldu, kan parası ödendi, herkes sustu, olan İsmet Fatih'e oldu.

Tezcan Şentürk, beden eğitimi öğretmeniydi; üç yıl iş aradı, yok, mecburen maden ocağına girdi; Soma'da 300 arkadaşıyla birlikte şehit oldu.

Gamze Filiz Arslan, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi mezunuydu, kimya öğretmeniydi, ataması yapılmadı, canına kıydı.

İbrahim Yeşilbağ, coğrafya öğretmeniydi, memleket coğrafyasının her yerine gitmeye razıydı, ataması yapılmadı; dört yıl dolaştı, gitti kendini astı, cebinden sadece altı lira çıktı.

Nefize Özsoy, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi mezunuydu, sınıf öğretmeniydi, ataması yapılmadı; polis oldu, bir kız çocuğu annesiydi, ikinci çocuğuna altı aylık hamileydi; Mardin Midyat'taki bombalı saldırıda şehit oldu.

Bünyamin Aydoğan, Niğde Üniversitesi mezunuydu, sınıf öğretmeniydi, kanun hükmünde kararnameyle öğretmenlikten ihraç edildi, amele oldu, Kahramanmaraş Afşin'de sulama hattı inşaatında çalışıyordu, vinçle kaldırılan dev boru üstüne düştü, öldü.

Ali Sevim, Sakarya Üniversitesi mezunuydu, otomotiv öğretmeniydi, ataması yapılmadı, polis oldu, Diyarbakır Sur'da şehit oldu.

Mustafa Öztürk, Gazi Üniversitesi mezunuydu, elektrik öğretmeniydi, ataması yapılmadı, polis oldu, Beşiktaş'taki bombalı saldırıda şehit oldu.

76 gencecik öğretmen, Van depreminde, hırsızlar tarafından soyup soğana çevrilen devletimizin köhne binalarında, çürük okullarında, malzemesinden çalınmış lojmanlarında enkaz altında kalarak şehit oldu.

En son, Şenay Aybüke Yalçın, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi mezunuydu, müzik öğretmeniydi, henüz 22 yaşındaydı, Batman Kozluk'taki terör saldırısında şehit oldu.

Sayın ahalimizin on beş yıldır aralıksız takdirname verdiği karne işte bu.

Bugün Sözcü'de Sayın Yılmaz Özdil'in yazısından bir alıntı bu.

Görmeyenler ve gördükleri hâlde susanlar için tekrarlamak ve bu ülkenin kadersiz öğretmenlerini hiç olmazsa Türkiye Büyük Millet Meclisi tutanaklarında yaşatmak adına okudum.

Bu ülkede 436 bin öğretmen işsiz, 90 bin öğretmen açığı var. Kanun hükmünde kararnameyle atadığınız öğretmenleri de altı yıl kürek mahkûmu gibi insanlık dışı koşullara zorluyorsunuz. Mülakatlarda yapılan haksızlıklar ayyuka çıktı ama siz duymuyorsunuz. İhraç edilen veya işsiz bırakılan akademisyen sayısı 8 bin. Doçent ve profesör olmak için ortalama otuz yıl gerekiyor. 30x8 bin= 240 bin yıllık bilgi birikimi ve emeği bir kalemde sildiniz. Çığlıklara, haksızlıklara sessiz kaldınız. Dilerim bir gün siz de sizi duymayacak kadar vicdansız insanların merhametine muhtaç kalmazsınız. Ama inanın, bu insanların ahı yakanızı hiçbir zaman bırakmayacak.

Saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın İrgil.