Konu: | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda ve Bir Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 93 |
Tarih: | 17.05.2017 |
AYŞE ACAR BAŞARAN (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; aslında, bu yasa tasarısıyla ilgili, arkadaşlarımız ileride de konuşacak, başta da konuştular.
Aslında, ben bugün çok daha farklı bir konudan söz etmek istiyorum. Özellikle, Batman'da bütün toplumun vicdanını yaralayan bir meseleden, bence bütün Türkiye'nin vicdanını yaralaması gereken bir meseleden konuşacağım. Dün de kısaca ifade etmiştim ama gerçekten, belki buradan bir çağrı yaparak tekrar bu olayı hatırlatmak gerekiyor. Birkaç gün önce, yaklaşık yirmi gün önce basına yansıyan bir haber üzerine, Batman'da 17 yaşındaki "G" adında bir kız çocuğunun cinsel istismara maruz kaldığı, akabinde de sistematik bir şekilde fuhşa zorlandığı haberlerde geçti. Bununla ilgili yaptığımız araştırmalarda gerçekten Batman'da böyle bir dosyanın olduğu, bir kız çocuğunun fuhşa zorlandığı ve bunun sistematik bir hâle getirildiği tespitini biz de yaptık. Bunun yanında, yine, basına yansıyan haberlerden burada yaklaşık 30 kişinin gözaltına alındığına, 3 kişinin tutuklandığına ancak bunların bir kısmının kefaletle serbest bırakıldığına dair bilgi edindik. Yine, yaptığımız birtakım araştırmalarda şunu da gördük: Bu, sadece bir tek kız çocuğu değildi, bize yansıyan, partiye gelen bazı şikâyetlerden aslında bunun bir fuhuş çetesi olduğu ve Batman genelinde bu işi yaparak kız çocuklarını özellikle tecavüz ederek daha sonra da fuhşa zorladıkları konusunda, sistematik bir hâlde ya da bir çetenin Batman içerisinde bunu sürekli bir hâle getirdiği bilgisi edindik. Ancak ne yazık ki bu haber gündeme düştükten sonraki yirmi gün içerisinde yetkililerden herhangi bir açıklama yapılmadı ve bizim aklımıza açıkçası şu soru geldi: Biliyorsunuz OHAL'de KHK'larla bütün kadın kurumları kapatıldı. İşte sivil toplum dediğimiz aslında böyle bir şeydi, toplumun vicdanını yaralayan, gerçekten bazen bu sıralarda bile çözüm üretemediğimiz bazı konularda ya da farkında olmadığımız bazı konuları araştıran, bu konuda çözümler üreten kurumlar olarak karşımızda duruyordu. Şöyle düşünüyoruz: Acaba, bu kadın kurumlarının kapatılmasıyla bir ilişkisi var mı? Bence herkesin tek tek kendisine sorması gerekiyor çünkü şunu net olarak söylemek gerekiyor: Fuhuş, tecavüz, cinsel istismar, çocukların istismar meselesi sadece kriminal bir vaka olarak incelenmemesi gereken bir mesele, aslında daha çok toplumsal ve özellikle kadına karşı uygulanan sistematik bir politika olarak ele almak gerekiyor çünkü kadın üzerinden bir çürümenin başlatılması, kadın bedeni üzerinden, çocuk bedeni üzerinden böyle bir politika, toplumu çürüten, toplumu çürütmeyi de genelleştiren, aslında hep söylediğimiz gibi o toplumda kadın özgürlüğünün bittiği noktada toplumu da köle yapan, toplumu da çürüten politikalar olarak biz değerlendiriyor ve ele alıyoruz.
Şunu net olarak söylemem gerekiyor ki, bugün ben farklı bir ideolojiye sahip olabilirim, farklı bir partinin mensubu olabilirim ama bence, buradaki, Meclisteki, özelde bütün kadın arkadaşlara sesleniyorum, bu mesele bir parti meselesi değil ve ideolojik meseleyi aşan bir durumdur. Bu, özelde kadınlara bir yaklaşım meselesidir, kadınlara bir saldırı meselesidir, kız çocukları üzerinden -az önce dediğim gibi- toplumun çürütülmesi meselesidir. Şunu net olarak bilmek gerekiyor ki, çürüme bulaşıcıdır arkadaşlar. Bugün Batman buradan çok uzak görünebilir, kilometrelerce uzak görünebilir ve buraya hiç yansımayacak diye düşünebiliriz ama o çürüme toplumun bütün damarlarına, bütün katmanlarına yayıldığı zaman, işte o zaman işin içinden çıkamayacağımız bir duruma gelebiliriz. O açıdan ben özellikle buradaki, Meclisteki bütün kadın arkadaşlara sesleniyorum: Gelin, bu fuhuş çetesi karşısında hepimiz tek yürek olalım, hepimiz tek elden sesimizi yükseltelim. Biliyoruz ki hepimiz birlik olduğumuzda, ideolojilerimizi bir tarafta bıraktığımızda, düşüncelerimizi bir tarafa bıraktığımızda, biliyoruz ki hepimiz bir araya geldiğimizde kadın mücadelesini çok daha ileriye taşıyabiliriz. Bunun tarihte örneklerini biliyoruz.
BAŞKAN - Sayın Acar Başaran, konuşmanız bitmek üzere ama konuyla ilgili herhangi bir şey söylemediniz.
AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Biliyorum Başkan.
BAŞKAN - Söyleyeceksiniz herhâlde, değil mi?
AYŞE ACAR BAŞARAN (Devamla) - Bitiyordu zaten Başkan, bitiriyorum.
Evet, arkadaşlar, ben tekrar söylüyorum bütün kadın arkadaşlara özellikle: Kadına yönelik bu saldırılara, çocukların istismarına, fuhşa zorlanmasına karşı bütün kadın arkadaşları beraber mücadeleye çağırıyorum ve özellikle Aile Bakanlığını da bu konuda daha hassas davranmaya ve bu konuda en kısa zamanda "Biz de müdahiliz, bunun karşısındayız, biz de bu mücadelenizin yanındayız." demeye bekliyoruz.
Teşekkür ederim. (HDP sıralarından alkışlar)