GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:74
Tarih:23.02.2017

ARZU ERDEM (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 12'nci maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi adına söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisi ve ekranları başında bizleri izleyen aziz Türk milletini saygılarımla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, yine, bir torba kanunla karşı karşıyayız. Tasarıda, aralarında bağlantıları bulunmayan yine farklı farklı konu ve amaç bütünlüğü bulunmayan birden fazla mevzuatta değişiklik söz konusudur.

Teklifle, çiftçilerin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifince kullandırılan ve 31/12/2016 tarihi itibarıyla takibe düşen tarımsal kredi borçları yapılandırılacaktır. Teklifle, TEDAŞ'ın elektrik tüketiminden kaynaklanan alacaklarından vadesi geldiği hâlde ödenmemiş olanların yeniden yapılandırılması söz konusudur. Teklifle, vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi yapılması düzenlenmektedir. Ancak, vergi indiriminden tüm vergiye uyumlu vergi mükellefleri faydalanamayacaktır. Bu anlamda da bir eşitsizlik oluşacaktır.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizler, bu hususları uzun zamandır dile getirmekteyiz ve getirmeye de devam edeceğiz, aynı zamanda seçim beyannamemizde de yer almaktadır.

Bu düzenleme ise ne yazık ki yetersizdir, eksiktir ve aynı zamanda da gecikmiştir.

Söz aldığım teklifin 12'nci maddesinde kurulması öngörülen Esnaf Ahilik Sandığı'ndan ödenek alacakların genel sağlık sigortalısı sayılması düzenlenmektedir. Söz konusu düzenlemeyle, esnaf için devletin belli oranda katkı sağlayacağı İşsizlik Fonu benzeri bir fon kurulacaktır. İflas eden veya iş yerini kapatmak zorunda kalan esnafın ekonomik durumunu düzeltip yeni bir iş kurana kadar buradan faydalanması söz konusu olacaktır.

Değerli milletvekilleri, Milliyetçi Hareket Partisi, esnaf işsizlik fonu kurulması konusunda yıllarca bu hususu işlemiştir ve dile getirmiştir. Sigortalı çalışanların işsiz kaldıktan sonra işsizlik maaşı almaları konusunu da dile getirmiştir ve bu konuda bir düzenleme yapılmıştır. Ancak, burada, bir işsizlik maaşı alan sigortalı çalışanlar, işsiz kaldıktan sonra almasına rağmen işini kaybedenlerin bir fona bağlanması elbette ki aslında umut verici, buna ihtiyaç vardır, biz bunu desteklemekteyiz de ama burada aslında konuşulması gereken, Sayın Bakan, özellikle neden bu duruma geldiğimiz, neden iş yerlerinin kapandığı, neden bu konuda elektrikleri kesilene kadar insanların elektrik faturalarını ödemediği.

Dün bu kürsüden yine Milliyetçi Hareket Partisi adına dedim ki: "Gelin, turizmin canlandırılması için, yine terörden etkilenmiş olan tüm esnafın canlandırılması için somut adımlar atalım." Evet, bu kanun tasarısıyla umutvar bir durum söz konusu olacak. İnsanlar, yine bununla ilgili en azından "İş yerimi kapattım, gideyim oradan bir parça destek alayım." diye düşünecekler ama bir kısmı yine buradan faydalanamayacağı için sıkıntılar çıkacak.

Sicil affı getiriliyor, sicil affı getirildikten sonra bugün şikâyetler... Sayın Maliye Bakanı buradaydı, kendisine de söyledim, dedim ki: "Bakın, sicil affı gelecek ancak bankalara gidenler şu cümleyle karşılaşacak: 'Kusura bakmayın, size kredi veremiyoruz çünkü şu an sizin bu anlamda sicil affına girmiş olsanız da bir faaliyetiniz yok, belgeleyeceğiniz hiçbir geliriniz yok.'" Bırakın bunların hepsini, dedim ki: "Elektrik faturaları el yakıyor. Gelin, bir süre için esnafı rahatlatmak adına 1'e 3 katında elektrik faturası ödeyenlerin şu dağıtım bedellerini silelim, bunu kanunlaştıralım. Torba kanun getiriyorsak somut olarak esnafı rahatlatacak adımları birlikte atalım." Yine, Sayın Maliye Bakanı burada oturuyordu ve dedim ki: "Kapalıçarşı esnafı -dün de burada söyledim- işgaliye parasıyla yanıyor ve bu konuyla ilgili 'Biz sabah açarken, acaba akşam zabıta gelip işgaliyemizi ödemediğimiz için bu konuyla ilgili sıkıntıya düşürecek mi bizi?' diye düşünüyor. Ne olur, gelin, bu konuyla ilgili somut adımları hep birlikte atalım."

Yine, vergi düzenlemelerini yaparken somut olarak ceplerine girecek olan faydalar sağlayalım. Nedir bunlar? Yine, aynı şekilde, doğal gaz faturasını, su faturasını... Çünkü, iş yerinin yaşaması gerekiyor. İş yeri kapandıktan sonra o güne kadar bir işveren olarak faaliyet göstermiş olan kişinin -düşünün ki psikolojik olarak o kadar ağır bir yüktür ki o- ticaret yapan birinin gidip devletin kapısına "Ben artık buradan aylık maaş alayım." Çünkü, psikolojik olarak da toparlanması mümkün değil. Ne olur? Aslında, esnafın yaşatılması için gereğinin yapılması, iş yerlerinin kapatılmayacak duruma gelmesi için o ana kadar adımların atılması gerekiyor. Hani, kapandıktan sonra verilecek olan destekler, evet, tabii ki yaraya belki bir merhemdir ama ülke ekonomisine hem zarardır, hem yine aynı şekilde, esnafın rahatlatılması açısından da yeterli değildir.

Saygılarımı sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)