Konu: | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda ve Bir Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 93 |
Tarih: | 17.05.2017 |
GARO PAYLAN (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, şimdi, madenle ilgili bir madde Plan Bütçe Komisyonuna geliyor. Plan Bütçe Komisyonu üyelerine kısa bir sunuş yapıldı bununla ilgili. Ama biliyorsunuz her konuda uzman olmamız beklenemez Plan Bütçe Komisyonu üyeleri olarak. Ama ne hikmetse her maddeyi Sayın Mustafa Elitaş Plan Bütçe Komisyonuna göndermiş kendi imzasıyla, kendisi gelmedi gerçi Komisyonumuza ama.
Şimdi, biz diyoruz ki: Bu konu ihtisas komisyonunda görüşülsün yani Enerji Komisyonunda görüşülsün. Evet, böyle bir ihtiyaç var, farkındayız, anlattı sayın bürokrat. Sınırlara yaklaşan alanlar var, tehlike oluşturuyor, sınırda maden var, çıkarılması gerekiyor. İhtisas komisyonu belki buna daha iyi bir çare bulurdu, Plan Bütçe Komisyonu bulamadı.
Bakın, üç muhalefet partisi de "Geri çekin bu öneriyi." diyor. Eminim ki AKP'li üyeler de ikna olmadılar ama bir şekilde, mecburen, Sayın Elitaş göndermiş, herhâlde "Evet diyelim, Sayın Elitaş'ı üzmeyelim." diyorlar ama biz kaliteli yasama istiyoruz sayın milletvekilleri. Kaliteli yasama da ihtisas komisyonlarında olur, oradaki uzmanlıklarla olur.
Plan Bütçe Komisyonu ikna olmadı arkadaşlar, değerli milletvekilleri. Umarım ki az sonra el kaldırmazsınız. Bu maddeyi geri çekelim, ihtisas komisyonu tekrar çalışsın, daha iyi bir öneriyle Plan Bütçeye gelsin, geçsin, buradan daha kaliteli bir yasa çıkaralım derim.
Bakın, İstanbul Milletvekiliyim ben ve İstanbul benim çocukluğumda 4-4,5 milyondu, şimdi 17 milyon oldu. İstanbul'daki taş ocaklarının tamamının etrafı neredeyse yerleşim alanı oldu. O mıcır çıkarılan alanların -binlerce kamyon çıkıyor ya oralardan- hepsi şu anda yerleşim alanı oldu ve madenlerin sınırları gitti su havzalarımıza dayandı. Ömerli Barajı, pek çok barajın etrafı maden alanlarıyla dolu yani yaşamımızı tehlike altına alıyor bu madenler. Bakın, gün geçmiyor ki bir çocuğumuz o kamyonlar tarafından ezilmesin çünkü her gün 35 bin kamyon İstanbul sokaklarında mıcır, beton, çimento, kum taşıyor, özellikle madenlerin çıktığı yerlerde, Sarıgazi'de bu kamyonlar geziyor. O semtlerde toz bulutları içinde insanlar yaşıyor ve pek çok hastalıkla karşı karşıyalar.
Değerli arkadaşlar, bütün illerimizin sağlığını ama özellikle İstanbul'un sağlığını, İstanbulluların sağlığını düşünmemiz lazım. Bunun için de bu maden alanlarını ıslah etmemiz lazım ve bunun için de arkadaşlar merkezden kanun salmak, fetva salmak doğru değil diye düşünüyorum. Gelin, bu yetkileri İstanbul Büyükşehir Belediyesine verelim, o çözsün. Başka bir ilimizin maden sorunu varsa o yerel çözsün. Az sonra vekilimiz, Şirvan'dan bahsedecek. Biz o yüzden "yerel demokrasi" diyoruz, İstanbul'un sorununu İstanbul çözsün.
Sayın Kadir Topbaş İstanbul'a özerklik istedi biliyorsunuz, bu yüzden o hapse girmedi ama bizim vekillerimiz "özerklik" deyince bizim vekillerimiz hapse giriyorlar. Kadir Topbaş da özerklik istedi arkadaşlar. Bu taş ocaklarına Kadir Topbaş karar vermek istiyor. Gelin, yerel demokrasiyi geliştirelim. İstanbul'un derdini İstanbullu bilir ve hesabını da seçilmiş büyükşehir belediye başkanı verir.
Hepinizi, bu anlamda bu yasaya karşı çıkmaya çağırıyorum arkadaşlar.
Saygılarla.
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Paylan.